Haberin İngilizcesi için tıklayın
Sivil toplum ve meslek örgütlerinin oluşturduğu Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu, Seçim Kanunu’ndaki değişikliğe tespitlerini paylaştı.
Yazılı açıklamada, değişikliğin görüşülüp kabul edildiği Anayasa Komisyonu toplantısının, 23 Mart, saat 15:05’de başladığı, 24 Mart 07:38’de bittiği ve böyle önemli bir konunun, “17 saat 33 dakika süren tek bir toplantı ile geçiştirilmesinin durumun vahametini gösterdiği” belirtildi.
Kanun görüşmelerinin halka, seçmene, ilgili sivil kuruluşlara kapalı yapıldığına dikkat çekilen açıklamada, “Önerilmesine karşın Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu da dahil olmak üzere, oturuma kimse davet edilmedi. Komisyona dışarıdan davetli olarak sadece Adalet ve İçişleri Bakanlığı, Yüksek Seçim Kurulu, Yargıtay, Cumhuriyet Başsavcılığı ve Hâkim ve Savcılar Kurulu temsilcileri alındı” dendi.
Ayrıca, Meclisteki partilerin Komisyon üyeleri dışındaki vekillerinin de toplantıya ilgi göstermediği ifade edildi: “Mecliste vekili bulunan 14 partiden sadece Komisyonda grubu bulunan beş parti ve grubu bulunmayan bir parti katılırken, sekiz partinin vekillerinin ve bağımsız vekillerin böylesi önemli bir konuda toplantıya katılmamaları, seçim güvenliği yasasının, seçim güvenliği konusundaki rolünün ve öneminin, hak ettiğince fark edilmediğini düşündürüyor.”
- Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Anayasa Komisyonu’ndan geçti. Teklife dair şerhlerin yazılması ile Komisyon Raporu tamamlanacak ve Genel Kurul’da görüşülmeye geçilecek.
“Birinci partiye açık imtiyaz tasarlandı”
Komisyon toplantısında teklisin büyük oranda değişmeden geçtiğini ifade eden STK’lar, toplantıda tartışmaları inceledikten sonra şu değerlendirmeyi yaptı:
“İl barajı görevi görecek ve birinci partiye imtiyaz sağlayarak, diğerlerinin temsil hakkına el koyacak bir düzenlemenin getirildiğini, kıdemli hakimlerin tasfiye edilmeye çalışıldığını, Cumhurbaşkanı’nın geçen seçimde görülen adil olmayan uygulamalarının meşrulaştırılacağı anlaşılmaktadır.”
“Sürece aktif katılım” vurgusu
Açıklamada, muhalefet partilerinin tavrı da eleştirildi:
“İktidarın, Seçim Kanunu Teklifi’ni halkın sesine ve katılımına kapatması, demokratik bir seçimin gerçekleştirilmesini engellemektedir. Muhalefet partilerinin de, iktidar tarafı ne yaparsa yapsın seçimi kazanacaklarına dair güveninin seçim yasasının mümkün olan en adil ortamı tanımlamasını gölgelememesi gerekiyor. Seçimlerde temsil şansı kalmayan pek çok seçmenin, sandığa uzak durabileceği, küsebileceğinin de önemle göz önüne alınması gerekir.”
STK’lar, Komisyon toplantısına katılmayan partilerin, bundan sonraki sürece aktif katılımlarının yanı sıra seçmenlerinin de sürece katılmasını sağlamalarının, adil bir seçim için parti-seçmen birliğini hayata geçirmelerinin önemini vurguladı.
Partiler ve seçmen işbirliği
Açıklamada, bütün partilerin ortak hareket etmesi gerektiği vurgulandı:
“TBMM çatısı altında pek çok kanun maddesinin ya da kanun teklifinin engellenmesinde, partiler ve seçmenler ötesi iş birliklerinin etkili olduğunu, geçmiş örneklerden biliyoruz.”
Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu şu örgütlerden oluşuyor: DİSK / KESK / TMMOB / TTB / SODEV / Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) / Eşit Haklar İçin İzleme Derneği / Hak İnisiyatifi Derneği / İnsan Hakları Derneği / Mülkiyeliler Birliği / ODTÜ Mezunları Derneği / Anıtpark Forum / Anti Kapitalist Müslümanlar / Demokrasi İçin Birlik (DİB) / Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Platformu (DGD) / Hak ve Adalet Platformu / Sensiz Olmaz Hareketi / Yurttaş Girişimi.
(AS)