Adalet Bakanlığı, Sözcü Gazetesinde "200 PKK'lı terörist 72 saat içinde serbest bırakıldı" başlığıyla yayımlanan Özgür Cebe imzalı haberi yalanladı.
Van Barosu da yayımladığı bildiriyle "Sözcü gazetesinin AYM kararını hedef alan yanlı ve hukuk dışı haberciliği kabul edilemez” dedi.
Ne olmuştu?
Sözcü gazetesi,“Diyarbakır’daki Ağır Ceza Mahkemeleri son 72 saat içinde yoğun bir mesai yaparak AYM kararına uydu ve mahkûm olan 200’ü aşkın terör örgütü PKK hükümlüsünün infazları durdurularak tahliye edildiler” şeklindeki haberiyle, PKK'lilerin "silah bırakma" karşılığı serbest bırakıldıklarını ima etmiş, aynı haber sözcü televizyonunda da aşağıdaki benzer başlıkla yayımlanmıştı
Ortalığı Karıştıran Karar! 200 PKK'lı Terörist 72 Saatte Tahliye Edildi! Gözler Hükümete Çevrildi @iremsansak https://t.co/nWIPDKofuK pic.twitter.com/3j4SvZwlzl
— SÖZCÜ Televizyonu (@szctelevizyonu) July 21, 2025
Sözcü gazetesi manşet haberinde, “terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla mahkûmiyet verilen TCK’nın 220. maddesinin 6. fıkrasının, AYM tarafından 5 Kasım 2024’te iptal edildiği ve AYM kararının 9 Ocak 2025’te Resmî Gazete’de yayımlandığını ve kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girdiğini" hatırlattı.
Sözcü, tahliye kararlarının PKK’nin silah bırakma töreninin hemen arkasından geldiğini, mahkemelerin herhangi bir başvuru beklemeksizin işlem yaptığını ve AYM kararının “fiili bir genel af” olarak uygulandığını iddia etti.
Sözcü haberini şu ifadelerle verdi: “PKK’nın ‘Kazan’ şovundan sonra Diyarbakır’da mahkemeler yoğun mesai yaptı. Örgüt adına suç işlemekten hükümlü teröristler ‘AYM bu maddeyi iptal etti’ gerekçesiyle tahliye edildi.
“Diyarbakır’daki Ağır Ceza Mahkemeleri son 72 saat içinde yoğun bir mesai yaparak AYM’nin bu kararına uydu ve mahkûm olan 200’ü aşkın terör örgütü PKK hükümlüsünün infazları durdurularak tahliye edildiler.”
Adalet Bakanlığından yalanlama: "Kararın yürürlüğe girdiği tarihten sonra Diyarbakır'da 15 tahliye oldu"
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, AYM kararının yürürlüğe girdiği 9 Temmuz’dan itibaren Diyarbakır’da bu kapsamda 15 tahliye olduğu bildirildi.
“Bugün itibarıyla resmi kayıtlara göre, kararın yürürlüğe girdiği 09.07.2025 tarihinden itibaren; ilgili kanun maddelerinin iptali nedeniyle Diyarbakır’da 15 kişi tahliye edilmiştir.
Gerçek dışı iddialarla kamuoyunda güvensizlik oluşturmayı hedefleyen bu tür haber ve paylaşımlar, sadece dezenformasyon niteliği taşımakla kalmayıp, aynı zamanda hukuk devleti ilkesine de zarar vermektedir.
Kamuoyunun, doğruluğu teyit edilmemiş bu tür haberlere itibar etmemesi önemle rica olunur.”
Van Barosu: "Mağdurlar terörist ilan edildi"
Van Barosu da Sözcü’nün haberini eleştiren bir açıklama yayımladı. Gazetenin haberinin gerçek hukuksal bağlam yerine kurmaca bir siyasi bağlama yerleştirilmesini kınayan baro, tahliye edilen hak sahiplerinin, mağduru oldukları bir süreçte, AYM kararına karşın "terörist" olarak yaftalanmalarının gazetecilik etiğiyle bağdaşmadığını vurguladı.
“Anayasa Mahkemesi, 4 Temmuz 2024 tarihinde verdiği kararla, Türk Ceza Kanunu’nun 220/6. maddesinde yer alan ‘örgüt adına suç işleme’ hükmünü; belirsizliği, keyfi uygulamalara yol açması ve ifade özgürlüğüne aykırılığı nedeniyle iptal etmiştir. Bu karar doğrultusunda, ceza adalet sistemi içinde uzun yıllardır mağdur edilen birçok yurttaşın özgürlüğüne kavuşması sağlanmıştır.
Ancak bu hukuki gelişmeden haftalar sonra, Sözcü gazetesi tarafından yayınlanan haberlerde, Anayasa Mahkemesi kararının bağlamı çarpıtılmış; karar, kamuoyuna sanki barış süreci döneminde gerçekleşmiş silah bırakma çağrısıyla bağlantılı bir gelişmeymiş gibi sunulmuştur. Dahası, tahliye edilen yurttaşlar açıkça ‘terörist’ olarak yaftalanarak hedef gösterilmiş; haber diliyle karalama ve itibarsızlaştırma amaçlı bir yayın çizgisi benimsenmiştir.
Bu tür yayınlar, gazetecilik etiğiyle bağdaşmadığı gibi, temel insan haklarını ve adil yargılanma ilkesini de hiçe saymaktadır. Yargı kararlarını değersizleştiren, masumiyet karinesini yok sayan ve halkı kin ve düşmanlığa yönlendiren bu yaklaşım kabul edilemezdir.
Van Barosu olarak kamuoyuna bir kez daha hatırlatmak isteriz: Anayasa Mahkemesi kararları, Anayasa’nın 153. maddesi gereği tüm kurum ve kişileri bağlar. Bir yurttaş hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet bulunmadıkça o kişiye suçlu muamelesi yapmak, masumiyet karinesinin açık ihlalidir ve anayasal bir suçtur. Medya kuruluşlarının bu temel ilkeye saygı göstermesi, demokrasinin ve hukuk devletinin asgari gereğidir.
Söz konusu yayın, sadece bireyleri değil; toplumsal barışı, birlikte yaşamı ve ifade özgürlüğünü de hedef almaktadır. Van Barosu olarak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, yargı kararlarını çarpıtan ve masumiyet karinesini ihlal eden bu tür yayın anlayışına karşı tüm yasal yollara başvuracağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
Hukukçu Kerem Altıparmak: "İnsanlar hapiste mi tutulsaydı?"
Sözcü'nün haberine sosyal medyada izleyicilerden gelen yaygın tepkiler yanında medya ve ifade özgürlüğü ihlalleri konusundaki çalışmalarıyla bilinen hukukçu Kerem Altıparmak'ın eleştirisi de dikkat çekiciydi.
Bahanesiyle mi? Hep Anayasa Mahkemesi kararına uyulmuyor diye haber yapmıyor musunuz? Aylar önce verilen AYM kararı uyarınca suç olmaktan çıkarılan bir kanun hükmüne dayanarak hapiste mi tutulsaydı insanlar? AYM kararı uygulansın ama bizim istediğimiz durumlarda mı diyorsunuz? https://t.co/4Bek8qlGlN
— Kerem ALTIPARMAK (@KeremALTIPARMAK) July 21, 2025
Sözcü'nün haberi, "AYM istedi bahanesiyle" ifadesiyle vermesinin altını çizen Altıparmak,"Hep Anayasa Mahkemesi kararına uyulmuyor diye haber yapıl[dığını]" hatırlatarak Sözcü'ye "AYM kararı uygulansın ama bizim istediğimiz durumlarda mı diyorsunuz?" diye sordu.
(AEK)

