KONGRA-GEL: Türkiye Adım Atsın
Kürdistan Halk Kongresi'nin (KONGRA-GEL), 16-26 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdiği duyurulan olağanüstü kongre sonuçları açıklandı. KONGRA-GEL Başkanlığı'na yeniden seçilen eski DEP Milletvekili Zübeyir Aydar, dün bir basın toplantısı düzenleyerek kongre sonuçlarını değerlendirdi.
Örgüt içindeki tartışmalar ve Abdullah Öcalan'ın yoğun eleştirileri etkisinde toplanan ve Kürtler başta olmak üzere bölgedeki güçler tarafından da merakla beklenen toplantı, Güney Kürdistan'ın, Kandil bölgesinde gerçekleştirildi.
Yerel saatle 09:00'da başlayan basın toplantısı, Mezopotamya TV'de canlı olarak yayınlandı. Toplantıya, El Cezire, Reuters, El Arabia ve Türk basınından çok sayıda gazetecinin katıldığı bildirildi.
Zübeyir Aydar, büyük boy KONGRA-GEL bayrağının üzerini örttüğü masada Kürtçe yaptığı ve anında İngilizce'ye çevrilen konuşmasında, Kandil Dağı ve Avrupa olmak üzere 2 yerde gerçekleştirdikleri kongreye 252 delege ve 150 dinleyicinin katıldığını söyledi. Aydar, kamuoyunun merak ettiği genel kurul öncesi KONGRA-GEL içinde yaşanan tartışmalara, HPG tarafından 1998'den beri devam ettirilen tek yanlı ateşkesin bozulması kararı ile bundan sonra izlenecek politikaya değindi.
Aydar, kongrede yapılan tartışmalarda ortaya çıkan sonuçlara dikkat çekerek, "l Eylül 1998 tarihinde tek taraflı olarak ilan edilen ateşkes cevapsız kalmış, bununla ; birlikte Türk devleti her yönüyle üzerimize gelerek, ateşkesi bir fırsat olarak değerlendirmiş, KONGRA-GEL'in bitirilmesi için kullanmıştır. Ateşkes ilan edildiği günden beri bizim tarafımızdan birçok adım atılmış, biri dağdan, biri yurtdışından olmak üzere iki grup iyi niyet göstergesi olarak Türkiye'ye gönderilmiştir. Gerek Önderliğimiz, gerekse de partimiz tarafından birçok sefer bansın gereken koşullan kamuoyuna açıklanmıştır. Gelinen noktada, özellikle, son 1.5-2 aydır yapılan operasyonlar ve Abdullah Öcalan üzerinde arttırılan tecrit ve izolasyon ile Kürt halkı ve kurumlarına yapılan baskılar neticesinde tek taraflı ateşkesin siyasi ve fiili anlamda geçerliliğini yitirdiği kararı alınmıştır. Bunun üzerine HPG tarafından tek taraflı ateşkesin bittiği ve meşru savunmanın bundan sonra yerine getirileceği kararı alınmıştır" diye konuştu.
HPG'ye destek
Aydar, Halk Savunma Güçleri'nin (HPG) almış olduğu kararı desteklediklerini belirterek, "HPG l Haziran itibariyle ateşkesin bittiğini ve meşru savunma savaşının başlayacağını belirtmiştir. Bunun üzerine Türkiye'ye gelecek olan turist ve işadamlarına bir çağrıda bulunmuştur. Ama bu çağrı, sivillere ya da ülkeye gelecek işadamları ve turistlere yönelik bir saldırının veya yönelimin olacağı şeklinde ele alınmamalı. Yapılan çağrı sadece Türkiye'ye gelen kişilerin tedbir almaları için ve zarar görmemeleri için yapılmıştır. Alınan karar gereği sivillerin hiçbir şekilde zarar görmemesi için hassasiyet gösterilecektir" dedi.
Cenevre Sözleşmesi vurgusu
Savaş koşullan üzerinde duran Aydar, "Bizim kongremizde savaş şartlan ve yöntemleri de değerlendirilmiş alınan karar gereği, Cenevre Sözleşmesi'ne göre davranılacak ve bu sözleşmenin gerekleri yerine getirilerek, bunun çerçevesin dışına çıkılmayacaktır. Bu sadece Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı değil, aynı zamanda bize yönelecek bütün güçler için geçerlidir. Bununla birlikte aynı duyarlılığın diğer taraflarca da gösterilmesini bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Aydar, şiddetli bir savaşın yaşanmaması için sivil toplum örgütleri ve uluslararası kuruluşların Türk hükümeti üzerinde baskı yapması çağrısında bulundu. Aydar, turistlere ve yatırımcılara da Türkiye'ye gelmemeleri konusunda uyanda bulundu.
Ekoloji ve demokrasi
KONGRA-GEL ideolojisine yönelik çok farklı bir değişimin olmadığını belirten Aydar, demokratik uygarlık paradigması üzerinde ekolojik ve demokratik bir Ortadoğu için çalışacaklarını vurgulayarak, "Düşünsel olarak KONGRA-GEL çizgisinin devam ettirilmesi kararı çıkmış ve yine halkların kardeşliği temelindeki tutumumuzu sürdürerek, Ortadoğu halkları ve dünya barışı için çalışacağız" diye konuştu.
AB ve ABD'ye çağrı
Avrupa Birliği'ne de çağrı yapan Aydar, KONGRA-GEL'in "terörist örgütler listesi"ne alınmasının adaletsiz bir karar olduğunu belirterek, bu konuda Avrupa'da yasal girişim başlatıldığını duyurdu. ABD yönetimine de çağrı yapan Aydar, Ortadoğu'da demokrasinin temel gücünün Kürtler olduğunu belirterek, "Amerika Kürt sorununa bir bütün olarak bakmalı. Kürtler Ortadoğu'da değişimi yapacak temel bir demokrasi gücüdür. Kürtler görmezden gelinemez" dedi.
Türkiye demokratikleşsin
Türkiye'nin bölünmesinden yana olmadıklarını, aksine demokratikleşmesini istediklerini belirten Aydar, Kürt sorununun çözümü için Türkiye'nin adım atması gerektiğini belirterek, "Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce kaldırılması gerekiyor. 2 aydan beri başlatılmış olan operasyonlar bir an önce durdurulmalı, kontrgerilla, koruculuk ve JİTEM gibi yasadışı örgütler lağvedilmeli, ayrıca Türkiye Kürt sorununu resmi olarak kabul etmeli ve Kürt tarafı ile diyalog içine girmeli" diye konuştu. Öcalan'a olumlu yaklaşımın kendileri için barışa giden yolu ifade ettiğini söyleyen Aydar, olumsuz yaklaşımın da yine kendileri için savaş anlamına geldiğini kaydetti.
* Ülkede Özgür Gündem' in MHA kaynaklı haberi.