Uzmanlar, gerçek rakamların çok daha yüksek olduğu görüşünde.
2000'de, resmi kayıtlara göre 2 bin 957 kişi boşanırken, 2001'de 3 bin 752 kişi eşiyle yollarını ayırdı.
Adliye koridorlarında çiftler boşanma sırası beklerken, 2001'de 17 bin 764 kişi evlendi.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü Ana Bilim Dalı Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bilgen Taneli boşanan ailelerde hem erkek, hem kadın hem de çocukların çok büyük çöküntü yaşadığını söyledi.
Karaya oturan gemi
Taneli'nin sözlerinden satır başları şöyle;
* Evlilik bir gemi gibidir. Boşanma olayları geminin bir yerde karaya oturduğunu gösteriyor.
* Boşanmanın temelinde birçok neden var. Ekonomi sadece boşanmanın nedenlerinden biri. İki kişi evlenmeye karar verdiği zaman, bazı tavizleri de vermeye başlamaları gerekiyor. İki tarafın da kendi alışkanlıkları var. Eğer bu alışkanlıklardan hem kadın hem erkek taviz vermezse, sonuç ayrılık oluyor.
* Boşanma sonrasında çiftler ve çocuklar büyük çöküntü yaşıyor. Çiftler ayrıldığı zaman çok büyük zarar görüyor. Çocuklar küçükse bu daha da kötü. Mahkemeye çıkan çocuk, karar vermesi istendiğinde hem anneyi hem de babayı istiyor. Sonuç olarak ruhsal sorunlar ortaya çıkıyor. Ve toplumsal çöküntü başlıyor.(UT/ÇM)