Dersim Kadın Platformu, 5 Ocak 2019’dan beri kendisinden haber alınamayan Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi bölümü öğrencisi Gülistan Doku için kayboluşunun birinci yılında Gülistan Doku için eylem yapmaya çağıdı.
Evrensel’deki habere göre, Dersim Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Nurşat Yeşil, kadınlara yönelik artan şiddet, taciz, tecavüz ve katliam politikalarının sistematik biçimde sürdüğünü söyledi.
“Doku sadece suda arandı”
Yeşil şöyle dedi:
“Savaş politikaları var bu coğrafyada. Bu politikaların somutlaşmış hali Dersim’de yaklaşık 1 yıldır kayıp olan Gülistan Doku'dur. Kaybolduğu ilk günden beri Gülistan’ın intihar ettiği yönünde sürekli bir algı oluşturulmaya çalışılmış, somut delil varmış gibi uzun bir süre sadece suda aranmıştır.
“Biz Dersimli kadınlar kaybolduğu ilk günden beri soruşturmanın genişletilerek yürütülmesi gerektiğini ve şüpheli Zaınal Abarakov un etkili bir şekilde soruşturulmasını talep ettik. Ama maalesef her olayda olduğu gibi burada da kendi bildiklerini yapmaya devam ettiler.”
‘Gülistan’ın sesine ses olun’
“Kaybolduğu ilk günden beri bu işin takipçisi olacağımızı ve gülistan bulunana kadarda vazgeçmeyeceğimizi belirtmiştik. Bu nedenle 5 Ocak Gülistan’ın kayboluşunun birinci yılında Dersimli kadınlar olarak güçlü bir şekilde alanlarda olacağız.
“Siz duyarlı bütün kadınları da 5 Ocak'ta Gülistan’ın sesine ses katmaya çağırıyoruz. Failleri aklamanıza, korumanıza izin vermeyecek hesap soracağız!”
Ne olmuştu?Dersim'de üniversite öğrencisi Gülistan Doku, 5 Ocak 2020 Pazar günü kaldığı Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Kız Yurdu'na geri dönmedi. Telefon eden yurt arkadaşları Doku'ya ulaşamamaları üzerine endişelenip Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü'ne başvurdu ve ailesine haber verildi. Aile kente gelerek 6 Ocak'ta Emniyet Müdürlüğü'ne kayıp başvurusunda bulundu. Doku'nun bulunması için arkadaşlarıyla görüşen, cep telefonu sinyallerini izleyen polisler, kent genelindeki MOBESE kayıtlarını inceledi. İncelemelerde Doku'nun saat 11.29'da, Atatürk Mahallesi'ndeki minibüs durağından üniversite aracına bindiği tespit edildi. Ancak bindiği aracın yol güzergahında bulunan mobese kameralarında yapılan incelemelere rağmen araçtan nerede indiği tespit edilemedi. Bindiği minibüsün şoförü belirlenerek ifadeye çağrıldı. Sürücü, pazar günü olması dolayısıyla aracın üniversiteye girmediğini, dönüşte minibüsün boş döndüğünü ve Doku'nun nerede indiğini hatırlamadığını söyledi. Sürücünün bu ifadesi üzerine Doku'nun kameraların görmediği tek durak olan kent merkezinin Sarı Saltuk Köprüsü'nde indiği tahmin edildi. Kadınlar ve Doku'nun ailesi Gülistan'ın bulunması için mücadele etti. Bu sayede, barajın boşaltılmasına karar verildi. 17 Haziran'da Zeınal Abarakov'un şüpheli olarak tutuklanması için Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe verildi. 29 Ağustos'ta da Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Gülistan Doku'nun 5 Ocak'tan bu yana kayıp olmasına ilişkin bilirkişi tarafından hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı. Raporun tamamlanmasının ardından ailenin avukatı Ali Çimen, baş şüpheli olarak gösterilen Z.A.'nın tutuklanması için talepte bulundu. Z.A hakkındaki tutuklama talebinin reddeden başsavcılık, şüphelinin, ifadesinin alınmasına karar verdi. 4 Ağustos'ta ise Doku'nun en son görüldüğü ve intihar ettiği iddia edilen Dinar Köprüsü üzerindeki görüntülerin bilirkişi incelemesi tamamlandı. İstanbul Ulusal Kriminal Büro'nun hazırladığı raporda, "Köprü ayağındaki efekt bir piksel artığı olup, kesinlikle yukarıdan suya düşen bir insan veya eşyanın suda yükselttiği su sütunu değildir" ifadelerine ye verildi. Baraj gölünde arama yapan ekiplerce 187 gün süreyle su altı ve üstünde sürdürülen çalışmalardan sonuç alınamadı. Ailenin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesinin ardından Uzunçayır Baraj Gölü'nün kısmen boşaltılması kararı verilerek su altı arama çalışmalarına 6 Ağustos'ta 17 ekip ile yeniden başlandı ve 13 gün süren yoğun aramalardan sonuç alınamaması üzerine aramalara 18 Ağustos'ta son verildi. |
(EMK)
*Görsel: Evrensel