Petrol Türevleri Suya Karıştı, Önlem Alan Yok
Bin 730 kilometrelik tehlike
Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası Sorumlusu Özgür Gürbüz, yetkilileri tehlikelere karşı önlem almaya çağırdı. 1 miligram benzin, dizel veya madeni yağın bin litre suyu kullanılmayacak hale getirdiğine dikkat çeken Gürbüz, Mersin'de halen tedbir alınmamış olmasını "içler acısı bir durum" olarak nitelendirdi.
Gürbüz, "Türkiye kendisini daha büyük bir tehlikenin içine, Yunanistan, Rusya Federasyonu, Azerbaycan, Irak ve Mısır'la Türkiye arasında inşa edilmesi planlanan doğalgaz boru hatlarının yanı sıra Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) ham petrol boru hattıyla atmaktadır" dedi.
İnşası planlanan petrol boru hattının bin 730 kilometre uzunluğunda olacağına dikkat çeken Gürbüz, "2.5 kilometrelik bir petrol hattında çıkan sorunların kontrol altına alınması konusunda sergilenen sorumsuzluğun bin 730 kilometrelik bir petrol boru hattında yinelenmesi halinde kimlerin sorumlu tutulacağına dair hiçbir bilgi mevcut değil" diye konuştu.
Önlem alınmadı
Greenpeace açıklamasına göre; Mersin Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü'nün yayınladığı raporda, suların içme, kullanma ve sulama amaçlı kullanımının uygun olmadığı, yeraltı suyunda petrol türevleri kirliliği olduğu açıkça ifade edildiği halde, halen hiçbir önlem alınmadı.
2.5 kilometrelik üç boru hattından oluşan İskele-Tesis arasından geçen borular benzin, fuel oil ve mazot taşıması için kullanılıyor. Boru hattının çevresinde ise, O/PET, TATU ve ATAŞ petrol şirketlerinin petrol boru hatları ve petrol depolama tankları bulunuyor.
"Sorumlu yok"
Mersin Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü'nün soruşturması boyunca söz konusu şirketlerden her biri, sorunun kendilerinden değil diğer şirketlerden kaynaklandığını söyledi.
Karaduvar Mahallesi Muhtari Habib Hazar, yöre sakinlerinin kirlenmiş olduğu raporlarla belirlenen bu suyu kullanmaktan başka seçeneğinin olmadığından yakınıyor ve bu boruların acilen değiştirilmesini istiyor.
Greenpeace, yetkilileri bu konuda halkın sağlığı için daha acele hareket etmeye ve sonuçlar kesinleşene kadar sözkonusu şirketlerin faaliyetlerinin askıya alınması için harekete geçmeye çağırıyor.
Bakü - Ceyhan tehlikesi
Greenpeace açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
* Petrol çıkartıldığı andan itibaren, taşınması, rafine edilmesi, kullanımı ve atmosfere bırakılışı boyunca her aşamada kirliliğe, küresel iklim değişikliğine ve savaşlara yol açmaktadır.
* Türkiye son yıllarda gelişmiş ülkelerin enerji gereksinimlerinin karşılanması için bir "enerji köprüsü" haline getirilmeye çalışılıyor. Bu süreçte gerek insan ve çevre sağlığı, gerek tarihi ve kültürel miraslara verilecek geri dönülmez zararlar görmezden geliniyor.
* Greenpeace, enerji verimliliği ve rüzgâr ya da güneş gibi yenilenebilir kaynaklara yapılacak barışçıl enerji yatırımlarına acil bir geçiş talep ediyor. Yenilenebilir enerjiler, soluduğumuz havayı zehirlemiyor, denizlerimizi kirletmiyor, ve çatışmalara neden olmuyor. (BB)
Ayrıntılı bilgi için:
Özgür Gürbüz
Enerji Kampanyası Sorumlusu
Greenpeace Akdeniz Ofisi, Türkiye
Cep: (533) 660 10 05
Ertan Keskinsoy
Basın ve İletişim Sorumlusu
Greenpeace Akdeniz Ofisi, Türkiye
(212) 292 7619