* Fotoğraf: Mustafa Murat Kaynak - Ankara / AA
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu konuşmasındada, pandemi toplantısına Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu davet etmeyen İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’ya seslendi:
“Sayın Vali'ye hatırlatmak isterim arabanda Türk Bayrağı dalgalanıyor. Sen bu bayrağı kullanıyorsan gereğini yerine getirmek zorundasın. Ben talimatı saraydan alıyorum diyeceksen o zaman Türk Bayrağını arabandan çıkarıp Ak Parti bayrağını asacaksın. İkiyüzlü vali olmaz. Koltuk için onurunu satan vali olmaz.
“İstanbul için bir toplantı yapılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı davet edilmiyor. Niçin? Bir sindirememişlik var burada. Başarıyı sindiremiyorlar. Yani demokrasiyi sindiremiyorlar. Ekrem Bey İstanbulluların oyuyla geldi. İstanbulluların büyükşehir belediye başkanı. Ekrem Bey görevini yaparken bunlar AKP'li hizmet götürmeyelim dedi mi? Asla demedi.
“O büyükşehir belediye başkanı senin de büyükşehir belediye başkanındır. Demokrasiye inanacaksın, demokrasinin gereğini yapacaksın. Her şeyden daha önemlisi ahlakın gereğini yapacaksın.”
“MGK kararı var, belgesi var”
CHP’nin yayımladığı “21 Soruda FETÖ’nün Siyasi Ayağı” isimli kitapçığın basımı, dağıtımı ve satışına yasak getirilmesi ile ilgili de şunları söyledi:
“FETÖ'nün siyasi ayağı nerede? Onu gizliyorlar. İyi ki bu memlekette CHP var. Çıkardık FETÖ'nün siyasi ayağını. Neler var; MGK kararı var. Halkı kin ve nefrete yönlendiriyormuş...
“Erdoğan'ın açıklamaları, diğerlerinin açıklamaları, MİT'in FETÖ'yü eski yıllardan beri izlediğinin belgesi var. FETÖ'nün siyasi ayağı kimdir? Devletin kılcal damarlarına ve en kritik noktalarına yerleştiren kişi FETÖ'nün siyasi ayağıdır bu kadar basit.
“FETÖ'nün siyasi ayağının bir numaralı sorumlusunun Saray'da oturduğunu herkes biliyor. Bu kitap toplatmalar ne zamandan beri böyle? Darbe dönemlerinde olur. Şimdi 20 Temmuz sivil darbesinden sonra yapıyorlar. Zannediyorlar ki bunu topladığımız zaman Kılıçdaroğlu susacak. Senin feriştahın gelse bizi susturamaz. Biz bu memlekete sevdalıyız.”
“Bizim insanımız değersiz mi?”
“Herkes aşı peşinde, biz de aşı ısmarladık. 1.5 milyon doz. Almanya'nın da bizim kadar nüfusu var 25 milyon doz. Bizde 1.5 milyon... Niçin? Bizim insanımız değersiz mi? Bizim insanımız ölüme mahkum mu?
“Yine olan garibana olacak. Bu tabloyu bütün milletvekili arkadaşlarım Türkiye'nin neresine giderlerse gitsinler bunu anlatsınlar. Bizim insanımız değerlidir. İnsanımızın sağlığı da değerlidir. Sağlığın güvencesi ülkeyi yöneten otoriteridir.
“Aşı ithal edeceksiniz 11 Eylül'de dilekçe veriyorsunuz 14 Ekim'de aşılar başka yere gitti deniyor. Böyle bir devlet yönetimi olmaz. Bunu özellikle AK Parti'ye oy veren vatandaşlara söylüyorum.” (AS)