Avustralya eski başbakanı Julia Gillard ve Dünya Bankası eski başkan yardımcısı Ngozi Okonjo-Iweala’nın birlikte yazdıkları “Women and Leadership: Real Lives, Real Lessons” (Kadın ve Liderlik: Gerçek Hayatlar, Gerçek Dersler), kadınların liderliğe giden yolculuklarında karşılaştıkları engelleri irdeliyor.
Kadınlar, devlet yönetimindeki liderlerin yüzde onundan daha azını oluşturuyor ve bu kaygı verici istatistiğin arkasında, güce eşit olmayan erişim modeli yatıyor.
Deneyimler
Kadın ve Liderlik, aralarında Jacinda Ardern, Hillary Rodham Clinton, Christine Lagarde, Michelle Bachelet ve Theresa May’ın da bulunduğu dünyanın en güçlü ve ilginç kadınlarından bazılarıyla yapılan sohbetler aracılığıyla cinsiyet önyargısını araştırıyor ve liderlik rollerinde neden daha fazla kadın olmadığını sorguluyor.
Dürüst ve özgürce konuşan bu kadınlar, fikirlerinin erkek meslektaşları tarafından çalındığından, medyada kadınlara yönelik ayrımcılı dilin nasıl bir şey olduğunu ve neyi farklı şekilde yapmayı dilediklerini anlatıyorlar.
Anlattıkları hikâyeler, cinsiyet ve cinsiyetçiliğin kadınların lider olarak algılarını nasıl etkilediğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Her ikisi de kendi ülkelerine liderlik etmiş, Avustralya’nın eski başbakanı Julia Gillard ve Dünya Bankası’nın eski başkan yardımcısı Ngozi Okonjo-Iweala mevcut araştırmalardan hareketle bu kadın liderlerin yaşanmış deneyimlerini analiz ediyor.
İş ve kişisel yaşam arasındaki dengeyi bulmanın zorluğuyla ilgili tartışmalara ek olarak, yazarlar, kadın liderleri yolculuklarında cesaretlendirmek ve onlara rehberlik etmek için hem erkek hem de kadın rol modellerine ihtiyaç olduğunu ve erkeklerin eşitliğin sağlanmasında oynaması gereken rolü ortaya koyuyor. (EMK)