Fotoğraf: JinNews
Muğla’da Pınar Gültekin’i “öldürmekten” tutuklu yargılanan Cemal M. A. ve ona yardım eden kardeşi Mertcan A.’nın utuksuz yargılandığı davanın 4’üncü duruşması Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmaya taraf avukatları, Aile Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı, Pınar’ın anne ve babası katıldı.
Cemal M.A. tutuklu bulunduğu Afyonkarahisar 2 No’lu T Tipi Cezaevi’nden fail Mertcan A. ise İzmir Bayraklı Adliye’sinden SEGBİS ile katıldı. Duruşmaya Muğla Kadın Dayanışma ve Danışma Derneği’nin müdahillik talebi ise reddedildi.
Tanık dinlendi
Duruşma Diyarbakır Adliyesi’nden bağlanan tanığın kimlik bilgilerinin okunması ile başladı. “Nitelikli kasten öldürme” suçu ile yargılanan Cemal M. A. ve “delil karartma ve delilleri yok etme” suçlarından yargılanan Mertcan A. tanıdığını söyleyen tanık, kendisine para teklif edildiğini belirterek, "Cemal’le Isparta'da bir arkadaş ortamında tanıştım. İki veya üç kez beni Muğla'da barda misafir ettiler. Sonrasında iletişimimiz kesildi. Instagram hesabımda yazışmalar vardı. Cemal ve Selim Diyarbakır'a geldi.
“Cemal bana Pınar'ın kendisine şantaj yaptığını, Pınar'ın cezaevindeki abisinin tehdit mesajları attığını söyledi. 'Sen de Pınar da Doğulusunuz' diyerek onu korkutmamı istedi ve karşılığında 200 bin TL teklif etti. Teklifi kabul etmedim ve iletişimi de tamamen kestik. Pınar öldükten sonra bunları CİMER'e yazdım. Çünkü vicdan azabı çektim" dedi.
Tanığın dinlenmesinin ardından mahkeme başkanı, geçen celselerde de ABD'ye yazılan müzekkereyle ilgili olarak yetkili makamlarca ek bilgi talebinde bulunduğunu, talebe ilişkin cevabın yazılarak gönderildiğini söyledi.
Ara kararda Pınar’ın Apple marka telefonunun 2 yıl öncesine ilişkin video ve mesaj kayıtlarının alınabilmesi için Adalet Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne yazılan müzakere ile ilgili, ilgili kurumlara yazı yazılması yönünde karar verdi.
Söz alan Pınar’ın ailesinin avukatı Rezan Epözdemir sanıklardan Mertcan'ın İzmir Adliyesi’nden SEGBİS ile bağlanarak davaya dâhil edilmesinin hukuki olmadığını belirterek, mahkeme heyetinin Pınar’ın telefonu için yazı yazmasına itiraz etti.
"Kızımı suçlu çıkarmaya çalışıyorsunuz"
Duruşmada söz alan Pınar’ın babası Sıddık Gültekin, ailesinin dağılmanın eşiğine geldiğini belirtip adil bir karar çıkacağına inancının kalmadığını dile getirerek, reddi hakim kararını tekrar etti.
Ardından söz verilen fail Metin Cemal A., tanığı tanımadığını ifade ederek Pınar’ın avukatının beyanlarının kurgu olduğunu iddia etti.
Rezan Epözdemir, sanığın ifadesine mahkeme heyetinin müdahale etmesi gerektiğini belirtirken, failin avukatları ile Pınar’ın ailesinin avukatları arasında tartışma yaşandı.
Ara karar
Gültekin Ailesi’nin ve avukatlarının tüm taleplerini reddeden mahkeme, anne Şefika Gültekin’in yaşananlara tepki göstermesi üzerine duruşmaya kısa bir ara verdi.
Mahkeme heyeti Cemal Metin A.’nın tutukluluk halinin devamına, Adli Tıp Üst Kurulu’ndan gelecek olan rapor ve ABD’ye yazılan müzekkerenin cevabının beklenmesine karar vererek duruşmayı 12 Temmuz’a erteledi.
Ne olmuştu?
Muğla'nın Ula ilçesinin Akyaka Mahallesi'nde yaşayan Pınar Gültekin, 16 Temmuz günü evinden ayrıldı. İstanbul'da yaşayan abla Sibel Gültekin, telefonda görüştüğü kardeşinden bir daha haber alamadı.
Kardeşinin hayatından endişe duyan abla, annesi Şefika Gültekin ile birlikte Muğla'ya geldi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin'in bulunması için ailesi tarafından Akyaka Karakol Komutanlığına kayıp ihbarında bulunuldu. İhbarın ardından genç kadının bulunması için jandarma ekiplerince arama çalışması başlatıldı.
Sibel Gültekin, kardeşinin Akyaka'da kendi evinde kaldığını belirtip, "Onunla en son geçen perşembe günü saat 15.00 sıralarında telefonla görüştüm. Menteşe ilçesindeki alışveriş merkezinde olduğunu söyledi. Daha sonra telefonu kapandı ve bir daha ulaşamadık. Gerekli yerlere durumu bildirdik. Akyaka'da ertesi gün görüldüğü söylendi" dedi.
Şüphe üzerine gözaltına Cemal Metin A., ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de delilleri görünce suçunu itiraf etti. A., çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hâkimliğince “canavarca hisle insan öldürmek” suçundan tutuklandı.
A.’ya cinayet yerinde, gece yarısı keşif yaptırıldı. Şüphelinin bütün anlatımları kameraya kaydedildi. Kayıtlar soruşturma dosyasına girdi.
Kardeşler hakkında açılan davada, Cemal Metin Avcı’nın “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Mertcan Avcı’nın da “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
(EMK)