Beşiktaş Adliyesi önünde bugün (16 Aralık) yine bir basın açıklaması vardı. Sağanak yağmura karşın saat 15:00 sularında yapılan açıklamayı Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü 2. sınıf öğrencisi Şeyma Özcan'ın okul arkadaşları ve öğretim görevlileri yaptı.
Şeyma Özcan, 6 Aralık Salı günü sabaha karşı oturduğu evden, baskın düzenlenerek gözaltına alındı. 9 Aralık Cuma akşamı ise "Devrimci Karargah" örgütü üyeliği suçlamasıyla tutuklandı. Ardından Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevine gönderildi. Tutuklamanın delilleri ise: Örgüt üyeliği ile hiçbir alakası olmayan telefon görüşmeleri ve Birgün gazetesine yaptığı staj başvurusu.
Adliye önünde toplanan yaklaşık 60 kişilik grup Şeyma Özcan'ın gözaltına alınmasının ardından çıkan tutuklama kararını "Arkadaşın tutuklu haberin var mı?", "Şeyma Özcan'a özgürlük" yazılı pankartlarla protesto etti. Şeyma'nın serbest bırakılmasını talep ettikleri iki dilekçeyi Adalet Bakanlığına teslim edilmek üzere Beşiktaş Adliyesi'ne verdiler.
"Öğrencimize sahip çıkıyoruz"
Boğaziçi Üniversitesi'nin öğretim görevlileri de adliye önünde öğrencilerini yalnız bırakmayarak basın açıklamasında bulundu. Şeyma için hazırladıkları dilekçeye 160 öğretim görevlisi imza attı.
Arkadaşları ise hazırladıkları dilekçe için beş günde 2 bin 600'e yakın imza topladı.
Anneler Soruyor: Kim bu 600 kişi?
Aynı davadan yargılanan ve tutuklanıp Tekirdağ F tipine gönderilen İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi Deniz Küçükbumin'in liseden arkadaşları ve annesi de adliye önünde protestoya destek verdi.
Deniz'in kendisinin ve ailesinin evine 6 Aralık günü eşzamanlı baskın yapan güvenlik güçleri, telefon görüşmelerini, bir gazetenin kuponla dağıttığı Devrim Ansiklopedisi DVD'lerini ve mektup yazışmalarını delil olarak toplamıştı.
Basın açıklamasına destek için gelen Deniz Küçükbumin'in annesi "Oğlum sessiz, sakin bir çocuktu. Şeyma'yı da tanıyorum o da Deniz gibiydi. Buraya destek için geldim. Tutuklu olan 600 kişi varmış. Yalnızca Şeyma, Deniz, Cihan biliniyor. Diğer 600 kişi kim? Onlar tutsak güvercin. Hepsi benim çocuğum. Onlar serbest bırakılana kadar susmayacağım. Kimse susmasın" dedi.
bianet'e konuşan Şeyma'nın annesi Sultan Özcan ise şöyle konuştu: "6 Aralık'tan beri bir kere görüşebildim. Psikolojisi çok iyi değil 'Neden buradayım?' diye soruyor. İnsanlar sadece düşüncelerinden ötürü içeri atılacaksa 70 milyon içeri alınmalı."
Sultan Özcan yine de umutlu "Beklentim olumlu, bir şekilde karar çıkacak. Sonuçta belli bir kamuoyu oluştu. Ama tabii bırakmayabilirler de. Ne olacağı belli olmaz." (EA/HK)
* Fotoğraflar: Sercan Meriç
**Fotoğraf galerisi için tıklayın.
*** Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlilerin dilekçesi ve imza listesi için tıklayın.