İHD, demokratik ülkelerde ülkenin iç ve dış politikasına, temel sorunların nasıl çözüleceğine sivil kurumların karar verdiğini anımsattı; "askeri yetkililer kendi görev alanlarının dışına çıkarak iç ve dış politika konularında, tarafsız ve bağımsız olması gereken kurumların da görev alanlarına müdahale edecek şekilde açıklamalar yapıyor" dedi.
"Haber alma ve basın özgürlüğüne açık müdahale"
İHD, Başbuğ'un "Askeri ihtiyaçlar gerektirdiği zaman, Anayasa ve yasalar ile uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde, Türkiye Irak kuzeyindeki bölücü terör örgütüne karşı uygun göreceği tedbirleri her zaman alabilir. Bu konunun, kamuoyunun gündeminde gereğinden fazla yer almamasına özen gösterilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir" ifadesinin medyaya bir talimat niteliğinde, "haber alma ve basın" özgürlüğü" ne açık bir müdahale olduğunu bildirdi.
Derneğin Başbuğ'un sözleriyle ilgili diğer saptamalarıysa şöyle.
Barış herkesin hakkı, saygı gösterilmeli: "'Irak'ın güvenliği bakımından en iyi garanti, Irak'ta iktidar kimin elinde olursa olsun, Türkiye'nin dostluğunu kazanmaktır' ifadesi, barışçı ve demokratik bir ülkenin uzak durması gereken bir ifadedir. Barış hakkı tüm dünya halklarının hakkıdır ve herkes buna saygı göstermelidir."
Farklı dil ve kültürler tehlike olarak görülüyor: "'Her ülkede etnik ve kültürel farklılıklar olabilir. Farklılıklara saygılı olmak başka şey, farklılıkları öne çıkarmaya, hakim kılmaya çalışmak başka bir şeydir. Etnik nedenlere dayanan çatışmaları önleyecek çözüm, ulus devlet anlayışından geçer. Ortak paydaları ise dil, kültür ve ülkü birliği oluşturur' sözleri, 'terörle mücadele' amacını ve askerin görev alanını aşan; farklı dil ve kültürleri ülke bütünlüğü için 'tehlike' olarak kabul eden ve sivil demokratik politika ve çözümlerin önünü kesen nitelikler taşıyor."
Newroz'la ilgili sözler yargı bağımsızlığına zarar veriyor: "Newroz kutlamalarıyla ilgili açıklamalar da, kutlamaların peşinen yasa dışı ve 'terör örgütü bağlantılı' olarak algılanmasına zemin oluşturuyor. Bir bayramın kutlanması ve bir kültürel hakkın kullanılması niteliğindeki etkinliklerin, Terörle Mücadele Yasası hatırlatılmak ve hatta suç tanımları yapılmak suretiyle baskı altına alınması, iç barış açısından endişe verici olduğu gibi; yargı ve güvenlik güçlerine mesaj niteliği de taşıyor. Hukuk devleti ilkesinin olmazsa olmaz koşulu olan yargı bağımsızlığı bu ifadelerden zarar gördü."
NTV'nin haberine göre, Başbuğ Newroz kutlamalarıyla ilgili "Halkımızın bu bayramı büyük bir coşku ile kutlaması, ancak bölücü amaçlara alet olmaması temel isteğimizdir" diye konuşmuştu.
İHD: Newroz'da demokrasi, hak ve özgürlükler öne çıkarılmalı
Son dönemde Irak politikaları üzerinden toplumda gerilim yaratıldığına, iç barışa ve hoşgörü ortamına zarar verildiğine dikkat çeken İHD, "başta yönetenler olmak üzere, toplumun bütün kesimlerinin toplumsal gerilimi artırıcı tutum, söylem ve pratiklerden uzak durması gerekir" dedi ve bu ay gerçekleşecek Newroz kutlamalarıyla ilgili uyardı:
"Kutlamalarda demokratik ilkeler, hak ve özgürlükler öne çıkarılarak, şiddetten kesinlikle uzak durulmalı.
"İdari merciler ve güvenlik güçleri de kutlamalara yasakçı, engelleyici ve cezalandırıcı bir tutum ve anlayışla değil, kutlamaların barış içinde ve herkesin kendi kültür ve geleneğine uygun bir tarzda geçmesi için gerekli ortamı yaratacak şekilde davranmalı." (TK)