Avrupa Birliği (AB) Genişleme ve Avrupa Komşuluk Politikası'ndan Sorumlu Komisyon Üyesi Stefan Füle, Avrupa Komisyonu'nun bugün kabul edilen Türkiye İlerleme Raporu'na ilişkin yazdığı "AB, Türkiye'de reformlar için en güçlü çapa" başlıklı makalesinde Gezi direnişinin Türkiye'nin demokratikleşmeyi geliştirmek için bir fırsat olduğunu söyledi.
Füle yazısında ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün engellendiğine, polis şiddetine değindi; geçtiğimiz hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Demokratikleşme Paketi'nin olumlu karşıladıklarını belirtti.
Füle'nin Hürriyet'te yer alan makalesinin öne çıkan noktaları şöyle:
"Kürt sorununun çözümünde tarihi süreç"
* Önemli yargı reformlarının kabulünün yanı sıra göçmen ve sığınmacıların gereği gibi korunmaları açısından önemli bir adım olan yasal çerçeveyi oluşturmaya yönelik önemli gelişmeler vardır. Aynı zamanda Kürt sorununun çözümüne yolu açan tarihi bir süreç de başlatılmıştır.
* Bu on yıl içindeki reformlar Türk toplumunu ve Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarını derinden dönüştürmüştür. Bunun sonuçlarından birisi, bu değişime katılmaya istekli, sesini duyurmak ve kendisini dinletmek isteyen ve geleneksel parti politikalarının ötesinde kendi isteklerini dile getiren canlı bir sivil toplumun ortaya çıkmasıdır. Bu yıl Mayıs ve Haziran aylarında ortaya çıkan protestolardan hatırlamamız gereken ana dersin bu olduğuna inanıyorum.
"Politikacıların açıklamaları basın özgürlüğünü engelliyor"
* Mayıs ve haziranda tanık olunduğu üzere, polis gösteriler karşısında sıklıkla aşırı güce başvurmaktadır. Türkiye'deki yasal çerçevenin kilit hükümlerinin yargının getirdiği geniş yorumlarla birleşmesi ifade özgürlüğü ve medya özgürlüğü de dahil olmak üzere temel özgürlüklere saygıyı hâlâ engellemektedir. Türk medyasının büyük sanayi grupları hâkimiyetindeki mülkiyet yapısı ve kimi zaman üst düzey politikacılardan gelen göz korkutucu açıklamalar medyada oto sansüre ve gazeteciler üzerinde baskıya yol açmıştır. Kadınların emek piyasasına daha fazla katılımı da dahil olmak üzere cinsiyet eşitliğini teşvik etmek için daha fazla çaba gerekmektedir.
"Türkiye vizede geri kabul anlaşmasını imzalamalı"
* Yurttaşlarımızın beklentilerini yerine getirdiğimizden emin olalım. Avrupa'ya seyahat eden Türk vatandaşlarına vize serbestisi getirmeye yönelik süreci bir an önce başlatmamıza paralel olarak Türkiye'nin geri kabul anlaşmasını imzalaması anlamına gelmektedir
* AB katılım süreci yoluyla Türkiye'ye Demokratikleşme Paketi'nda yardımcı olacak araçları sağlayabilir. Bunun başarılı olabilmesi her iki tarafın da taahhütlerine yoğunlaşmalarını gerektirmektedir. Bu şimdi her zaman olduğundan çok daha açıktır. (EA)