Görsel: Canva
Siyasi partiler, 14 Mayıs'ta yapılacak seçimler için milletvekili adaylarını belirledi. Denge ve Denetleme Ağı (DDA) hazırladığı politika belgesi ile aday belirleme süreçlerinde parti içi demokrasi sorununu ele alırken, aday belirlemede uygulanabilecek yöntemlere ilişkin somut öneriler sundu.
DDA "Türkiye'de Aday Belirleme Süreçlerinde Parti İçi Demokrasi Sorunu ve Somut Öneriler" başlıklı bir politika belgesi yayınladı.
DDA'nın politika belgesine göre aday belirleme sürecinin çok merkezi ve siyasi parti liderlerinin tekelinde oluşu, toplumdaki dezavantajlı grupların aday olma şansını ortadan kaldırıyor.
"Türkiye'de 2018'deki genel seçimlerde partilerin kadın vekil aday oranı en fazla yüzde 38'di. Geçen genel seçimlerde gösterilen kadın adayların büyük çoğunluğu listelerde 1. sırada yer almadı. Benzer şekilde 18- 29 yaş arasındaki genç vekil aday oranı geçen seçimlerde diğer yaş gruplarına göre oldukça düşük seviyede kaldı.
"14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimlerde milletvekili aday listeleri incelendiğinde yine kadın aday oranındaki düşüklük dikkat çekici nitelikte. AKP, CHP ve MHP tarafından aday gösterilen toplam 1,782 kişiden sadece 359'u kadın adaylardan oluşuyor. Kadın adayların yarısından azı aday listelerinde ilk üç sıra içerisinde yer alabildi."
DDA'nın somut önerileri şöyle:
"Siyasi partilerdeki delege sistemi yeniden düzenlenmelidir.
"Aday belirleme süreçlerinde parti içi demokratik mekanizmalar için gerekli görülen çerçeve Siyasi Partiler Kanunu'na somut şekilde dahil edilmelidir.
"Ön seçimlerin adil ve özgür koşullarda yapılmasını denetleyecek tarafsız birimlerin bulunması gerekmektedir.
"Aday belirlemede cinsiyet kotası ve fermuar sistemi siyasette kadın temsilini arttıracak bir uygulama olarak düşünülmelidir. Benzer kotalar gençler ve diğer dezavantajlı gruplar için de düşünülmelidir.
"Siyasi partilerin bu kurallara uymadığı durumlarda Hazine yardımının kesilmesi gibi yaptırımlar getirilmelidir."
"Siyasi partilerin finansmanı Seçim Kanunu'nda ayrıntılı düzenlenmelidir."
(AÖ)