Siirt Ağır Ceza mahkemesi, 17 Şubat akşamı gazeteci Diya Yarayan'a saldırıp ağır yaralanmasına neden oldukları iddia edilen dört tutuklu sanığın yargılanmasına devam edildi.
Mahkeme, bugün devam edilen davada, duruşma savcısının esas hakkında mütalaasını sunması için yargılamayı 24 Eylül'e bıraktı ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Sanıklar Siirt Kapalı Cezaevi'nde bulunuyor.
RSF: Haberciye saldırılar iyi izlenmeli, cezalandırılmalı
Yerel gazetecilere yönelik saldırılarda artışa dikkat çekerek 6 Ağustos'ta yaptığı yazılı açıklamada bunları kınayan Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, "Türkiye'de yerel yetkililer, eleştirel bakışa sahip gazetecileri darp etmeye tereddüt etmiyorlar. Gazetecilerin sıklıkla karşılaştığı bu saldırıları kabul etmemiz mümkün değil. Yetkilileri, saldırılarda sorumluluğu tespit edilen seçilmişler veya memurları daha iyi izlemeye ve cezalandırmaya çağırıyoruz" demişti.
RSF, Yarayan'ın dışında, son dönemde Gerger Fırat gazetesi sahibi Hacı Boğatekin ve Aydın'da Söke Gerçek gazetesi sahibi Durmuş Tuna'nın da ciddi saldırıların hedefi olduğunu anımsattı.
Örgüt, saldırılarla ilgili örnek oluşturacak ve düşünce özgürlüğünü hedef almak isteyenleri caydıracak mahiyette soruşturma ve dava yürütülmesini bildirdi.
Yarayan'a saldırıda dört sanık tutuklu
17 Şubat akşamı kar maskeli kişilerce evinin önünde saldırıya uğrayan ve başından ağır yaralanan Siirt Birlik gazetesi sahibi Diya Yarayan adalet mücadele veriyor.
Siirt Ağır Ceza Mahkemesi'ne saldırıyı Siirt Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hifzullah Canpolat'ın azmettirdiğini ileri süren Yarayan, 16 Temmuz'da görülen duruşmada bu iddiasını yineledi. Canpolat ise, verdiği ifadede masum olduğunu savundu ve bunu da gazetecinin daha önce verdiği ifadede Belediye Başkanı Mervan Gül'ü de suçlamış olmasına dayandırdı.
Mahkeme sordu: Bu müdürle ilgili haber yaptınız mı?
Bu müdürün daha önce de aynı sanıklara benzer suçlar işlettirdiğini ve bu yolla yandaşlarına kurumundaki yemek ve temizlik ihalelerini verdiğini ileri süren gazeteci, mahkeme heyetinin "bu müdürle ilgili daha önce haber yaptınız mı?" sorusuna "evet" yanıtını vermişti.
Gazeteci, "Dul kadınlardan telefon numarası isteyen müdür kim?" başlıklı haberi gazetelerine gelen ihbarları değerlendirerek yaptığını ifade ederek, "haberde müdürün adını yazmasam da hedefim oydu. Zaten Siirt'te herkes bu konuyu biliyordu. kendisi fırsatını kolladı beni dövdürdü" diye savundu. (EÖ)