Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Antalya Tabip Odası, 17 Ağustos Marmara Depremi’nin 21. yıl dönümünde yazılı açıklama yaptı.
Depremlerin ve doğal afetlerin siyasetçilere hiçbir şey öğretmediği ifade edilen açıklamada özetle şöyle denildi:
"17 Ağustos 1999 Marmara depreminden bugüne geçen 21 yılda üzülerek görüyoruz ki; meydana gelen depremler ve diğer doğal afetler sonucunda yaşanan can kayıpları, sosyal ve ekonomik travmalar siyasal iktidarlara hiçbir şey öğretmemiştir.
Her yıl yaşanan olağandışı durumlar karşısındaki acizliğimiz en büyük göstergedir. Bu ihmal ve umursamazlık nedeniyle yıllar içinde yaşanan felaketlerde insanlarımız hayatını kaybetmeye devam etmekte ve ciddi maddi kayıplar meydana gelmektedir. Yaraları sarmaya çalışmak değil, öncelikle yaraların oluşmasını engellemek için çabaya ihtiyacımız var.
"Felaketler ranta çevrildi"
Siyasal iktidarın son 20 yılda, yaşanan her felaketin ardından yaptığı “kader” açıklamaları ve göstermelik “yaraları sarma” girişimleri gerçeği gizlemekten öteye gitmemektedir. Bu süreçte çıkarılan her yeni yasa, yapılan yeni mevzuat düzenlemeleri “felaketleri ranta çevirme becerisi” olarak karşımıza çıkmaktadır.
"Deprem ülkesi" olma gerçeğimiz sürekli ve güncel bir olgudur. Bir gerçek daha var ki o da; doğa olaylarının yıkıcı sonuçları bir yazgı değildir.
Günümüzde gerçek yıkıma neden olan doğa olayları değil, yaşam hakkı yerine sermayenin kar etme güdüsünü destekleyen, kentleşmeden, eğitime, ulaşımdan, sağlığa her alandaki insanı değil, parayı önceleyen rantçı politikalardır.
"Devlet sorumluluğunu yerine getirmeli"
Yaşanan gerçeklere bakıldığında ülkemizde tercihin ne olduğu apaçık ortadadır. Son kamuoyunu meşgul eden Kanal İstanbul Yıkım Projesi en büyük örnek olarak karşımızda durmaktadır.
Devlet, sosyal devlet olmanın gereği, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Toplumsal kaynaklarımız olağandışı koşullara dayanıklı sağlıklı barınma koşulları yaratılması, sağlıklı kentleşme, herkesin gereksindiği sağlık hizmetine erişmesi, eğitim konularına bilimsel ölçütlere göre yönlendirilmelidir.
Yetkililere bu alandaki sorumluluklarını hatırlatıyoruz; ranta ve kara dayalı politikalar hemen terk etmeli, depremlerin afete, afetin de büyük felaketlere dönüşmesinin önüne geçmelidir." (RT)