Greenpeace Eylemcilerine Yurtdışı Yasağı
Greenpeace, avukatları aracılığıyla, eylemciler hakkında henüz bir suçlamanın bulunmamasına karşın, mahkemenin, soruşturma süresince tedbir olarak 21 çevre gönüllüsünün özgürlüğünü kısıtlayan kararına itiraz edeceğini açıkladı.
Avrupa'daki Greenpeace ofisleri de kendi ülkelerinin elçilikleri aracılığıyla harekete geçerek Greenpeace üyelerinin özgürlüklerini kısıtlayan bu kararı kınadıklarını, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı'na iletiyorlar.
Greenpeace sözcüsü Hilal Atıcı, "İklimi tehdit eden fosil yakıt kullanımı uluslararası bir suçtur. Fosil yakıt lobileri, cezasız kalır, hatta bundan kâr ederken, iklim değişikliği karşı uyarıda bulunan çevre gönüllülerine suçlu muamelesi yapılması ve özgürlüklerinin kısıtlanması kabul edilemez" dedi.
"İklim suçluları yargılansın, çevre gönüllüleri değil" diyen Atıcı, şöyle devam etti:
"Biz anayasanın bize verdiği hak ve sorumluluk çerçevesinde barışçıl bir gösteride bulunduk, suçlu değiliz, mahkemenin bu tedbir kararı, avukatlarımızın ifadesiyle, daha önce hiçbir örneği olmayan, abartılı bir karar. Buna hemen itiraz ederek, en kısa zamanda bu tedbirin kaldırılması gerektiğine inanıyoruz."
Atıcı, Çan Termik Santrali'nin iklim değişikliğine yol açtığına dikkat çeken ve Enerji Bakanlığı'nı göreve çağıran barışçıl bir eylem yaptıklarını ve Greenpeace olarak Enerji Bakanı Hilmi Güler'le görüşme talebini yinelediklerini ifade etti.
Greenpeace, Türk ve yabancı uyruklu gönüllülerinin, 1992 yılından beri Türkiye'de gerçekleştirdiği barışçıl eylemlerle ilgili açılan 50 kadar davada kesinleşmiş hiçbir cezanın bulunmadığını ve mahkeme tarafından hiçbir aşamada böyle bir tedbir alma gereği duyulmadığını hatırlatarak, Yargıtay tarafından bu tür etkinliklerin demokratik bir hakkın kullanımı olarak kabul edildiğini ifade etti. (KÖ)