HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu partilerinin grup toplantılarında konuştu.
Parti liderlerinin gündemi bugün genel kurula gelmesi beklenen ancak görüşülmesi ertelenen İç Güvenlik Paketi, başkanlık sistemi, çözüm süreci ve halkın direnme hakkı vardı.
Diğer gündemler
Grup toplantılarında bu gündemler dışında Kemal Kılıçdaroğlu 7-8 Şubat günlerinde yaptığı Urfa ziyaretinden anekdotlar aktardı ve Suriyeli mültecilerin ve Urfalıların sorunlarını anlattı. Davutoğlu ise partisinin İstanbul Kongresi’nde açıkladıkları yedi prensibi hatırlattı: “Birlik ya da vahdet, özgürlük ya da hürriyet, güvenlik ya da emniyet, adalet, kudret, izzet ve emanet.” 8 Şubat günü HSBC’nin İsviçre şubelerindeki hesapların bilgilerinin açıklanması konusunu ise Devlet bahçeli konu etti: “AKP iktidara geldiğinde Türk vatandaşlarına ait 800 hesap varken, 5 yıl içinde bu sayı 2 bin 711'e çıkmıştır. Muhtemelen şu anda bu miktar daha da fazladır. Her şey meydandadır. AKP, durmak yok çalmaya yüzsüzce devam demiştir.”
İç Güvenlik Paketi'nin ertelenmesi
Bahçeli: Polis devletini tesis edecek
“Dileğim bu tasarının Meclis gündemine hiç alınmamasıdır. Anayasa'ya aykırı olan, hukuk devleti prensiplerini iğfal eden iç güvenlik paketinin, polis devletini tesis edeceği, can ve mal güvenliğini sakatlayacağı kuşkusuzdur. AKP'nin maksadı molotof atanları, maske takanları cezalandırmak değildir. Eğer hedef buysa hiçbir güvenlik görevlisinin elini tutan yoktur”
Davutoğlu:İç Güvenlik yasası AB standartında
“Geçtiğimiz hafta biz grup toplantısı yaptıktan sonra CHP Grubu'nda Kılıçdaroğlu konuştu, öncesinde Bahçeli konuştu, Demirtaş konuştu. Şimdi tekrar bugün de konuşacaklar. Bize bu konuşmalarda İç Güvenlik Reformu'nun içinde tek bir umde gösterin ki AB standartlarına aykırı olmuş olsun, tek bir fıkra gösterin ki evrensel demokrasi standartlarına aykırı olsun. Gösteremezler çünkü biz her bir fıkrayı, her bir kanun maddesini yazarken detaylı olarak inceledik.”
Kılıçdaroğlu:Hangi ülkede var söyle görelim
“Ben soruyorum AB’de var diyor. Sapanla taş attı 4 yıl, silahla adam vurdu bir yıl. Hangi ülkede var ya, söyle görelim bakalım. Halkı kandırıyorlar, söylediklerinin tamamının cezası var. Yüzünü kapatan terör örgütü üyesi, terörle mücadele yasasında zaten bunun cezası var. Sen ceza verdin de biz engel mi olduk? Terörle mücadele yasasının yedinci maddesi, yüzünü kapatıp eylem yaparsan içeri atarım diyor.”
Yüksekdağ: Bir haftanız var paketi çekin
“Başbakan ve AK Parti hükümetine sesleniyorum, bu paketi çekmeniz için daha bir haftanız var. Bu paketin karşısında ortaya çıkan demokratik muhalefeti dikkate alın ve bu paketi derhal çekin. Siz güvenlik paketiyle AB ülkelerinin güvenlik kriterlerini kıyaslayacağınıza kendinizle o ülkelerdeki demokrasi kriterlerini kıyaslayın”.
Direnme hakkı
Davutoğlu:Direnmeye çağıracağına sandığa çağırsana
“Ya madem sen demokratik bir siyasi partisin, bir partinin genel başkanısın, halkı direnmeye çağıracağına sandığa çağırsana be adam sandığa çağır, sandığa. Üç ay sonra sandığa gidiyoruz.”
Kılıçdaoğlu:Direnme evrensel bir haktır
“Direnme hakkı evrensel bir haktır. Baskıya zulme karşı direnmektir. İnancımızda da vardır. Zulme teslim olmak bizim kitabımızda yoktur. Direnme hakkı, adam Taksim meydanında ayakta durdu, Duran Adam. İşte Duran Adam. Direnme hakkı budur. Polis copla geliyor, karanfil veriyor. Direnme hakkı budur. TOMA su sıkıyor. Sık ulan, diyor; istediğin kadar sık, diyor. İşte direnme hakkı budur.”
Başkanlık sistemi
Bahçeli: Cumhurbaşkanı frensiz, kontrolsüz
“Erdoğan başkan olabilmek, diktatörlüğünü tescilleyebilmek amacıyla AKP’ye oy istemekte, 400 milletvekilinin düşünü kurmaktadır. 92 yıllık Cumhuriyet döneminde gelmiş geçmiş hangi Cumhurbaşkanı bu kadar frensiz, kontrolsüz, kuralsız hareket etmiştir? Birliği temsil etmekle görevli bir Cumhurbaşkanı, bir parti adına ne zaman oy istemiş, alenen miting organize etmiştir?”
Yüksekdağ: Türkiye halkları başkan değil vekilini seçecek
“2015 genel seçimlerine gittiğimizi sanıyorduk biz, saraydaki uyardı, ‘2015 seçimlerinde aslında başkanlık sistemi oylanacak.’ 2015 seçimlerinde Türkiye halkları kendi vekilini seçecek. Kimse başka hevesler içine girmesin. Saraydaki gerçek ile toplumdaki gerçek aynı değildir”.
Çözüm süreci
Davutoğlu:Çözüm süreci kalplerin sürecidir
“Çözüm süreci bazılarının anladığı, anlamak istediği veya saptırarak anlatmak istediği gibi salt, teknik bir süreç değildir. Çözüm süreci her şeyden önce kalplerin sürecidir. Birbirine düşürülmeye çalışılan kardeşlerin, Alparslan'ın ordusunda, Selahattin Eyyubi'nin ordusunda, İstiklal Harbi'nde Çanakkale'de omuz omuza duran kardeşlerin yeniden buluşma hareketidir.” (HK)