Bunun en son örneği ise kadın hakları alanında yaptığı çalışmalarla tanınan ve "Ferzani" Dergisi Yazı İşleri Müdürü Mahbube Abbas Gülzade'nin, Londra'daki Avrupa Sosyal Forumu'ndan döndükten sonra İran'da tutuklanması oldu.
Aynı alanda mücadele veren Ferşte Gazi de, bundan bir hafta önce tutuklanmıştı. Her iki kadın gazeteci için de tutuklama nedeni olarak "ahlaka uygun olmayan davranış"ın gösteriliyor olması da ayrıca düşündürücü. Ahlak ve namus kavramlarının hala kadınların bedeni ya da giyimiyle özdeşleştirilmesi, insanlık adına utanç vericidir. İranlı yetkililerin bu yanlıştan bir an önce dönmelerini diliyorum.
Kadınların kadın olmaktan kaynaklanan eşitsizlikleri ortadan kaldırmak ve gazeteci olarak halkı bilgilendirme görevlerini yaparken yaşadıkları bu tutuklamaların en kısa sürede son bulması gerektiğini düşünüyorum.
Kadının haklarının yok sayıldığı, aşağılandığı, bastırıldığı rejimlerde toplumların nefes alması mümkün değil. Tarih kadınların bilinçlenmesinden korkan ve hak arama çabalarını bastıran rejimlerin kendi geleceklerini de ipotek altına altığının ve geri kalmışlığa mahkum olduklarının örnekleriyle dolu.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin tek kadın yönetim kurulu üyesi olarak (!) kadınları her anlamda hapseden anlayışı ve iki İranlı kadın meslektaşımızın karşı karşıya kaldığı insanlık ayıbını kınıyor, İranlı yetkililerden başta kadın gazeteciler olmak üzere tüm gazeteci meslektaşlarımızı serbest bırakmalarını istiyoruz. (EÖ/BB)
(*) Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu Üyesi