Hükümetin Kürt açılımı üzerine verdiği röportaj nedeniyle sanatçı Hülya Avşar hakkında soruşturma açan İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Ali Çakır, medya organlarına gönderdiği açıklamada, "Soruşturma maksatlı ve tarafgir şekilde yapılmadı" dedi.
Çakır, daha önce, "Eğer çocuk doğurmuş olsaydım; birileri masa başında 'Sen bunu yapacaksın, o da bunu yapacak' diyecek, ben de doğurduğum çocuğu toprağa vereceğim. Var mı böyle bir şey?" diyen sanatçı Bülent Ersoy'un yargılanmasına neden olmuştu.
Avşar hakkında soruşturma açılmasına tepki olarak bianet, Milliyet gazetesinin 24-25 Ağustos tarihli sayılarında yayımlanan röportajı aynen yayımlayarak, savcılara "Bizi de yargılayın" çağırısı yapmıştı.
Çakır: Soruşturmayı ihbar yapıldığı için açtım
Birçok gazetecinin hapisle yargılanmasında düzenlediği iddianameler nedeniyle etkisi olan Çakır, "Ben de sonuna kadar Türk'üm; ama bu Kürtleri yok saymak, onlara etnik baskı yapmak anlamına gelmemeli" diyen Avşar'ın 30 Eylül'de ifadesini almıştı. Soruşturma takipsizlikle son bulmuştu.
Medyanın, Milliyet gazetesinin 24-25 Ağustos tarihli sayılarında yayımlanan söyleşiyle ilgili soruşturma içeriğinin saptırdığını, kamuoyunda maksatlı, tasarlanmış ve tarafgir yapıldığına ilişkin kanı oluşturulmak istendiğini ileri süren Çakır, soruşturmanın "yapılan ihbarların dikkate alınarak açıldığını, ifadesine başvurulduğu sırada Avşar'a "Türk müsün Kürt müsün" şeklinde bir soru yöneltilmediğini savundu.
"Siyasal kast ve amaca bağlanması beni rencide etti"
Soruşturma sürerken emekliliğini istediği ve bundan sonra da noterlik için başvuru yaptığı gündeme gelen Çakır, "Emeklilik talebimin yürütülen soruşturmayla uzaktan yakından alakası bulunmayıp, kişisel düşünce ve kararımın neticesidir" dedi.
Çakır, açıklamasını, "Soruşturmayı yürüten C.Savcısı olarak sadece yasal sorumluluğumun gereği yerine getirilmiştir. Soruşturmanın siyasal kast ve amaca bağlanarak ele alınması beni rencide etmiştir" ifadesiyle tamamladı. (EÖ)