Arkeologlar Polonya’nın Gliwice kasabası yakınlarında vampir mezarlığı olduğunu düşündükleri bir mezarlık keşfettiler. Bulgulara yol yapım çalışması sırasında rastlanıldı. Arkeologlar iskeletlerin başlarının vücutlarından ayrılıp bacaklarının üzerine yerleştirmesinde yola çıkarak böyle bir tespit gerçekleştirdi.
Dziennik Zachodni Gazetesi’ne konuşan Dr. Jacek Pierzak iskeletlerin üzerlerinde mücevher, kemer tokası ve düğme vb. bulunmamasının tarihleme yapılmasını zorlaştırdığını söyledi.
Kalıntılar daha fazla teste tabi tutulacak ancak ilk tahminler 16. yüzyıl civarında öldüklerini yönünde. Putperestlikten Hıristiyanlığa geçiş sırasında vampir olduğu gerekçesiyle öldürülen çok sayıda insan var. Kont Drakula’nın tüm kırmızı şeyler için tutkulu, kan emici aristokrat görüntüsünün aksine, orta çağdaki vampir tanımı daha kapsamlı.
Bulgaristan’ın ulusal müze şefi Bozidhar Dimitrov, bölgede son zamanlarda yüzden çok vampir cesedi bulunduğunu, bunların 20. yüzyılın ilk on yılında Bulgar kasabalarında yaygın bir uygulama olduğunu söyledi.
Yüzyıllar boyunca aktarılan vampir efsanesini ilk olarak İrlandalı yazar Bram Stoker'in 1897'de Dracula kitabında yazdı. Efsane 1922 tarihli F. W. Murnau yönetmenliğindeki Nosferatu ile beyazperdeye taşındı. (FK/EA)
* Independent’tan derledik.