Click here to read the article in English / Haberin İngilizcesi için buraya tıklayın
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde, İslam Devleti (İD/IŞİD) üyeliği ve yöneticiliği suçlarından yargılanan yedi tutuklu sanık tahliye edildi. Sanıklardan birinin aracında bomba bulunmuştu.
Tahliye edilen sanıklar, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesinden tekbir getirerek çıktı.
Tercümanla ifade verdiler
Davada, aralarında IŞİD’in Türkiye liderlerinden olduğu öne sürülen Ebu Hanzala kod adlı Halis Bayancuk’un da bulunduğu yedisi tutuklu 96 sanık yargılanıyor.
Bugün görülen dördüncü duruşmaya tutuklu sanıklar Halis Bayancuk, Cemil Aslan, Enes Yelgün, Erdal Yaşar, Mehmet Karlı ve Suriyeli Muhammed Mustafa Halli ve Asaad Khelifalkhadr ile 21 tutuksuz sanık katıldı.
Önceki duruşma ifadeleri alınmayan Suriyeli Muhammed Mustafa Halli ve Asaad Khelifalkhadr, tercüman aracılığıyla ifade verdi.
Fransa pasaportlu iki kadını İstanbul'dan Antep'e buradan da IŞİD'e katılmak üzere Suriye'ye gönderdikleri iddia edilen iki kişi, ifadelerinde suçlamaları kabul etmedi.
Türkiye'ye kaçak yollarla geldiğini ve burada turizm işiyle uğraştığını anlatan Asaad Khelifalkhadr, “Turizm işiyle uğraştığım için dışarıdan gelen kişilerin istemesi üzerine onları bazen gezdiriyoruz. Kimseyi IŞİD'e göndermedim. IŞİD'i desteklemiyorum. Fikirlerini de benimsemiyorum” dedi.
IŞİD “mağdur etmiş”
Bu arada lafa giren Halis Bayuncuk tercümanın eksik çevirdiğini söyleyerek, Asaad'ın ifadesinde IŞİD'ten mağdur olduğunu bu yüzden Türkiye'ye geldiğini söylediğini belirtti.
Tercüman da böyle bir ifadeyi duymadığını söyledi.
Asaad, “Suriye'de Beşar Esad'la IŞİD arasında çatışma çıkması üzerine artık bizim için yaşanacak bir yer olmaktan çıktı. Bu yüzden Türkiye'ye eşimle birlikte geldim. IŞİD'e adam kazandırdığım söz konusu olamaz” dedi.
Önce Antep sonra İstanbul
Diğer Suriyeli tutuklu sanık Muhammed Mustafa Halli de Suriye'deki iç çatışmadan kaçarak kaçak yollarla önce Antep'e oradan da İstanbul'a geldiğini ve burada çay ocağı işlettiğini söyledi.
Halli de IŞİD'e katılmak üzere kimseyi Suriye'ye göndermediğini söyledi.
“Ayet vardı, atamadım”
Tutuksuz sanıklardan İrfan Gül de ifadesinde, evinde bulunan ve oy kullanılmamasını telkin eden bildirilerin kendisine ait olmadığını, evinin önünde bulduğunu ve üzerinde ayetler olduğu için nasıl imha edeceğini bilemediğini söyledi.
“Bombalar bana ait değil”
El Kaide operasyonunda tutuklanan ve bu davada tutuksuz sanık olan Gökhan Bulut da Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile ifade verdiği duruşmada tutuklanmasına gerekçe olan bomba ve silahların sorulması üzerine, “bombaların kiraladığı arabada bulunduğunu ve kendisine ait olmadığını” ileri sürdü:
“Bombalar arabanın bagajında değil, motor kısmında bulundu. Oraya da birileri bırakmış. Bombalar bana ait değil. Zaten o davada silahtan ceza aldım. Örgüt üyeliğinden beraat ettim.”
Duruşmanın sonunda, aralarında Halis Bayancuk'un da bulunduğu yedi tutuklu sanığın tamamı tahliye edildi.
Ne olmuştu? |
Halis Bayancuk ve diğer sanıklar 24 Temmuz 2015’te İstanbul’daki operasyonda gözaltına alındı. “Ebu Hanzala” kod adlı Halis Bayancuk ve “örgütün İstanbul emiri” olduğu ileri sürülen Abdulla Abdullaev polise ifade vermeyi reddetti. Bayancuk gözaltına alınırken, “Tağut (putperest) düzenin adamısınız, hepiniz kafirsiniz. Şeriatla yönetilmeyen hiçbir devletin hükmü bizim için geçerli değildir” dedi. Bayancuk’a, “IŞİD’e eleman aktarma, örgütün Türkiye yapılanması içindeki konumu ve Ömerli’de yaptığı cihat toplantısı” soruldu. Abdulaev’e de “Türkiye yapılanması içindeki konumu ve örgütün organizasyon yapısı” ile ilgili sorular yöneltildi. Bayancuk ve Abdulaev’in de arasında bulunduğu 10 kişi tutuklandı. |
(AS)