Fotoğraf: Nursen Bilgin Kadayıfçıoğlu
İFSAK bünyesindeki fotoğraf gruplarından Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Grubunun (İFSAK Ezberbozan) sergisi “inşa: toplumsal/cinsiyet/mekân/beden” 16 Ekim'de İFSAK Galeri’de açılıyor.
İFSAK Ezberbozan, Mart 2019’da toplumsal cinsiyetin fotoğraf ve sinema alanındaki eril temsil biçimlerine alternatifler yaratarak hiyerarşik olmayan, eşitlikçi bir çalışma zemini sunmak ve bu alanda üretim yaparak daha az görüneni görünür kılma amacıyla kuruldu.
13 kurucu kadın üye, kadınların ve LGBTIQ+ bireylerin sanat alanındaki üretimlerinin neden geri planda kaldığını/bırakıldığını araştırmak ve bunu tersine çevirmek için neler yapılabileceğini tartışmak hedefiyle yola çıktı. Bu hedef doğrultusunda grup, dernek bünyesinde etkinlikler ve atölyeler düzenlemeye devam ediyor.
Grubun ikinci döneminde, danışmanlığını Gülbin Özdamar Akarçay’ın üstlendiği Mekânın İnşası ve Toplumsal Cinsiyet atölyesi pandemi sebebiyle çevrim içi olarak yapıldı.
Beş ay süren atölye boyunca 12 katılımcı tarafından üretilen çalışmalar 16 Ekim-04 Kasım 2021 tarihlerinde İFSAK Galeri’de izleyici karşısına çıkıyor.
"Görünür kılmak..."
Gülbin Özdamar Akarçay mekân, inşa ve toplumsal cinsiyet ilişkisinin proje ve sergiye dönüşmesini şu sözlerle açıklıyor:
“Biz bu proje ve sergi ile meydanlara, kurumsal yapılara, parklara yani eril cinsiyeti temsil eden bütün inşa edilmiş mekânlara karşı mesafe koyuyoruz.
"Parklarda yürürken, alt geçitlerde karanlıkları atlatmaya çabalarken, adliyelerdeki o devasa iktidar bloklarını kadına yönelik haksızlıklarda harekete geçirmeye çabalarken, ışıl ışıl parlayan işyerlerindeki cinsiyet ayrımının net çizgilerini birebir hissederken, mekânın sadece bir mimari tasarımdan ibaret olmadığını, toplumsal cinsiyetin inşa edildiği ve içselleştirildiği bir dünya olduğunu savunarak mekânı, en bildiğimiz eylemlilik haline fotografik temsillere dönüştürüyoruz.”
Kendiliğinden olmayan bir eylemi temsil eden “inşa” ile ilgili olarak Danışman Akarçay da şöyle diyor:
“Mekân üzerine inşa edilen tüm yapılar, bir tasarım olarak temsillere dönüşür. Temsil, gerçeğin yerine geçen, onu imleyen olarak anlamı kuran, değiştirendir.
"Anlam ise dünyanın ve şeylerin içinde saklı değildir, aksine ideolojiler tarafından inşa edilmektedir.“ diyor ve ekliyor “Bedeni de bir mekân olarak anlamlandırıp, bize öğretilen güzelliğe ve estetiğe karşı tekinsiz temsiller yaratıyoruz. Kendi bedenini ve cinsiyetini sırf o bedende doğdu diye kabul etmek zorunda olan, kendini farklı tanımlayan insanları da kucaklayarak, onları da görünür kılmak istiyoruz.”
Katılımcılar: Ayten Ünal, Gül Sevil Erişi (Danışman Yardımcısı), Hatice Ayaksız, Hülya Üçpınar, Meryem Güldürdak, Nursen Bilgin Kadayıfçıoğlu, Özlem Güney Bayraktar, Sema Kahraman Vurucu, Tülin Şahin Safi, Zeynep Erdoğan, Zeynep Yılmazoğlu, Zuhal Ateş.
(EMK)