Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Organize suç örgütü liderliği” ile suçlanan Sedat Peker, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun HaberTürk’teki Açık ve Net Özel Programı ardından yaptığı duyuru doğrultusunda yeni bir video yayınladı.
Peker, Süleyman Soylu’nun “arkadaşım” dediği Reşat Hacıfazlıoğlu ile telefon görüşmesini "Bir gram namusun varsa istifa edersin" notuyla paylaştı.
TIKLAYIN - Gazeteciler soruyor, Soylu cevaplamıyor
Peker, Twitter paylaşımında da videoya, “Süleyman Soylu’nun Habertürk canlı yayınında tanırım, arkadaşım dediği Reşat Hacıfazlıoğlu’yla telefon görüşmem. Bir gram namusun varsa o koltukta oturma” notunu düştü. Peker daha sonraki paylaşımında Reşat Hacıfazlıoğlu'na seslendi ve "Reşat Hacıfazlıoğlu, dik duracağız dedim, sen onlarla anlaşma yoluna gittin, o yüzden kasedi yayınlamak hak oldu" diyerek Hacıfazlıoğlu'nun Soylu ile anlaştığını, Peker'i tanımadığını söyleyeceğini iddia etti.
Reşat Hacıfazlıoğlu, Süleyman Soylu’nun “pislik” ifadesini ağzından kaçırdığını, istemeden söylediğini ifade ettiği telefon konuşmasında Süleyman Soylu’nun işlerini gören adı Ahmet olan emekli bir personelden bahsediyor. Peker, Reşat Hacıfazlıoğlu’dan Süleyman Soylu ile görüşmesini rica ediyor.
Yine Peker, Reşat Hacıfazlıoğlu’ndan Süleyman Soylu’nun babasıyla veya kendisiyle görüşmesini istiyor. Peker, Berat Albayrak ile Süleyman Soylu sebebiyle arasının bozulduğunu söylüyor ve Soylu’nun üzerinde emeğinin olduğunu vurguluyor. Reşat Hacıfazlıoğlu bunu onaylıyor, “evet biliyorum” diyor. Hacıfazlıoğlu ayrıca Mehmet Ağar karşısında da Soylu'ya destek oldukları yönünde açıklamalarda bulunuyor.
Konuşmanın tamamı
Peker ile Hacıfazlıoğlu arasında geçen konuşmanın tamamı şöyle:
Sedat Peker (SP): Şu ana kadar iyiydim de bu bizimki (Süleyman Soylu’dan söz ediyor) ne yapıyor?
Reşat Hacıfazlıoğlu (RH): Vallahi ne bileyim ben ya ben de anlamadım ki burada çok sıkıştırdılar onu.
SP: Anladım abi sıkıştırdılar, ilk gün açıklama yaptı suç örgütü lideri diye. Bizim bir arkadaşımız dedi üstüne geliyorlar kusura bakma bir iki şey söyleyecek ama o pislik oldu mu ya?
RH: Onu ağzından kaçırdı sanıyorum ya.
SP: Abi tweet yazmış söz değil ki
RH: Onu ağzından kaçırdı reis. Ben onu bugün Ahmet abiyle de oturduk konuştuk…
SP: Ahmet kim?
RH: Ahmet abi onun yardımcısı, beraber onlar. Diyor ki onun olması mümkün değil, onu yapmaz, ağzından mı kaçırdı nasıl yaptıysa bilmiyorum.
SP: Bakan yardımcısı mı Ahmet bey abi?
RH: Yok başkan yardımcısıydı o şimdi emekli oldu. Onu işlerini hep o yapıyor.
SP: Abi bir Ankara’ya git sen bu işi toparla. Biz bu adama güveniyoruz. Biz bu adamın yüzünden bu kadar. Ona yarıyordu, bütün onun düşmanlarını diskalifiye ettik abi.
RH: Evet. Burada çok üzerine geldiler ama sanıyorum…
SP: Abi pislik olur mu ama bizim kız çocuklarımız var, okula gidiyorlar. Arkadaşları pisliğin oğlu diyecekler. Tamam suç örgütü filan anladık da…
RH: Bunu ben konuşacağım onunla da, orada nasıl öyle bir şey söyledi ben şaşırdım yani.
SP: Babasıyla, Hasan abiyle konuşsana abi bu nedir.
RH: Hasan abi hasta çok rahatsız, yürüyemiyor ya. Yarın öbür gün gelir buraya zaten bir görüşeceğim onunla, bakayım ben nasıl yapacağız.
SP: Ya da sen Ankara’ya git. Ne zaman gelecek?
RH: Ankara değil ki, o şimdi şeydeydi, yarın ya da öbür gün gelir. Amcası da komada babası da rahatsız…
SP: Abi bizim Berat (Albayrak) olan şeyimizi onun için biliyorsun değil mi?
RH: Biliyorum abi bilmez miyim zaten. Burada da çok üzerine geldiler. Onun öyle bir şey yazmasından da ben de hayret ettim yani. Bu kadar kendini taşıyan bir adam nasıl öyle bir kelime kullandı şaşırdım ben de ya. Hatta bugün ben de fazla şey yapmak istemedim, bana Ahmet bey bayrama gelecek bekle konuşuruz dedi. Tamam dedim. Anlattım ben de bugün sitemini onlara yaptım ama ne yapabiliriz bilmiyorum ki. Nasıl öyle bir boşluğa düştü…
SP: Bu eniştesi var ya onu bile aradım, onunla konuşacaktım. Varis babaya dedim ya şunu bir bul dedim.
RH: Eniştesiyle mi?
SP: Evet, o çocuğu şarkıcı olan var ya, ben yardımcı olmuştum. Ona diyecektim sen bir git konuş ya bu nedir, niye böyle yapıyor diye…
RH: Ben de şaşırdım ya…
SP: Abi bu adamın gençliğinden beri bizim emeğimiz var onda.
RH: Biliyorum abi işte. Bir de sen bu Ağar’a karşı zaten şey yaptın. Biz orada 6 ay nöbet tuttuk ya, ilde. Ağar’la düşman çatışıyordu. Ben böyle bir şey nasıl yaptı hayret ettim ya. Sen Varis’e dedin mi böyle böyle diye.
SP: Ben dedim onu bir söyle. O da Süleyman bey kimseyle konuşma dedi demiş. O da korkudan herhalde yalan söyledi.
RH: Olabilir.
SP: Ona da o kadar iyiliğimiz var.
RH: Biliyorum ya. Babası zaten böyle bir şeye müsaade etmez. Allah için yani babası seni sever.
SP: Hasan abiyle biz senin orada da kaç sene oldu 29 sene mi oldu, 91’di, ilçe başkasıydı babası o zaman…
RH: Biliyorum ayrı bir sevgisi var sana Hasan abinin ama bu nasıl böyle bir hata yaptı ben anlamış değilim. Ben şey düşünüyorum yukarıdakinin bastırmasıyla senin aranı açmak maksadıyla mı oldu, ben böyle bir şey düşünüyorum. Çünkü burada üzerine aşırı derecede çok gelindi.
SP: Abi bir arkadaş beni aradı dedi çok üstüne geliyorlar, bir iki şey söyleyecek ama pislik ne ama ya? Çocuğumuz okula gidiyor, ufak kız çocuğu, böyle olur mu ya?
RH: Tamam ben onunla bir konuşacağım zaten.
SP: Ya tamam bize iyiliği var, bize dostluk yaptı, cenazede sana söyledi bunların hepsi tamam ama biz de ona dostluk yaptık da abi. Durup dururken heriflerle düşman olduk. Ona inandık dedi böyle böyle, o yapıyor dedi.
RH: Evet, yani zaten onun Ağar ile arasının olması mümkün değil.
SP: Ya Ağar değil, damat bey konusunda o bize ne dedi biz ona inandık.
RH: Evet, evet…
SP: Biz bu adama güvendik abi, hani Nisan’da dönecektik?
RH: Hiç başka yerden haber gelmedi mi, irtibat kurmadın mı?
SP: Herkes arıyor, kimseyle görüşmüyorum. Bir mücadeleye geldik. Şeref meselesi bu. Çocuğumuza silah doğrulttular, karımızın özel eşyalarının odasına girmeye çalıştılar. Evimiz narkotik köpeğiyle aradılar ya. Böyle namussuzluk olur mu?
RH: Biz senden çok takip ediyoruz burayı, buradaki olayları görüyoruz.
SP: Ne diyorlar bizim hemşehriler? Akrabaları ne diyor Süleyman beyin orada?
RH: Hepsi seni haklı görüyorlar. Hatta bugün onun çok yakınıyla görüştüm, biz de şaşırdık böyle bir şey olmasına diyor.
SP: Abi gençliğinin ilk yıllarından beri bu kadar emek verdik. O bizim geri dönüş biletimizdi.
RH: Evet, bunun böyle olması… neyse ben bakacağım.
SP: Berat beyle ilgili durdur dedi durdurduk, yayınla dedi yayınladık, böyle bir şey olur mu?
RH: Haklısın. Ben onun gerekli cevabını vereceğim ona sen takma kafana.
SP: Bu yakışmadı ona. 30 senedir sana iyilik yapıyoruz, babanla başladık dostluk yapmaya iyilik yapmaya, sana iyilik yaptık, bu olmadı de abi.
RH: Kesinlikle ben senden de çok rahatsız oldum. İlk günden beri acayip rahatsız oldum. Çok yanlış yani. Nasıl yaptı anlamış değilim ama yarından sonra bir bakacağım neticeye. Nasıl ağzından böyle bir şey kaçırdı. Var mı orada bir sıkıntın reis?
SP: Abi bana sıkıntı önemli değil. Ne fark eder, ömrümüz cezaevinde geçti. Bize işkence mi yapacaklar? Bana sorun yok ama kız çocuklarım söz konusundaki hassasiyetimi biliyorsun. Kız çocuğumuz için dünyayı ateşe verdik, herif bize pislik diyor ya. Namuslu adam böyle bir şey yapar mı?
RH: Yapmaz.
SP: Vallahi namussuz bu adam.
RH: Ben ona gereken cevabı vereceğim.
SP: Abi sen bu adamın yanına gitmedin mi, çocuklar gitmedi mi? Sokmuyorlardı illere, siz gittiniz. 20 küsur senedir emeğimiz var. 30 senedir aileye emeğimiz var.
RH: Mehmet Ağar’ın dayısını başkan yapacaktı o zaman orada, biz, savaş, 6 ay durduk. Senden yardım istedik. Çektirdik onları geri. Olmaz olur mu, bilmez olur mu onları ya? Bana yalvarıyordu ara ara diye. Ama zaman değiştiriyor mu adamı ne yapıyor bilmiyorum ki…
SP: Neyzen babanın milletvekilleri için bir mebus şiiri var. Tam bizim Süleyman arkadaş için söylemiş onu yemin ediyorum. Bizim geri dönüş biletimizdi, bu kadar emeğimiz var ya… şimdi?
RH: Haklısın, bu konuda hak veriyorum sana.
SP: Allah ne isterse o olacak abi, ben sabaha kadar bir düşüneyim. Bak abi sinirlenir ona dalarsam hakkını helal et, kusura bakma.
RH: Yok yok ben senden çok sinirlendim, ben de dalacağım ona.
Soylu - Peker gerilimi
"Organize suç örgütü liderliği" ile suçlanan Sedat Peker, Youtube üzerinden yayınlamaya başladığı videoların dördüncüsünde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili iddialara yer vermişti.
Peker, Soylu'ya "Sen bizim geri dönüş biletimizdin" diye seslendiği videoda Soylu'nun ilk videodan sonra kendisiyle ilgili bir açıklama yapacağı yönünde bir haber gönderdiğini, bu açıklamanın "öylesine" bir açıklama olacağını ilettiğini söyledi. Ancak Peker'in anlatımına göre, Soylu daha da ileri giderek Peker hakkında farklı söylemlerde bulundu. Bunlardan biri Soylu'nun Twitter hesabından yazdığı "Bir mafya pisliği" sözüydü.
Bu videonun ardından Süleyman Soylu Peker hakkında yeni bir açıklama daha yaptı ve iddiaları yalanladı. Aradaki gerilim karşılıklı açıklamalar ve iddialarla tırmanırken Süleyman Soylu TRT Haber canlı yayınında Sedat Peker için, "Karısının iç çamaşırına sığınamaz kimse, edepsiz. Bu kurguyla karşı karşıyayız. Bu kurguyu yapanların boğazından ilmek ilmek getirmezsek Allah bunun hesabını bizden sorar" dedi.
Bunun üzerine Sedat Peker, 23 Mayıs’ta videolarının yedincisini yayınladı. Peker bu videosunda gazeteciler Kutlu Adalı ve Uğur Mumcu cinayetlerine ilişkin iddialara yer verdi. Adalı’nın öldürülmesi için Mehmet Ağar ve Korkut Eken’in kendisinden yardım istemesi üzerine kardeşi Atilla Peker’i Kıbrıs’a yolladığını ancak cinayeti kardeşinin değil bir başkasının işlediğini söyledi. Uğur Mumcu cinayetinin arkasında da Mehmet Ağar’ın olduğunu iddia etti.
Peker, ortaya attığı iddialardan birinde de kokain ticareti rotasının Kolombiya'dan Venezuela'ya döndüğünü, "Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım'ın da yeni bir uyuşturucu güzergahı oluşturmak için bu yılın başında Venezuela'ya gittiğini" öne sürdü. Mehmet Ağar ve Süleyman Soylu’nun da bu hikayenin ortasında olduğunu söyledi. Binali Yıldırım daha sonra iddiaları reddederken, oğlu Erkam Yıldırım Peker hakkında suç duyurusunda bulundu.
Soylu ise dün akşam (24 Mayıs) HaberTürk’te bir canlı yayına gazetecilerin sorularını yanıtlamak üzere konuk oldu. Peker’in videolarındaki iddialarına karşılık Süleyman Soylu, hedefin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye olduğunu söyledi. Soylu'nun gazetecilerin sorularına yanıt vermek yerine konuyu değiştirerek başka konularda açıklamalar yapması sosyal medyada da tepkiyle karşılandı. Peker de açıklamalara anbean Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarla karşılık verdi.
Peker, son olarak bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Süslü Süleyman, saat akşam altıda sana bir hediyem var. Dediğim gibi, etlerini parça parça koparacağım (mecazi anlamda)” demişti.
(TP)