Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KA.DER), erkek siyasetçilerin toplumu "evet-hayır kavgalarına" sürükleyen şiddet dilini kınadı, birbirlerine ve topluma karşı "sakin ve saygılı" olmaya davet etti.
"Türkiye 12 Eylül'de gerçekleştirilecek referandum öncesinde televizyonlara ve meydanlara çıkan erkek siyasetçilerin 'şiddet yüklü' demeçleri nedeniyle 'toplumsal patlamaya hazır' bir ortama sokulmuştur" diyen KA.DER Genel Başkanı Çiğdem Aydın, eril şiddet dilinin yarattığı gerginlikten duydukları rahatsızlığı dile getirdi:
"Siyasetçilerin birbirlerine hakaret seviyesine varan ağır eleştirileri, halkı tahrik etmiş, birbirlerine olan tahammülsüzlükleri toplumsal tahammülsüzlüğe dönüşmüştür.
Bitaraf, bertaraf, konsomatrist, aklından zoru olmak vb., bu referanduma damgasını vuran şiddet dilinin en akılda kalıcı örnekleridir ve demokrasi tartışmaları içinde demokrasiye en çok bu dil zarar vermektedir.
Son olarak Bahçelievler'de bir grup partili kadının dayak yemesi ve bir panelde karşıt görüşlülerin birbirlerine saldırmasının sorumlusu siyasetçilerin kullandığı 'eril şiddet dili'dir. Bütün bu atışma ve gerginlikten son derece rahatsızız.
Erkek siyasetçilerin toplumu 'Evet-Hayır kavgalarına' sürükleyen şiddet dilini kınıyor, birbirlerine ve topluma karşı 'sakin ve saygılı' olmaya davet ediyoruz."