Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin haftalık grup toplantısında konuştu.
Cumhuriyet Gazetesi’ne düzenlenen operasyona değinen Kılıçdaroğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Gülen Cemaati’nin geçmişteki yakınlıklarını hatırlatarak, örgütün genişlemesinin sorumlusunun Cumhuriyet değil, AKP olduğuna vurgu yaptı.
Türkiye’nin bilinçli olarak darbe sürecine sokulduğunu da iddia eden Kılıçdaroğlu, “Öğrencilerden, erlerden, erbaşlardan, öğrencilerden, hocalardan ne istiyorsunuz” dedi ve darbe girişiminin sorumlusu olarak da AKP’yi işaret etti: “Darbeyi yöneten Mehmet Dişli’yi Genelkurmay karargahında tutan siyasi irade kim? O siyasi irade Türkiye’yi yönetenlerdir.”
Ekonominin kötüye gittiğini, Türk Telekom gibi bir kuruluşun dahi kendi taahhütlerini yerine getiremediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, bu nedenle basın üzerinde baskı kurulduğunu söyledi.
“İstihbarat rejimi haline getirdiler”
“15 Temmuz darbe girişimini fırsat bilip karşı darbeyi yapanlara karşı dimdik namusumuzla ayakta duracağız.
“Türkiye’yi hukuk devleti olmaktan çıkardılar, bir istihbarat rejimi haline getirdiler. Böyle bir devlet mi olur?
“Darbenin fırsata çevrilip karşı darbeye dönüştürülmesini asla doğru bulmuyoruz. 15 Temmuz darbesine nasıl karşı çıktıysak, şimdi yapılan darbeye de aynı şekilde karşı çıkıyoruz.
“Öğrencilerden, erlerden, gazetecilerden, hocalardan ne istiyorsunuz?”
“Meclis’i bombalayanları savunmadık, yargılayın. 240 şehidimiz var, öldürenleri yargılayın.
“Ama kardeşim sen öğrencilerden ne istiyorsun? Gücün öğrencilere mi yetiyor senin? Er erbaş astsubaylara mı gücün yetiyor?
“Gazeteciler… Ne yaptı bu gazeteciler? Uçağa binip bir yeri mi bombaladı?
“Üniversite hocaları ne yaptı? Birilerini mi bombaladı bunlar? Sorgusuz sualsiz atıyorlar.
“1 milyonu aşkın mağdur”
“12 Eylül askeri darbesinden daha ağır koşulları yaşıyoruz. Böyle ağır bir tabloyla karşı karşıyayız.
“1 milyonu aşkın mağdur yarattılar. Ya darbeciler orada duruyor kardeşim. Darbecilerle düne kadar işbirliği yapan sensin zaten. Fakir fukaradan ne istiyorsun sen?
“Türkiye bilinçli olarak darbe sürecine sokuldu”
“Çocuğunu cemaatin yurduna gönderdi diye devletin memuriyetinden atıyorsunuz. Eğer atılacak bir adam varsa, yurt yapmayan siyasi anlayışta. Sen yurt yaptın da o çocuk oraya gitmedi mi?
“Binali Yıldırım da duysun, herkes de duysun, bütün dünya da duysun. Türkiye bilinçli olarak darbe sürecinin içine sokulmuştur.
“Mehmet Dişli’yi kim Genelkurmay’da tuttu?”
“Diyecekler ki örneğin var mı, var tabi, kapı gibi örneğimiz var. Mehmet Dişli, general.
“Havuz medyasının köşe yazarları da dinlesinler. Kıta görevi yapmayan karargaha getiriyorsunuz. Sonra terfi ediyor. Terfi edince tekrar kıtaya gitmesi lazım, yine kıtaya göndermiyorsunuz.
“Hükümet diyor ki, ‘Mehmet Dişli bu karargahta kalacak’. Sonra ne oluyor? Bu kişi darbeyi yönetiyor.
“Peki, Mehmet Dişli’yi Genelkurmay karargahında tutan siyasi irade kim? O siyasi irade Türkiye’yi yönetenlerdir.
“Beraber hareket ettiler”
“Bunların ikisi beraber hareket ettiler. Paralel yapı da bunun için deniyor zaten.
“Ne diyordu? ‘Aynı menzile farklı yollardan giden diye...’ Şimdi 15 Şubat 2012, dönemin başbakanının başdanışmanı yazıyor. ‘AKP ile Gülen cemaati arasında hiçbir zaman çatışma yaşanmamıştır, yaşanmayacaktır. Bu sadece gönül birlikteliği değil, bir amaç ve hedef birlikteliğidir’ deniyor.
“Bundan açık itiraf nereden bulunacak? Yürekli bir savcı çıkar mı? Emin olun çıkmaz. Yürekli ve namuslu bir savcı bekliyorum.
“IŞİD’i unutmuşlar”
“Cumhuriyet Gazetesi FETÖ’cüymüş, PKK’lıymış. Ama bir haksızlık yapmış savcı, IŞİD’i unutmuşlar…
“Cumhuriyet gazetesi her dönemde, her darbe sonrası bedel ödeyen bir gazetedir. Cumhuriyet Gazetesi bizim basın dünyamızın akademisidir.
“Cumhuriyet bir aydınlanma gazetesidir. Cumhuriyet ödün vermeyen bir gazetedir. Acaba iktidardakiler benim lehime çalışır mı diye düşünmeyen bir gazetedir.
“Cumhuriyet’i FETÖ ile PKK ile ilişkilendirmek şeref yoksunu kişilerin yapacağı bir iştir. Böyle bir şey olabilir mi?
“Cumhuriyet mi yaptı?”
“FETÖ’cüleri devlete Cumhuriyet mi yerleştirdi? Hakimleri, savcıları Cumhuriyet mi yerleştirdi? Ne istedilerse vermedik diyen Cumhuriyet miydi?
“Senin yüreğin yetiyorsa, ne istediler de vermedik diyen adama soracaksın sen devletin nesini peşkeş çektin bunlara diye…
“Zekeriya Öz’e kurşun geçirmez arabayı Cumhuriyet mi tahsis etti? Sayın savcı, arabayı tahsis eden adama soru sorma yüreğin var mı senin?
“81 ilin 76’sına FETÖ’cü müdürleri cumhuriyet mi atadı? Sen niye sormuyorsun savcı kardeşim?
“Bombalar yerleştirilirken şehirlere, bunlara dokunmayın diyen Cumhuriyet miydi?
“Tek adam rejimi ve ekonomide kötü gidiş…”
“Bütün bunların iki nedeni var. Birincisi tek adam rejimini getirmek, ikincisi ekonomideki kötü gidişe dur diyemiyorlar.
“Ekonomi felakete gidiyor. Türk Telekom gibi bir kuruluş dahi kendi taahhütlerini yerine getiremiyorsa…
“Başbakan ‘Türkiye bölünür’ diyor”
“Bir ülkenin başbakanı, ‘Başkanlık gelmezse Türkiye bölünür’ diyor.
“93 yıldır bu ülke dimdik ayakta ve sen kalkıyorsun Türkiye bölünür diyorsun.
“Yani başbakan olarak ben Türkiye’yi bölünmeye sürüklüyorum diyorsun. Sen o koltukta oturamazsın arkadaş.” (EKN)
* Fotoğraf: Evrim Aydın / AA