Kimlik soran polislere hakaret ettiği iddiasıyla yargılanmaya başlayan sanatçı Ferhat Tunç ve arkadaşı İsmail Özen'in Emniyet görevlileri hakkında yaptığı şikayetse aynı hızda ilerlemiyor.
Polislere hakaret ettiği ve direndiği iddiasıyla dün (9 Temmuz) Beyoğlu 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde en az dört yıl hapis istemiyle yargılanmaya başlayan Tunç ve hakaret ve polise direnmekle suçlanan arkadaşı Özen, suçlamaları kabul etmedi; polisin keyfi olarak davrandığını savundular.
Mahkeme, Tunç ve Özden'in avukatı Ercan Kanar'ın talepleri doğrultusunda Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü'nden olayın yaşandığı yere yakın bir dershaneye ait güvenlik kamera görüntüleri ile MOBESE kayıtlarını göndermesini talep etti. Ayrıca, 24 Aralık'taki bir daha ki duruşmada Tunç ve Özden'in tanıklarının dinlenmesi bekleniyor.
"Kimliği üzerinde değil diye kimse kelepçelenemez"
Tunç, bianet'e haklarında açılan davayı şaşkınlıkla izlediğini, kimliği üzerinde olmadığı için kimsenin elleri arkadan bükülerek kelepçelenemeyeceğini ifade etti.
Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'nca açılan davanın duruşmasına, şikayetçi polisler Kazım Urun, Fatih Muhammet Karaburç, Necati Yıldız ve Hüseyin Şamlı ile tutuksuz sanıklar Tunç ve Özen katıldılar.
"'Burası dağ başı mı' deyince beni de gözaltına aldılar"
Tunç ve Özen, ifadelerinde, Aralık 2008'de Beyoğlu'nda bir lokantada akşam yemeğinden çıktıktan sonra, üzerlerine gelen 20-30 kadar sivil polisin kimliklerini sorduğunu, Tunç'un kimliğini gösterdiğini, ancak polislerin kimliği yakındaki bir sokakta park edilmiş arabada bulunan Özen'i gözaltına almaya kalkıştığını anlattı.
"Arabaya gidelim kimliğe orada bakın veya kimliği alıp gelelim" sözlerinin polisi ikna etmediğine işaret eden Tunç, "Arkadaşımı döverek zorla götürmeye kalktıklarında müdahale ettim. Bu sefer beni de zorla alıp götürdüler" dedi. Özen de, "Polis memurlarına karşı fiili veya sözlü herhangi bir tahrik edici hareketim olmadı Ardındansa karakolda polislerce tekme tokat dövüldüm" şeklinde konuştu.
Polis merkezine gittiğinde, üst katlarda dövülen Özen'in sesinin alt kata kadar geldiğini öne süren Tunç, "O anda kendimi kaybettim. 'Burası dağ başı mı, çocuğu niye dövüyorsunuz?' diye bağırdım. Avukatlarımız karakola gelindiklerinde onlara benim de gözaltına alındığım söylendi" dedi.
Polis Karaburç ise, rutin kimlik kontrolleri sırasında Özen'in yüzünde "darp sonucu olduğunu düşündüren morlukların" dikkatlerini çekmesi üzerine Tunç ve Özen'den kimlik sorduklarını ancak dirençle karşılaştıklarını ileri sürdü.
Nalbantoğlu da "direnmişti" ama iki polis sanık...
Beyoğlu polisinin kimlik kontrolü sırasında Gümüşsuyu Muhtarı Çiğdem Nalbantoğlu'nun mukavemet gösterdiğine dair iddiaları da yargıya yansımıştı. Nalbantoğlu beraat ederken iki polis memuru kötü muamele ve hakaretten sanık durumunda. Son olarak Adalet Bakanlığı eski Beyoğlu İlçe Emniyet Amiri Tuğrul Pek için yargılanma izni verdi. (EÖ)