İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (Human Rights Watch, HRW) dün (30 Temmuz) yayımladığı yeni rapor, Rusya’nın LGBTİ+ topluluklar başta olmak üzere bağımsız medya, insan hakları savunucuları ve muhalif seslere karşı dijital alandaki baskısını artırdığını ortaya koyuyor.
“Kesintiye Uğrayan, Yavaşlatılan ve Engellenen: Rusya’da Devlet Sansürü, Dijital Kontrol ve Artan İnternet İzolasyonu” başlıklı 50 sayfalık rapor, Rusya hükümetinin internet altyapısı üzerindeki teknolojik hâkimiyetini genişleterek ayrımcı sansürü nasıl kurumsallaştırdığını belgeliyor.
Rapora göre, Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgal etmesinden bu yana uyguladığı internet sansürünün büyük kısmı, haber sitelerini hedef aldı.
Özellikle LGBTİ+ içeriklerin ve örgütlerin yer aldığı platformlar, baskıcı dijital rejimin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.
Raporda görüşüne yer verilen HRW Doğu Avrupa ve Orta Asya araştırmacısı Anastasiia Kruope, şöyle dedi:
“Rus yetkililer yıllardır kendi dijital sınırlarını yaratmak üzere teknolojik ve yasal araçlar geliştiriyor. Bu araçlar, LGBTİ+’lar gibi kırılgan grupların görünürlüğünü bastıran, ifade özgürlüğünü yok eden dijital bir çit örüyor. Bu, uluslararası insan hakları hukukunun açık ihlalidir.
“Rusya, LGBTİ+’ları çevrimiçi alanda susturmak ve görünmezleştirmek için görünmez; ama etkili bir sansür ağı inşa etti. Bu göze görünmeyen araçlar, bilgiye erişim, kişisel mahremiyet ve ifade özgürlüğü üzerinde yıkıcı sonuçlar doğuruyor.”
Sistematik sansür
Rusya’da yürürlükteki “LGBT propagandası yasağı” gibi ayrımcı düzenlemeler, çevrimiçi sansürün temel dayanaklarından biri haline geldi. Bağımsız LGBTİ+ medya platformları, dernek siteleri, kampanya videoları ve destek ağlarına ait sayfalar, “gençleri koruma” bahanesiyle erişime engelleniyor.
Rapor, LGBTİ+’lara yönelik içeriklerin, çevrimiçi ortamda “kamu güvenliği tehdidi” kategorisinde değerlendirilerek kaldırıldığını belgeliyor.
Yasaklı sitelere erişim ancak VPN gibi sansürü aşmayı sağlayan dijital araçlarla mümkün olabiliyor. Ancak HRW’ye göre ülke nüfusunun yaklaşık yarısı bu tür araçlara erişim sağlayamıyor ya da nasıl kullanılacağını bilmiyor. Üstelik devlet, bu araçları da aktif biçimde engellemeye çalışıyor.
Dört yandan gözetim
“Egemen internet yasası” ile devlet, internet sağlayıcılarını merkezi biçimde kontrol ediyor.
Devletin teşvik ettiği tarayıcılar ve sosyal medya uygulamaları, kullanıcıları hükümetin onayladığı içeriklere maruz bırakıyor. Bu platformlarda, LGBTİ+’lara dair içeriklere ya yer verilmiyor ya da hedef gösterici, nefret söylemi içeren yorumlarla şekilleniyor.
Söz konusu platformlarda kullanıcıların kişisel verilerinin kolluk kuvvetlerine verilmesi ise LGBTİ+’lar açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Yandex’te son iki yılda 2 milyardan fazla kez yayınlanan “kamu spotları” aracılığıyla Rus Silahlı Kuvvetleri’ne katılım çağrısı yapılırken, LGBTİ+ içerikler sistematik biçimde bastırılıyor.
Google, Apple ve Mozilla gibi uluslararası şirketler, VPN hizmetlerini ve LGBTİ+ içeriklerini kaldırmaları yönünde baskı görüyor. Cloudflare gibi dağıtım ağı sağlayıcılara da sansür taleplerine uyma çağrısı yapılıyor.
TSPU adlı ekipmanlarla internet kesintileri ve bölgesel izolasyon tatbikatları düzenleniyor. Benzer dijital sansür, Rusya’nın işgal ettiği Ukrayna bölgelerinde de LGBTİ+ savunucularını ve bağımsız medyayı susturmak için kullanılıyor.
HRW’nin çağrısı
- Rusya hükümeti, LGBTİ+’lar dahil tüm yurttaşların bilgiye erişim hakkını engelleyen internet sansürüne son vermeli, çevrimiçi kısıtlamaları uluslararası hukuka uygun, şeffaf, sınırlı ve gerekçeli biçimde uygulamalıdır.
- Teknoloji şirketleri, devlet baskısı altında LGBTİ+ içerikleri sansürlememeli, kullanıcı verilerini paylaşmayı reddetmeli ve bu yönde tüm hukuki ve teknolojik olanakları seferber etmelidir.
- Uluslararası kuruluşlar ve hükümetler, özellikle LGBTİ+ kullanıcıların sansürü aşabilmesi ve bağımsız bilgiye erişimi için dijital dayanışma araçlarına destek vermelidir.
(TY)

