PYD Eşbaşkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada Türkiye’nin Suriye’ye müdahale etme tehditlerini bırakması gerektiği vurgulandı.
Bağımsız bir devlet kurmak gibi bir niyetlerinin olmadığını ifade eden PYD, uluslararası yasalara göre hareket ettiklerini dile getirdi.
Pazartesi günü gerçekleşen Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) PYD’nin Fırat’ın batısındaki Cerablus’a olası bir harekatının “kırmızı çizgi ihlali” olarak değerlendirileceği ve askerin emir almadan harekete geçebileceği kararlaştırılmıştı.
“Çözümün numunesi olarak çalışıyoruz”
IMC’de yer alan habere göre PYD’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye hükümeti yetkililerinin tehditleri ardından, Türk ordusu Suriye sınırına yakın yerlere konuşlandı. Biz de bu konular hakkında halkımızı ve uluslararası kamuoyunu bilgilendirmek istedik.
“Demokratik Özerklik Yönetimi’nin siyasi bir parçası olarak her zaman uluslararası kanunlara göre hareket ediyoruz. Devletlerarası sınır ve komşuluklara saygıyla yaklaşıp, uluslararası anlaşmalara göre hareket ediyoruz.
“Bağımsız bir devlet kurma niyetimiz yok. Türkiye cumhurbaşkanının bahsettikleri yerinde olan şeyler değildir. Doğru olan Demokratik Özerklik Yönetimi’ni geliştirerek Suriye karmaşasında çözümün numunesi olarak çalışıyoruz. Demokratik Özerklik Yönetimi tüm ulusların, mezhep ve inançları bağrında taşıyacak bir sistemdir. Yine bahsi edilen konu, bir iç konudur, Suriye halklarının konusudur. Komşu ülkelerinin müdahale etme gibi bir hakları yoktur.
“Bazı savaş ortaklarımız Türkiye’nin de ortağı”
“PYD olarak ve Demokratik Özerklik Yönetimi içerisinde yer alan tüm ortaklarımız bir kez daha belirtmek istiyoruz; komşularımızın kendi iç düzenlerini bozmak ya da ayaklar altına almak gibi bir niyetimiz yoktur. Umut ediyoruz ki, Suriye’ye müdahale gibi BM anlaşmasına uymayacak ve komşuluk değerlerini sarsmayacak yaklaşımlara gidilmez.
“Biz uluslararası anlaşmalar yardımına göre teröre karşı mücadele ediyoruz. Uluslararası yasalara göre hareket ediyoruz. Bazı savaş ortaklarımız aynı zamanda Türkiye’nin de ortaklarıdırlar. O yüzden de YPG güçlerine ve ortaklarına Rojava’da yapılacak saldırılar teröristlere gruplara hizmet edecektir.
“Müdahale durumu karmaşıklaştırır”
“Rojava’ya askeri müdahalenin etkisi hem bölgede, hem de devletler arasında büyük bir etkiye yol açacaktır. Yine Suriye’nin ve Ortadoğu’nun siyasi durumunu daha da karmaşık hale getirecektir. Uluslararası güvenliği alaşağı edecektir. Biz büyük ülkelerden özellikle de Türkiye ile NATO’da yer alan devletlerden Amerika ve Fransa’dan umut ediyoruz ki, Türkiye’nin Rojava ve Suriye’nin belli bir parçasına yönelik muhtemel müdahalesine izin verilmesin.
“YPG güçleri ve müttefikleri Rojava bölgesinde diktatör rejim ve çete gruplarına karşı Rojava topraklarını savundu. Rojava topraklarını savunmak için birçok bedel ödediler. Şuanda da saldırılar nereden gelirse gelsin hazır durumdayız.
“Suriye’nin birliği ve tüm haklarıyla tüm oluşumları savunacak demokratik çerçevede bir sistem istiyoruz. Komşu ülkelerle iyi ilişkiler temelinde toplumlarla ilişkilerimiz oluşturmak istiyoruz. Teröre karşı koalisyonun bir parçasıyız. Bunun üzerine Türk yetkililerinden provakatif siyasetti bırakmaları çağrısında bulunuyoruz.”
Türkiye’nin kırmızı çizgileri
Milliyet’te yer alan habere göre, Pazartesi günü gerçekleştirilen MGK toplantısında “kırmızı çizgi”ler belirlendi.
Buna göre, PYD’nin, Fırat’ın batısında kalan Cerablus bölgesinde hakimiyet kurmaya yönelik bir hareketinin saptanması durumunda, “kırmızı çizgi ihlali” sayılacak. MGK’da PYD’nin mutlak amacının bu olduğu yönünde hükümet ve asker arasında görüş birliğinin bulunduğu bildirildi.
Rejim güçleriyle muhaliflerin çatıştığı İdlib’in kuzeyine doğru bir askeri operasyon yapılması ve yüz binleri bulan bir göç dalgasının tetiklenmesi de, “kırmızı çizgi ihlali” olarak nitelendirilecek.
Bu iki durumda asker emir almadan harekete geçebilecek. (EKN)