Soruşturma ve Ceza Eğitim Hakkının İhlali
Şube ayrıca üniversitelerde özel güvenlik birimlerinin de baskıcı ve şiddet yanlısı tavırlarıyla öğrencinin özgür eğitiminin önünde engel teşkil ettiğini savunuyor.
Derneğin talebi soruşturmaların durdurulması, cezaların geri alınması.
Cezalar tek tipleştirme çabasının sonucu
İstanbul Üniversitesi'nde hakkında soruşturma açılan 85 öğrenciden 11'ine okuldan çıkarılma, 28'i hakkında bir ile dört dönem arası okuldan uzaklaştırma, Yıldız Teknik Üniversitesi'nde bir öğrenci hakkında okuldan uzaklaştırma cezaları verilirken, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde ise 100 öğrenci hakkında soruşturma açıldı.
İHD İstanbul Şubesi yaptığı yazılı açıklamada durumu şöyle değerlendiriyor:
"Bu cezalar 12 Eylül ürünü bilimsel, özerk eğitimin önündeki en büyük engel olan Yükseköğrenim Kurumu'nun (YÖK) tek tip öğrenci yetiştirme çabasının bir sonucu."
İHD İstanbul Şubesine göre cezalandırılan öğrenciler örgütlenme özgürlüklerini kullanmak isteyen, itiraz etme hakkını ısrarlı bir şekilde savunan, muhalif olduğunu açıkça söyleyen, farklılıklarıyla okulda var olmak isteyen ve bu haklarını savunmak için okul önlerinde çadır açmak zorunda kalan öğrenciler.
Üniversitelerin özerk, bilimsel ve özgür kurumlar olmasını savunan dernek bu nedenle açılan soruşturmaların durdurulmasını, okuldan uzaklaştırılan öğrencilerin okullarına devam etmesinin koşullarının yaratılmasını talep ediyor.
Rektörler ordudan değil öğrenciden yana olmalı
İHD İstanbul'un dikkat çektiği bir başka noktaysa üniversitelerdeki özel güvenlik birimleri.
"Bu teşkilatlara mensup görevliler, demokratik haklarını kullanan öğrencilere şiddet kullanarak müdahale ediyor. Soruşturma, ceza ve özel-resmi güvenlik güçlerinin öğrencilere yönelik baskıları, eğitim özgürlüğüne yönelik bir engel."
"Öğrenim yılının açılışında yapılan konuşmalarda üniversitelerin özerkliği ve özgürlüğüne ilişkin tek bir açıklama yapmayan, muhalif öğrenci istemediğini açıkça 'üniversitelerde siyaseti bitireceğiz' cümleleriyle tarif eden rektörler ve dekanların yönettiği üniversitelerin gerçek ve özgür bilimsel eğitim kuruluşları olmaları beklenemez" diyen dernek, İstanbul Üniversitesi Rektörü Mesut Parlak'ın konuşmalarına atıfta bulunuyor.
"Bilim insanları, orduların değil sivillerin güçlenmesi için çabalar. Oysa bizim üniversitelerimiz adeta muhalif susturma ve eğitim hakkını engelleme kurumlarına dönüşmüş" diyen dernek bu tavrı kınıyor ve öğrencilerin yanında olduğunu dile getiriyor.(EZÖ/EÖ)