Haberin İngilizcesi için tıklayın
Milletvekilliği düşürülen Ömer Faruk Gergerlioğlu, kararın açıklanmasının ardından yaklaşık üç buçuk saat beklediği Meclis Genel Kurulu’ndan partililerle birlikte HDP’nin Meclis’teki grup odasına geçti.
Gergerlioğlu, hakkında Yargıtayca onanan 2 yıl 6 aylık cezaya ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı açıklanana kadar burada bekleyeceğini söyledi.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, burada Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi ve HDP’ye açılan kapatma davasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sancar, şunları dedi:
“Tek hedef HDP değil”
“Darbe operasyonu derinleşerek devam ediyor. Aynı gün içinde iki yeni hamle… Bunların tek anlamı var, Türkiye’de demokrasiyi tamamen çökertmek, demokrasiye yönelik beklentileri bitirmek ve geleceğe dair umutları yok etmektir.
“Ömer Faruk Gergerlioğlu arkadaşımızın vekilliğinin haksız, hukuksuz şekilde sonlandırılması, ardından kapatma davası haberinin gelmesi bu operasyonun niteliğini de hedefini de çok açık şekilde ortaya koyuyor.
“Bu operasyon HDP’ye yönelik gibi görünse de tek hedef HDP değildir. HDP üzerinden Türkiye’de bütün demokrasi mücadelesini çökertmek, demokratik siyaseti lağvetmektir. Faşizmi iyice kurumsallaştırmak ve tamamen yerleştirmektir.
“Bu tek kerelik sınav, ikmali yok”
“O nedenle HDP’ye elbette buna karşı öncü mücadele gücü olma görevi düşüyor. Biz bunun farkındayız. Bu mücadelede üstümüze düşen bütün sorumluluğu ve görevleri eksiksiz yerine getireceğiz. Halkımızın bizleri güçlü şekilde sahipleneceğinden hiçbir şüphemiz yok. Ama demokrasi güçlerinin de burada kararlı ve açık bir tutum takınmalarına ülke halklarının ihtiyacı vardır.
“Demokrasi güçlerinin, muhalefetin sorumluluğu burada tarihi önemdedir. Burada kim hata yaparsa, bunun ikmali yoktur arkadaşlar, bütünlemesi yoktur bu imtihanın. Bu tek kerelik imtihandır ve burada sınıfta kalan bir daha bunu telafi edecek imkanı bulamayacaktır. Bunu bu kadar açıklıkla söylemek de bizim görevimizdir. Bu doğrultuda güçlü bir dayanışmanın ve ortak mücadelenin ortaya çıkacağına da inanıyoruz.” (EKN)