Fotoğraf: Fatoş Erdoğan
İstanbul Sıraselviler Caddesi'ndeki 19. Feminist Gece Yürüyüşü'ne katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 12 kadının Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ndeki ifade işlemleri sürerken, feminsitler adliye önünde basına açıklama yaptı.
TIKLAYIN - Gözaltındaki kadınlar adliyede: Ritme göre zıplamak suç sayıldı
"Tüm engellere rağmen buluştuk"
“#HepimizOradaydık, 8 Mart’ta 19. Feminist Gece Yürüyüşü’ndeydik. Sesimizi, sloganlarımızı, feminist isyanımızı birlikte yükselttik. Orada olmaya, dünyayı yerinden oynatmaya devam edeceğiz!” denilen açıklama şöyle:
“8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde 19. Feminist Gece Yürüyüşü için on binler Taksim Sıraselviler Caddesi’nde her yerin polis barikatlarıyla kapatılmasına, toplu taşımanın durdurulmasına, yasak izlenimi yaratılarak kadınların yanlış yönlendirilmesine, bir mahallenin insansızlaştırılmasına, pankartımızın Karaköy’e giderken polis ablukasına alınmasına - kısacası tüm engellemelere rağmen buluştuk.
“Şimdi, yürüyüşün üzerinden 2 gün geçtikten sonra yine bir gece yarısı on binlerin içerisinden 12 arkadaşımız seçilerek, 'Tayyip kaç kaç kaç, kadınlar geliyor' sloganı her nasılsa 'cumhurbaşkanına hakaret' sayıldı ve gözaltına alındı, şimdi ifadeleri devam ediyor.
“Toplam 18 kişi hakkında da soruşturma açıldığını öğrendik. 'Tayyip kaç kaç kaç, kadınlar geliyor' demenin, hatta bu sloganın ritmiyle zıplamanın neresinde hakaret olduğunu anlamadığımız gibi, hep bir ağızdan sesini yükselten on binler içerisinden 18 arkadaşımızın ayrıştırılmasını, bunun gözaltı gerekçesi yapılabilmesini de kabullenmiyoruz.
"Hepimize, her türlü itirazımıza, eşit ve özgür yaşama talebimize, feminist gece yürüyüşümüze karşı bu saldırıya karşı susmuyoruz, itaat etmiyoruz. Anlıyoruz ki 'Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla kimse gece yarısı gözaltına alınmayacak' diyen İnsan Hakları Eylem Planı kadınları kapsamıyor.
‘Birbirimizi bırakmayacağız'
“Bu tutarsızlığı, kadın cinayetlerine üzüldüğünü söyleyip İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırma çabasından tanıyoruz. Tacizcileri, tecavüzcüleri, istismarcıları, kadınları canlı yayınlarda ya da sokak ortasında dövenleri, ‘kaybedenleri’ değil, hayatları için mücadele eden kadınları 8 Mart’ta 'ritme göre zıpladıkları' için, gece evlerine gelerek gözaltına alanlara karşı en büyük cevabımız bitmeyen feminist isyanımız ve dayanışmamız. Birbirimizi bırakmayacağız. Ya hep beraber, ya hiçbirimiz! Yaşasın feminist mücadelemiz!”
(EMK)