Fransada İlk Rapor Polisi Aklıyor
Fransa İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy, dün yaptığı açıklamda, ülke çapındaki olaylara karışmakla suçlanan tüm yabancı ülke vatandaşlarının sınır dışı edilmesi emrini verdi.
Fransa'nın beş yerleşiminde gece sokağa çıkma yasağı yürürlüğe sokulurken dün geceden (Çarşamba) sabah 4.00'e kadar 394 araç ateşe verildi; 169 kişi de gözaltına alındı. 558 aracın yakıldığı bir önceki gece ise 204 kişi gözaltına alınmıştı.
Beş bölgede gece sokağa çıkma yasağı
Fransa polisi, rakamların kesin olduğunu bildirdi ancak eldekiler de Paris banliyölerinde genel bir azalmaya işaret ediyor. Paris banliyölerinde bir önceki gece 140 olan toplam yakılan araç sayısı dün gece 79'a düştü. Paris dışındaki bölgelerde ise 418 olan bu sayı, 315'e indi.
Reşit olmayan gençler için sokağa çıkma yasağı ilan edilen beş bölge, Alpes-Maritimes'in bir bölümü, Somme (Amiens), Seine-Maritime (Rouen, Elbeuf ve Le Havre) ve Loiret (Orléans ve beş yerleşim daha). Eure Bölgesinin bir mahallesinde de yasak 22.00'den itibaren başladı.
Çevik Kuvvet, bu bölgelerde yasağın kapsadığı gençleri sokakta gördüklerinde evlerine girmeleri konusunda uyarıyorlar. Gazetecilere bir açıklama yapan Eure Valisi Jacques Laisné, "Şimdilik uygulama olumlu sonuç verdi. Sokağa çıkma yasağının ne olduğunu bilmeyen insanlar vardı. Onlara bunu anlatıyoruz ama bu sadece bu akşamla sınırlı" dedi.
Paris'in dış bölgelerinin valileri ise, gün geçtikçe azalma kaydeden şiddet olayları karşısında şimdilik sokağa çıkma yasağı getirmemeyi tercih ettiler.
Sarkozy : Olaylara karışanlar sınırdışı edilecek
Fransa İçişleri Bakanı, "Oturma iznine sahip olanlar dahil, bu kişiler geciktirilmeden sınır dışı edilecek" dedi.
Sarkozy, parlamentoda yaptığı konuşmada, bugüne dek 120 yabancının olaylara karıştığının saptandığını anlattı.
Yabancı düşmanlığıyla tanınan aşırı sağcı siyasetçi Jean-Marie Le Pen ise, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Fransız yasası, namuslu olmayanların vatandaşlık hakkının ellerinden alınmasına olanak sağlıyor. Ailelerinin değil, ancak bu olaylara karışan gençlerin vatandaşlığı düşürülmeli" dedi.
İki hafta önce Paris'e bağlı bir banliyöde çıkan, kısa sürede de diğer kentlere sıçrayan olaylarda, bir kişi öldü, 1500 kişi gözaltına alındı; 173 kişi cezaevine gönderildi. Fransa'daki şiddet, Belçika'nın Anderlech, Gent gibi kentleri ve Almanya'da da görüldü.
Rapor : Cami hedef alınmadı
Olayların başlamasına neden olan 27 Ekim'de iki gencin elektrik akımına kapılarak ölmesi ve 30 Kasım'da Bilal de Clichy-sous-Bois Camisi'ne göz yaşartıcı bomba atılmasıyla ilgili iddialar Valiliğe intikal eden bir soruşturma raporda ele alındı.
Raporda, gençlerin ölümüyle ilgili yüzlerce cemaat üyesinin camide toplandığı bir sırada dışarıda araçların yandığı ve taş benzeri cisimlerin atıldığı, bu esnada polise ait göz yaşartıcı bombanın caminin yakınında patladığı ve dumanların caminin içini de etkilendiği belirtilerek, bombanın camiye atıldığı iddialarının doğru olmadığı bildiriliyor.
Raporda, bölgede görev yapan polis şefinin depo şeklinde olan yerin cami olduğunu bilmediği belirtilirken, 7 Kasım'da İslam dini temsilcileri, söz konusu camide toplanarak, şiddetin sürmesine tepki gösterdiler.
Temsilcilerden Abdurrahman Buhut, "Biz sadık, barışçıl insanlar istiyoruz, yakan değil. Ancak, ne olurdu, Cumhurbaşkanı Chirac veya Başbakan De Villepin bir açıklama ile Müslüman toplumdan özür dilese" dedi. (EÖ)