Komisyonlar Adil Değil, Yasayı Değiştirin
Örgütler, illerdeki zarar tespit komisyonlarının zorla yerlerinden edilenlere ödenecek tazminat kararlarının da adil ve tutarlı olmadığını belirtti; Gül'ü çalışma yöntemlerini detaylı bir şekilde yeniden değerlendirmeye çağırdı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden (HRW) Holly Cartner'ın, Kürt İnsan Hakları Projesi'nden (KHRP) Kerim Yıldız'ın ve İnsan Hakları Derneği'nden (İHD) Yusuf Alataş'ın imzalarını taşıyan ortak çağrı mektubu, hükümetin geri dönüşler için şu önlemleri alması gerektiğini söylüyor:
* Köylerine geri dönen mağdurların geçici köy korucuları tarafından tehdit ve saldırıya maruz kalmaması için gerekli önlemler alınmalı.
* Köylerin ve çevresinin mayınlardan arındırılması sağlanmalı.
* Temel altyapı -özellikle, yol, su, elektrik, telefon ve okul- getirmekle ilgili sorumluluklar yerine getirilmeli.
Hâlâ zorunlu göçün belgesi isteniyor
Örgütlerin komisyonlarla ilgili saptamaları şöyle:
* Farklı illerdeki komisyonların kararları tutarlı değil.
* Karar verilen tazminatlar geri dönüşe ve travmayı telafiye yeterli değil.
* Komisyonlar başvuruları "zorunlu göçe maruz kalındığı belgelenemediği" için reddediyor
Çağrı mektubu, hâlâ belge istenmesiyle ilgili Hakkari tespit komisyonunun ret kararlarını örnek veriyor:
"Hakkari'de 243 ailenin başvuruları ilgili tespit komisyonları tarafından 'zorunlu göçe maruz kaldıklarını belgeleyemedikleri' gerekçesiyle reddedilmiştir.
"Örneğin, Hakkari Tespit Komisyonu Akbulut köyünden düzinelerce aile tarafından yapılan başvuruları bu ailelerin 10 yıl önce köylerini kendi rızalarıyla terk ettiklerini belirten bir belgeyi imzaladıklarını iddia ederek reddetmiştir.
"Güneydoğu'da yerinden edilen mağdurların evlerini bırakmadan evvel göz korkutma ve aşırı şiddet tehdidi ile karşı karşıyla kaldığını göz önünde bulundurursak, sözü edilen beyanların baskı altında verilme olasılığın yüksek olduğunu söyleyebiliriz."
Örgütler, zorunlu göç vakalarının gerçekliğinin resmi ve gayriresmi raporlardan, ihtiyar heyeti ve muhtarların açıklamalarından, yerinden edilen kişilerin kendi ifadelerinden rahatlıkla anlaşılabileceğini belirtti ve ekledi:
"Tespit komisyonları yerine getirilmesi imkansız şartlar koyarak veya ailelerin karşı karşıya kaldıkları durumları göz ardı ederek tazminat almaya hakkı olan ve muhtaç durumda bulunan ailelerin başvurularını reddetmemelidir."
Tazminatlar AİHM düzeylerinin altında
Hak örgütleri, verilen tazminatların yerinden edilen ailelerin zararlarını yüzde yüz karşılamayacağını, ama en azından yeni bir başlangıç sağlayacak düzeyde olması gerektiğini belirtti.
İl komisyonlarının karar verdiği tazminatların, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) uygun gördüğü tazminat düzeyinin de altında olduğuna dikkat çekti ve ekledi:
"Verilen miktarlar son on yıldır şehirlerde kirada yaşamak zorunda kalan, evlerini yeniden inşa edip, hayvan ve tarım ürünü satın almak isteyen ve tam anlamıyla düzenli bir gelir elde edip geçinmek için iki kış geçirmek zorunda kalacak olan bu insanların ihtiyaçlarını hiç bir şekilde karşılamamaktadır."
Çağrı mektubu, tazminat kararlarıyla ilgili şu örnekleri veriyor:
* Batman İl Zarar Tespit Komisyonu, Hasankeyf yakınındaki bir köyden 1992 ile 2002 yılları arasında göçe zorlanan 41 ailenin her birine ortalama 50 bin YTL (30.000 avro) ödenmesine karar verdi.
* Diyarbakır'daki komisyon, Kulp'a bağlı bir köyden 101 ailenin her birine ortalama 29 bin YTL (10.700 avro) tazminata karar verdi.
* Kocaköy'e bağlı olan bir grup köyde, 144 aileye ortalama 18 bin YTL (11.400 avro) tazminata karar verdi. Bunlardan bazılarına sadece 5 bin YTL (3.000 avro) verilmesi uygun görüldü.
* Adıyaman'a bağlı bir köyden başvuruda bulunan bir aileye 16 bin YTL (10.000 avro) tazminat verilirken, Elazığ'da bir köyden bir aile ise 16 bin (10.000 avro) tazminat aldı. (TK)