Birleşik Metal-İş Sendikası, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek'e sendikacıların sahip çıkmasını, "yadırgamanın ötesinde son derece tehlikeli bulduğunu" açıkladı.
Türk Metal'in bağlı olduğu konfederasyon TÜRK-İŞ, tutuklamayı ve sendika binasının aranmasını "sendikacılığa saldırı" olarak değerlendirmiş, TÜRK-İŞ Başkanı Mustafa Kumlu, dünkü açıklamalarında Özbek'in derhal tahliye edilmesini, tutuksuz yargılanmasını istemişti.
Kumlu, gazetecilerin sorusunuysa "Suçluysa cezasını çekmelidir" diye yanıtlamıştı. TÜRK-İŞ Özbek'ten "işçi hareketinde büyük emeği olan bir işçi lideri" olarak bahsetti.
Birleşik Metal-İş'se, Türk Metal'in 12 Eylül darbesinin ardından, DİSK'in ve Birleşik Metal-İş'in de kapatıldığı ortamda büyütüldüğünü, bu süreçte sermayenin ve metal iş kolundaki işveren örgütü MESS'in "koç başı" olarak kullanıldığını söylüyor.
TÜRK-İŞ'e uyarı
Sendika, sendikacılığını eleştirdiği Özbek'e sahip çıkan sendikacıların da aynı anlayışın bir parçası olarak görülebilme tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını söyledi.
Ergenekon davasında taraf olmadıklarını, suçsuzluk ilkesini anımsatan sendika, Özbek'in Türk Metal'in başında olduğu 35 yıldır bir sendikacı gibi değil, şirket, holding patronu gibi davrandığını, işverenlerle birlikte hareket ettiğini savunuyor.
Birleşik Metal-İş, Türk Metal'in toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde metal işçilerini mağdur ettiğini, Özbek ve arkadaşlarının bir emek örgütünün lideri gibi algılanmaması gerektiğini de belirtti.
"İşveren örgütü üzüntüsünü anlattı"
Birleşik Metal-İş, Özbek'in gözaltına alınmasının ardından MESS Genel Sekreteri İsmet Sipahi'nin, Özbek'in oğlu tarafından yönetilen Avrasya Televizyonu'ndaki ana haber bültenine telefonla bağlanarak yarım saate yakın bir süre yaşadığı üzüntüyü dile getirdiğini, Özbek’i övdüğünü de dile getirdi.
Birleşik Metal-İş'in başlı olduğu Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Süleyman Çelebi de, "Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek, siyasal veya sendikal alanda bugüne kadar karşılıklı mücadele ettiğimiz, dava açtığımız bir kişidir. Ancak, kim hangi makam ve unvanda olursa olsun hukuk herkes için adil, eşit ve objektif kriterlerle uygulanmalıdır" diye açıklama yapmıştı. (TK)