Southern California Üniversitesi'nde Feminist Araştırmalar Merkezi'nin yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda İngilizce profesörü olan Judith 'Jack' Halberstam, dünyanın önde gelen toplumsal cinsiyet ve kuir teorisyenlerinden biri.
Herhangi bir kuir okuyucu için önemli metinler olan Female Masculinity (Dişi Erkeklik) ve The Drag King Book'un yazarı Halberstam, son kitabı GaGa Feminism: Sex, Gender and the End of Normal (GaGa Feminizmi: Seks, Cinsiyet ve Normalin Sonu) kitabıyla gündemde.
GaGa feminizmi nedir?
Bugünkü feminizm on yıl önceki feminizm değil. Şimdilerde hamile erkekler, heteroseksüelliğin çöküşü, tüp bebek (IVF) uygulamaları, boşanmalar ve aile kavramını dönüştüren eş cinsiyetten insanların birbirini sevmesi gibi durumlarla karşılaşıyoruz. Bu yüzden teorinin günümüz dünyasına ayak uydurması gerekiyor.
Bugünün çocukları 20 veya 30 yıl önceki insanlardan farklı aile yapılarıyla ve farklı beklentilerle büyüyorlar. GaGa feminizmi devrinde, farklı insanların sınırlara çekileceğine inanıyorum. Bence bu insanlar kendi akranları olan erkeklerin kendilerinden daha genç kadınları seçmelerinden dolayı cinsellik konusunda daha az alternatifi olan 45 yaş üstü heteroseksüel kadınlar.
Boşanmayla biten bütün evliliklerin yüzde ellisinde de kadınların kısıtlanmış olduğunu görüyoruz. Daha yaşlı kuir kadınlar da farklı sorunlara sahip. Ömrü boyunca heteroseksüel kimliğini değiştirme potansiyelini açıkça kabullenen, yani heteroseksüel olup kendi cinsine de ilgi duyduğunu kabullenen insanları içine alan hetero- esneklik kavramını tartışıyorum. Bu hetero-esneklik kavramı, bir kadının bütün hayatını heteroseksüel olarak yaşamasına rağmen kırklı yaşlarında ortaya çıkabiliyor.
Eski paradigmalar değişiyor ve bizim bu değişimle yüzleşmemiz gerekiyor. Büyük toplumsal cinsiyet ve cinsel yönelim değişiklikleriyle başa çıkmamız için yeni kelimeler üretip kullanmaya başlamamız gerekiyor.
Değişim açısından bakıldığında, Female Masculinity ve The Drag King Book'u yazdığınızdan beri dişil erkeklik nasıl değişti?
Şimdilerde cinsiyet değiştiren erkeklerin oluşturduğu görünür bir topluluk var. Değişim "arada kalmışlık" pozisyonundan uzaklaştığı için artık erkeksi kadınlara daha az rastlıyoruz. Dişil erkeklik artık geçiş yönünde bir adım olarak görülüyor ve bu cinsiyet geçişi bazıları tarafından dişil erkekliğin getirdiği bazı rahatsızlıkları ve problemleri çözmek için kullanılabilecek bir yol olarak görülüyor.
Günümüzde hetero-esnek olduğunu bilen genç bir birey için seçebileceği daha fazla trans erkek imajı var ve bu seçim sürecinde karşılaşacağı daha az stigma var. Şimdilerde bazı genç trans erkekler arasında farklı türden trans anlatılar ve hiper (aşırı) erkekliğin sorgulamasının etrafında dönen bir tartışmadan daha fazlası da var.
GaGa feminizmi trans erkekliğin LGBT ve ana akım heteroseksüel kültürlerin içine rahatsız edici bir şekilde giriş şeklini ve bu konuyu sorgulamayı kabul etmemizi sağlıyor.
Pop performansı açısından Lady GaGa'nın yanı sıra sınırları zorlayan başka biri daha var mı?
Geçmişe bakmamız gerektiğini, muhtemelen onların döneminden önce de böyle insanların varolduğunu düşünüyorum. Biz sadece yenileşme seviyesi ve risk alma bağlamında analiz edebileceğimiz insanlardan başlayabiliriz.
Ben Grace Jones ve Pauline Black gibi kadınların da böyle kadınlar olduklarını düşünüyorum. Ses teknolojisini kullanma ve kadın performansını yeniden tanımlaması sebebiyle GaGa'dan önce Missy Elliott da GaGa konumundaydı.
Kadınlara ilişkin genç sarışın ve beyaz performans sanatçılarının pazarlanma potansiyelini de unutamayız. Bu aldatmacanın ötesine bakarsak, GaGa'nın gerçekten kuir, trans ve lezbiyen dinleyicisiyle iletişim içerisinde olduğunu görebiliriz. Bu yüzden bu sadece şovla ilgili bir şey değildir.
Halen Janelle Monae ve onun karşı cinsi giydiği kıyafetleri giyen android (insan biçiminde robot) anlatısı bireyleri insaniyetin ötesine iten ilginç şeyler söylemeye devam ediyor.
Sizce biz "Normal"liğin son dönemlerini mi yaşıyoruz?
Evet. İşgal Hareketi'ne (Occupy Movement) bakın. Bu tam olarak GaGa'ya gitmek anlamına geliyor. Bu bir isyan, bu bir kargaşa, gündem adına hiçbir şey yok, bu düzen bozan bir şey. Bu insanların durup, düşünmesini ve not almasını sağlıyor.
Son kitabım GaGa Feminizmi: Seks, Cinsiyet ve Normalin Sonu'nda (Eylül 2012 Beacon Press) bir GaGa manifestom var. Kurallardan biri -bir kriz anında sakın sakin kalmayın - GaGa'ya gidin! GaGa Feminizmi bir şeyleri abartmak ve onlardan yararlanmaktır, yani tam olarak kuir olmanın ne anlama geldiğiyle ilgilidir. (BÇ/YY/ÇT)
* Bu röportaj DivaMag web sitesinde yayınlandı.