Fotoğraf: JinNews Medya Ürün: İ.E'nin annesi Hakime Kılıç
Haberin Kürtçesi için tıklayın
Batman'ın Beşiri ilçesinde 18 yaşındaki İpek Er'e cinsel saldırıda bulunmak ve Er'in intiharına sebebiyet vermekle yargılanan uzman çavuş Musa O.’ya 12 yıl hapis cezası verildi. Sonra cezasına “Geleceği üzerinde olumsuz etki yaratabileceği” ve tüm duruşmalara düzenli katıldığı için “iyi hal” indirimi uygulandı. Musa O. tutuklanmadı.
“İpek savunmasızdı”
İpek Er’in avukatları son süreci değerlendiren bir açıklama yayınladı ve şunları belirtti:
“İpek Er'in soruşturma safhasındaki beyanları, kovuşturma safhasında dosya arasına giren somut deliller ile doğrulanmıştır.
“Dosya kapsamı ve sanığın nitelikli cinsel saldırı fiilini işlediği sırada ve sonrasındaki tutum, davranış ve sözleri dikkate alındığında; suçun kamu gücünden yararlanmak suretiyle işlendiği ortadadır. Bununla birlikte sanığın İpek'e alkol içirmek suretiyle suçtan önce İpek'i kendini savunamaz bir hale getirmesi de hem cinsel saldırı suçunun cezasını artırıcı diğer bir nedenin hem de kasten yaralama suçunun meydana geldiğini göstermektedir.
“İddia makamının mütalaasında TCK 102/3-a ve b ( beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiye karşı ve kamu görevinin ... sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle) değerlendirmesi yapılmamıştır. İlk derece mahkemesi de duruşmada bu hususları tartışmamış, katılan vekillerinin bu yönlü taleplerini reddetmiş ve yalnızca TCK 102/2 değerlendirmesi yapmıştır. Hüküm her ne kadar "somut delillerle desteklenen mağdur beyanlarının esas alınması" yani kadın beyanının esas alınması yönünden bir kazanım ise de yukarıda belirtilen diğer yönlerden ve hükümle birlikte tutuklama kararı verilmemiş olması sebebiyle eksiktir.
“Kadının insan hakları alanında mücadele veren hukukçular olarak üniformalı bir erkeğin "nitelikli cinsel saldırı" fiilinin tanımlanmasını ve cezalandırılmasını bütün eksikliklere rağmen sadece bu davanın özelinde değil, ülke genelinde cezasızlık zırhına karşı kadın mücadelesinin bir kazanımı olarak görüyoruz.
“Ceza Muhakemesi Kanunu'nda kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde tutuklama nedenlerinin var olduğu kabul edilen suçlardan biri de cinsel saldırı suçudur.
“Yargı makamları ilgili maddede sayılan diğer suçlar yönünden yalnızca maddede sayılmış olmaları sebebiyle dahi tutuklama kararı verebilmektedirler.
‘Dosyanın takipçisi olacağız’
“Türkiye'de coğu zaman şüpheli/sanık lehine yorum yapmayan, tutuksuz yargılama değil de tutuklu yargılamayı esas alan, tutuklamaya bir tedbir olarak değil de adeta bir ceza olarak başvuran yargı makamları; söz konusu cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar olunca bir anda tavır değiştirmektedir.
“Yargı mercileri suçun mağdurunun beyanlarının inandırıcılığını sorgulamakta, gerçeğe aykırı olduğuna inanmakta, mağdurun suçla ilgili olmayan geçmişini ve davranışlarını sorgulamakta, eril bir tavırla mağdura roller biçmekte, sorumluluk yüklemekte ve yargılama boyunca gerçeği ortaya çıkarmaya değil de mağdurun nasıl yalan söylediğini veya rızasının bulunduğunu ispatlamaya çalışmaktadırlar.
“Somut olayda da cinsel saldırı suçunu işlediği iddiasıyla yargılanan sanık bugüne kadar yalnızca 6 gün tutuklu kalmıştır. Sanık, itiraz mercinin cinsiyetçi ve eril yaklaşımı ile tahliye edilmiş ve bir daha tutuklanmamıştır.
"CMK Madde 100, dosya içerisindeki somut deliller, yargılama boyunca yalan beyanda bulunmaları amacıyla yönlendirilen tanıklar, eksik yorum ve değerlendirmelerle ortaya konulan sanık müdafilerinin savunmaları, suçtan kurtulmaya dönük sanık beyan ve pratiği ve sanığın 10 yıl ceza almış olması hususlar' bir bütünen değerlendirildiğinde sanığın tutuklu yargılanması adaletin tesisi için gereklidir.
“Türkiye'de kadına yönelik şiddetin korkunç boyutlarda olmasının sebeplerinden biri de sanıkların yargı tarafından korunmalarıdır. Kadınlar yargı mercilerine güvenmemekte; failler ise bu mercilere sonsuz bir güven duymaktadır. Bizler Er Ailesi Avukatları olarak söz konusu dosyanın takipçisi olmaya ve gerçek adalet için mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Ne olmuştu?
Batman’ın Beşiri ilçesinde yaşayan İpek Er., 7 Temmuz’da Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, uzman çavuş olarak görev yapan Musa O.’nun kendisine tecavüz ettiği iddiasıyla şikâyetçi oldu ve detaylı bir ifade verdi. 16 Temmuz 2020’de bir mektup bırakarak intihar girişiminde bulundu.
Ağır yaralı olarak Batman Bölge Hastanesi’ne kaldırıldı. İpek, 34 gün tedavi altında olduğu hastanede, 18 Ağustos'ta hayatını kaybetti.
Savcılık soruşturmasında ise Musa O.16 Temmuz’da gözaltına alınmış ifadesinin ardından tutuklamaya sevk edilmiş ancak adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmıştı.
Başsavcılık bu karara itiraz etmiş; ancak itiraz kabul edilmemişti. Bu süreçte 27 Temmuz’da iddianame hazırlanmıştı. İddianame eksiklik nedeniyle iade edilince başsavcılık bu karara itiraz etmiş; itiraz kabul edilince savcılık iddianameyle birlikte tekrar tutuklama talep etmişti.
Sosyal medyanın da baskısıyla ilgili ağır ceza mahkemesince inleme tamamlandı, mahkeme iddianameyi ve tutuklama talebini kabul etti. Musa O. hakkında yakalamaya yönelik tutuklama kararı çıktı. Musa O. sosyal medya tepkileri sonrası tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Musa O.'nun avukatları tutuklama kararına itiraz etti, Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi itiraz kararını yerinde buldu ve 25 Ağustos 2020 Salı gecesi O. cezaevinden tahliye edildi.
(EMK)