Haberin İngilizcesi için tıklayın
Hukukçular ve hak örgütleri, polisin vurarak ölümüne sebep olduğu Ali El Hemdan’ın hayatını kaybettiği Adana’da incelemelerde bulundu, buna dair raporunu bugün açıkladı.
Raporda, İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Adana Şubesi, Adana Barosu İnsan Hakları Komisyonu ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) imzası bulunuyor.
Raporda, olay yerindeki görgü tanıkları, Hemdan’ın babası ve soruşturmayı yürüten savcı ile yapılan görüşmelerdeki anlatımlar yer aldı.
18 yaşına yeni girdi, tekstilde çalışıyordu
Ali El Hemdan, Adana’nın Seyhan ilçesi Sucuzade mahallesinde 27 Nisan’da saat 12:00 civarında polis silahı ile vurularak öldürüldü.
Ali El Hemdan’ın babası Adnan El Hemdan, heyete yaptığı açıklamada, “Oğlum 18 yaşına yeni girdi, mesleği terzilikti. Tekstil işlerinde çalışıyordu ama virüs nedeniyle bir aydır çalışamıyordu” dedi.
Raporun sonuç bölümünde, şüpheli polisin PVSK’da ve yasal mevzuatta tanımlanan silah kullanma yetkisini aşarak usul ve mevzuata aykırı hareket ettiği belirtildi:
“Türkiye’de benzer birçok olayda suç işleyen polislerin korunduğunu ve cezasız kaldığını biliyoruz. Bu nedenle bu suçun örtbas edilmemesi ve etkin, adil ve hukuka uygun soruşturma yürütülmesi ve neticede suçla orantılı bir ceza cihetine gidilmesi hukukun üstünlüğü ilkesinin gereği olup aynı zamanda toplumun hukuka olan güvenini sağlanması açısında önemli ve gereklidir.”
Dosya savcısı, şüpheli polis memuru F.K.’nin “kasten öldürmek” suçlamasıyla 28 Nisan’da tutuklandığını, olay yerindeki kameralardan bir tanesinin çalıştığını ve incelenmeye devam ettiğini beyan etti.
“Polis arkasından gitti, silah sesi geldi”
Olay sırasında Hemdan’ın yanında olan arkadaşı Hasan Hacı Ali Ahmet de şunları anlattı:
“Polis arabası cadde üzerinde duruyordu, arabanın önünde polisler vardı. Polisler bize kimliklerinizi çıkarın dedi. Ben kimliğimi çıkardım verdim, sonra polis benim üstümü aradı, o sırada Ali 20 yaşından küçük olduğu için biraz geride durdu, o sırada polis onun kimliğini istedi ancak Ali El Hemdan kimlik çıkarmadı ve biraz ileriye gitti o sırada bir polis arkasından gitti ve polisin sokağa girmesi ile tek bir silah sesi geldi. Sokağa doğru gidince Ali’nin sırtüstü yattığını gördüm ve o esnada panikledim. Ardından ambulans geldi ve Ali’yi hastaneye götürdüler.”
Başka bir tanık Sultani Delen, Hemdan’ın arkasından polisin koştuğunu, dur diye bağırdığını ve gencin durup yüzünü döndüğünde polisin silahı ateşlediğini, polisin yere düşmediğini ve sendelemediğini anlattı.
“Yüzünü polise döndüğü sırada vuruldu”
Raporda, Hemdan’ın yaşam hakkının ihlal edildiği ifade edildi:
“Öldürülen gencin dur ihtarına uymadığı yönündeki şüpheli beyanı dışında herhangi bir şekilde ağır cezalık bir suça karıştığından ya da polise saldırıda bulunduğuna dair bir emare bulunmuyor. Aksine gencin durdur ihtarına uyarak durduğu ve yüzünü polise döndüğü sırada vurulduğu görgü tanıkları beyanlarıyla sabit.
“Ayrıca öldürülen genç dur ihtarına uymayarak kaçmış olsa dahi mevzuat gereği polisin öldürme yetkisi bulunmuyor. Her ne kadar yazılı ve görsel basında mülki amirler tarafından polisin havaya ateş ettiği ve ölen gencin bacağından vurulduğu belirtilmiş ise de ölü muayene ve otopsi belgesinde gencin tek kurşunla göğsünün üst kısmı olan ölümcül bölgeden vurulduğu açıktır.” (AS)