Geçen yıl, İstanbul’da Uzm. Dr. N.K.Ö., kendi sosyal medya hesabından eşcinsel genç Cem’in ev adresini ve ismini paylaştı. Sosyal medya gönderilerinde Cem’i kast ederek homofobik söylemler yaydı. N.K.Ö.’nün bu paylaşımının altına çok fazla kişi nefret söylemi içeren yorumlar yaptı. Bu yorumları yapanlardan biri de Av. Saygın G. oldu.
Savunmasında da homofobik söylemde bulundu
Cem, Saygın G. hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık savunmasında sosyal medya hesabında yayınladığı yazıyı sunan Av. Saygın G., homofobisini sürdürdü. Ancak, başsavcılık kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
“Etkin soruşturma yürütülmedi”
Bunun üzerine Cem, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuruda bulundu. Saygın G.'nin hakaret, suç işlemeye alenen tahrik etme, kişiler arasında ayrımcılık yapmak ve halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçlarını işlediğini ve etkin soruşturma yürütülmediğini vurguladı.
AYM başvurusunda, Av. Saygın G.’nin Türk Ceza Kanunu (TCK) hükümleri ve Türkiye Barolar Birliği'nin meslek ilke ve kurallarını hiçe sayarak organize linç kampanyası yürüttüğü ve cinsel yönelim temelli ayrımcılıkta bulunduğu hatırlatıldı.
Ne olmuştu?
Av. Saygın G., sosyal medyada şunları yazmıştı:
“Kurgulu, bazı karanlık mahfillerce yemlenerek sahaya sürülmüş olan, toplumsal gelişim ve dinamiklerimizle çelişkili/ilgisiz homoların, ibnelerin, puştların sistematik saldırısına karşı Dr. Kemal Özalp’in yanındayız….pisliklere hadlerini bildirelim…Bin yıllar içinde yoğrulmuş milli kültür ve aile kurumumuza kasteden zavallılar Dr.Kemal Özalp’i linç üzerinden toplumumuza ameliyat yapmak istiyorlar. Bu zavallıların çeri başları yurtdışından fonlanıyorlar.”
Bu ifadeleri üzerine hakkında soruşturma başlatılan avukat savunmasında homofobisini sürdürmüştü. Eşcinsellerin aile kurumuna tehdit olduğunu öne sürmüştü. (EA/EMK)
Haber: Kaos GL