13 aydır tutuklu olan kapatılan Dicle Haber Ajansı muhabiri Nedim Türfent'in “örgüt üyeliği” (TCK 314/2), ve “örgütü propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla yargılandığı davaya başlandı.
Duruşmada tanıklar işkence ve baskı altında ifadelerinin alındığını anlatırken, mahkeme Türfent'in tutukluluğuna devam kararı verdi.
Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşması bugün görüldü.
Gazeteciler davayı takip ediyor
Duruşmayı Ben Gazeteciyim İnisiyatifi'nden Fatih Polat, Nevin Sungur, Mehveş Evin, Türkiye Gazeteciler Sendikası Yöneticileri Mustafa Kuleli ile Mahmut Oral, Özgür Gazeteciler İnisiyatifi Sözcüsü Hakkı Boltan da izledi.
Polat ve Sungur gün boyunca duruşmayı Twitter üzerinden kamuoyuna aktardı. Duruşmada, iddianamede “tanık” sıfatıyla yer alan ve Türfent'i teşhis ettiği iddia edilen tanıklar .. işkence altında ifadelerinin alındığını açıkladı.
Polat ve Sungur'un geçtiği mesajlara göre mahpus gazeteci Türfent Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmada savunma yaptı.
Duruşmada söz alan Türfent'in avukatı Harika Karakaş, Türfent'in SEGBİS ile savunma vermesinin savunma hakkının ihlali olduğunu söyledi.
Türfent “Nasıl fırıncı ekmek yapar, doktor ameliyat yaparsa gazeteci de haber yapar. Son sözüm olarak bunu söylemek istiyorum” dedi.
Nedim Türfent'in savunması“Gözaltına alınırken işkence gördüm. Yüzleri maskeli polis memurları dipçik ile vucüdumun arka tarafından taciz ettiler. Bir güvenlik görevlisi ayağı ile kafama basıp selfie çekti. Gördüğüm işkenceye dair darp raporları mevcuttur. Suç duyurusunda bulunmuştum. Burada yine suç duyurusunda bulunuyorum. Öldürülen insanların fotoğraflarının paylaşıldığı JİTEM isimli Twitter hesabından fotoğrafım yayımlanarak ölümle tehdit edildim. “Yıllarca gazetecilik yaptım, burada konuşmam gazeteciliği savunmaktır. Benim burada olmamın sebebi gazetecilik faaliyetleridir, hak ihlallerini Türkiye'ye duyurmuş olmamdır. Haberleri yaptıktan sonra emniyetten arandım, 'gelmezsen senin için kötü olur' şeklinde tehditlerde bulunuldu. ürkün gücünü göreceksiniz' haberim sonrasında bu polisler hakkında İçişBak soruşturma başlattı. Suçlanmam akıl karı değil. “Sizin burada hakimlik yapmanız ne kadar meşru ise, benim habercilik yapmam da o kadar doğaldır. Asıl bir başhekimle röportaj yapmak beni hastane personeli yapmazsa bir örgüt hakkında haber yapmak da beni örgüt üyesi yapmaz. “Bir gazetecinin 13 ay tutuklu kaldıktan sonra hakim önüne çıkarılması hukuk dışıdır. Biz gazeteciyiz mesleğimizin gereği olan haberleri yaptık maalesef operasyonların yoğunlaştığı süreçte baskılar artmıştır. Kaçma şüphesi dile getiriliyor sürekli, bizim de sabit ikametimiz var. Ben ölümle tehdit edildiğim zaman bile kaçmadım. Geç gelen adalet adalet değildir. “Nasıl fırıncı ekmek yapar, doktor ameliyat yaparsa gazeteci de haber yapar. Son sözüm olarak bunu söylemek istiyorum.” |
Türfent'in ardından konuşan avukat Karakaş “Muazzam bir hukuk garabeti ile karşılaştık dosyada. Siyasi bir dosya olan dava dosyasında hayal gücünden öteye gitmeyen iddia ve suçlamalar var” dedi.
Ardından dosyada tanık olarak yer alanlar dinlendi.
Duruşmada ifade veren 13 tanıktan 12'si soruşturma aşamasında verilen ifadeleri reddetti. Çoğu tehdit ve işkence detayları anlattı.
Gazeteci Nevin Sundgur'ın Twitter'dan aktardığı tanıklıkların bazıları şöyle:
#NedimTürfent 2.tanık"ifadem zorla alındı, adliye koridorlarında işkence gördüm. İtiraz etmek gibi bir şansım yoktu. Ölümle tehdit edildim"
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 3.tanık "sanığı tanımıyorum.Ben 4gün boyunca işkence altında kaldım, ifademi bu şekilde verdim. Bana kağıt imzalattılar"
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 4.tanık"terör örgütüne üye olduğuna dair 1bilgim yok. İddianamedeki yazılanları işkence altında imzaladım.Hala çenem ağrıyor"
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 5.tanık "sanığı tanımıyorum. Sokağa çıkma yasağında gözaltına alındım. İşkencede iki dişimi kerpetenle çektiler."
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 5.tanık"ifadem düzmecedir.İşkence sonrası acıya dayanamayıp verdim sanığı tanımıyorum.Bütün dişlerimi çekmekle tehdit ettiler"
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 6.tanık"baskı altında imzaladım, halen vücudumda başımda darp izleri var. Hapisanede de hastaneye gidiyorum haftada bir."
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 7.tanık "sanığı tanımıyorum,'sana ne söylersek evet diyeceksin hayır dersen kafana sıkarız' dediler ifademi alırken.
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 8.tanık"sanığı ilkkez görüyorum.irademdışında bilmeden çokkağıt imzaladım.Gözaltında dayak, hakaret oldu ama işkence görmedim.
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
#NedimTürfent 10.tanık"Beyanısavcı önünde kabuletmezsen kafanasıkarız diye tehdit edildim.Benim yüzümden tutuklandıysaNedim'den özürdilerim"
— Nevin Sungur (@nevin_sungur) June 14, 2017
Tanıkların dinlenmesinin ardından savcı tutukluluğun devamını istedi, ara karar veren mahkeme tutukluluğa devam kararı verdi.
Davaya 9 Ağustos'ta saat 14.00'te devam edilecek.
Ne olmuştu?
Türfent, 12 Mayıs 2016’da, bulunduğu aracın Van girişinde durdurulması sonrası gözaltına alındı, Nedim Türfent, 13 Mayıs’ta Yüksekova Savcılığı'ndaki ifade işlemlerinin ardından, "Örgüte üye olmak" iddiasıyla tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkemece tutuklandı.
Bu sırada sosyal medyadaki kimi hesaplardan Türfent'i tehdit eden paylaşımlar yapıldı.
İddianameden
Dihaber’in haberine göre Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan, Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede Türfent, “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” ile suçlanıyor.
Savcı, 23 sayfalık iddianamede Türfent’in Yüksekova’da gazetecilik faaliyeti kapsamında YPS üyeleriyle haber için yaptığı görüşmeler ve röportajları suç unsuru olarak gösterdi, 20 kişinin Türfent hakkında savcılık ve emniyette “tanık” olarak verdiği ifadelere ve fotoğraflı teşhislerine verildi.
İddianamede yer alan bu kişilerin beyanlarında Türfent’in Hakkari’de gazetecilik yaptığı, DİHA muhabiri olduğu, fotoğraf makinesi ve kamerasıyla görüntü çektiği yönündeki ifadelere yer verildi. İddianamede bu kişiler, Türfent’in yaptığı haberler ve çektiği görüntülerle “örgüte yardım ettiğini” öne sürdü.
Gazetecilikten “örgüt üyeliği” iddiası
Türfent’in örgüt üyeleriyle irtibat kurduğu, örgüt gençlik yapılanmasında yer alarak, örgüt talimatıyla hareket ettiğini iddia eden savcı, Türfent’in “örgütün medya sorumlusu olarak faaliyet göstererek, bu eylemleriyle örgüt ile fikir ve eylem birliği içerisine girerek organik bağ kurduğu ve bağın süreklilik, yoğunluk ve çeşitlilik arz ettiği”ni öne sürerek, Türfent’in “silahlı örgüte üye” olduğunu savundu.
Sosyal medya paylaşımları da suç sayıldı
İddianamede, Türfent’in sosyal medya paylaşımları de “örgüt propagandası” iddiasıyla suç delili olarak gösterildi. Savcı, Türfent’in sosyal medya hesaplarında yaptığı paylaşımlarla “örgütün cebir, şiddet içeren yöntemlerini meşru gösterecek şekilde örgütün propagandasını yaptığını, bu şekilde zincirleme yoluyla örgüt propagandası” suçunu işlediği ileri sürdü. (EA)