Santral Yüzer, Turizm Batar
Greenpeace Temsilcisi Melda Keskin'in bugün yazılı olarak yaptığı açıklama şöyle:
"130 Megavat gücünde bir hareketli fuel-oil santralının AKSA Enerji firması tarafından Finike'ye (Antalya) kurulup işletilmesi planları yöre halkının karşı çıkması sonucunda rafa kaldırılmıştı. AKSA Enerji aynı santralı şimdi de dünyaca ünlü Göcek Koyu (Dalaman-Muğla) yakınlarında kurmaya davet edildi!
Başkan temiz enerji istiyor
Dalaman her yıl 4-5 milyon turisti Türkiye'ye çeken benzersiz doğal güzellikte bir bölgedir. Dalaman Belediye Başkanı Şevket Durmuş, bu projenin yaratacağı sorunlara ilişkin olarak Greenpeace tarafından kendisine iletilen bilgiler karşısında bu konuda bilgilendirilmediğini ifade ederek, temiz alternatiflerle ilgili daha fazla bilgi istemiştir.
Amerika'da vazgeçildi
Bu projenin bir benzeri olan ve San Francisco Körfezi'nde kurulmak istenen 95 Megavat gücündeki bir yüzer santral projesi ise Kaliforniya'da süregelen elektrik kesintilerine rağmen, geçtiğimiz yaz halkın ve çevre gruplarının güçlü karşı çıkışı sonucunda terkedilmişti .
Elektrik idaresi PG&E, bu projeden vazgeçtiklerini açıkladıktan sonra, bu projenin yerine Kaliforniya'da , yıl sonuna kalmadan eyalete temiz ve ekonomik enerji sağlayacak olan, dünyanın en büyük rüzgar çiftlikleri kurulmasına karar verildi.
Greenpeace, Enerji Bakanlığı ve TEAŞ'ın önce kendi yanlış politikalarıyla bir "enerji krizi" yaratıp, sonra da bunu, havaya, suya ve toprağa zehirli ve kanser yapıcı maddeler yayılması tehdidine karşın, çevresel ve kamu denetiminden muaf yüzer-gezer santraller kurma bahanesi olarak kullanmasını eleştiriyor.
Sömürge tipi santraller
Keskin'e göre, "On yıl süren tehlikeli nükleer macera girişimleri başarısız olduktan sonra bile, Enerji Bakanlığı aklı başında bir ulusal enerji politikasını devreye sokma inisiyatifini almaktan hala çok uzak. Şimdi de herhangi bir Çevre Etki Değerlendirme (ÇED)çalışması ve emisyon kontrolu olmaksızın kirletici yüzer-gezer santraller işletmek isteyen şirketlere çıkar sağlanıyor. Bu tip santraller, gelişmiş ülkelerde reddediliyor ve çoğunlukla doğru dürüst enerji planları, çevresel kaygı ya da standartları bulunmayan yöneticilerin yarattığı olanaklarla üçüncü dünya ülkelerinde kullanıldıkları için "sömürge tipi santraller" diye adlandırılıyor!"
Balık yumurtalarını etkiliyor
Greenpeace, Türkiye'de de sağlık ve çevre açısından yarattıkları tehlikeler nedeniyle, bu projelerin dayatılmaya çalışıldığı yerlerde yerel yönetimler ve halkın haklı tepkisine neden olduğunu belirtiyor. Yüzer-gezer santraller kirletici ve ithal fosil yakıtlarla çalıştırılmakta, hava kirliliği ve solunum yolu hastalıklarına yol açmaktadırlar. Yalnız doğaya salınan zehirli maddelerle değil, santrallere fuel-oil taşınması ve yüklenmesi sırasında denize petrol dökülmesi sonucunda da özellikle balık yumurtlama alanlarına ve balıkçılığa olumsuz etkileri olmaktadır.
Keskin, "Bakan Ersümer'in bu yüzer-gezer santrallerde ısrar ederek, petrol fiyatları sürekli arttığı ve Türkiye büyük bir mali kriz içinde olduğu halde, 5 yıllık fiyat garantisi verip AKSA Enerji gibi bir kaç şirkete çıkar sağlamasının haklı hiçbir gerekçesi yoktur. Türkiye'de geçen yılın ilk 8 ayında 2,5 milyar dolar döviz petrol ithalatı için harcandı. Enerji yetkilileri ise kafalarını kuma gömmeye devam ederek ülkemizin yerli ve sonsuz yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretme potansiyeline hala yeterince önem vermiyorlar," dedi.
Alternatif enerji vardır
Greenpeace, Türkiye'deki enerji sorununa sorumlu bir planlama anlayışıyla yaklaşılmasını talep ediyor. Enerji üretimi hedeflerinde, halkın, çevrenin ve ekonominin sağlığı için, kirleten ve iklimi değiştiren fosil yakıtlar yerine, Türkiye'nin büyük temiz ve yenilenebilir enerji potansiyeli, yani rüzgar, güneş, jeoternal ve biyokütle gibi kaynakları hesaba katılmalıdır.
Daha fazla bilgi için lütfen konuyla ilgili broşürümüzü isteyiniz: Melda Keskin, Greenpeace Akdeniz Ofisi,(212) 2927619 - 20, cep: (532) 3243204, [email protected] (NA/NU)