* Abdurrahman Dilipak / Fotoğraf: Arşiv - AA
Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak hakkında, İstanbul Sözleşmesi'ni hedef aldığı "AKP'nin papatyaları" başlıklı yazısında kullandığı "fahişe" kelimesi nedeniyle AKP Kadın Kollarının 81 ilde suç duyurusunda bulunması üzerine açılan ceza davasının ikinci duruşması bugün (17 Kasım) görüldü.
İstanbul Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) davaya müdahillik dilekçesi sundu.
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü avukatlar da, Dilipak'ın İstanbul Sözleşmesi'ni savunan tüm kadınlara hakaret ettiğini belirterek müdahil olma talebiyle duruşmaya katıldı.
EŞİK, duruşmaya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, "Duruşmada Dilipak'ın İstanbul Sözleşmesi'ni savunan kadınlara karşı işlediği cinsiyetçi hakaret suçu değil, EŞİK gönüllüsü avukatların takmış oldukları İstanbul Sözleşmesi maskeleri gündeme geldi" dedi.
TIKLAYIN - AKP'den Abdurrahman Dilipak'a karşı dava hazırlığı
TIKLAYIN - AKP'li kadınlar 81 ilde Dilipak'tan şikâyetçi oluyor
"Kadınları değil LGBTİ+'ları kastetti"
EŞİK, duruşmada Dilipak'ın avukatının, Dilipak'ın yazısında kadınları değil LGBTİ+'ları kastettiğini öne sürerek, "Yazıda kadınlara yönelik tek bir ifadesi yoktur. Fahişeler ve türevleri yerine eşcinseller ve türevleri yazın ne fark eder? İstanbul Sözleşmesi'nin aile hayatı üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsetmiştir, aktivizm hareketlerini eleştirmiştir" dediğini aktardı.
TIKLAYIN - KADEM, 'İstanbul Sözleşmesi'ne sahip çıktı
"KADEM'de tavır değişikliği"
EŞİK, KADEM'in avukatının duruşmadaki beyanları ve EŞİK gönüllü avukatlarına yönelik tavrını ise şöyle özetledi:
"Başından itibaren İstanbul Sözleşmesi'nden yana tutum alan KADEM'in avukatı ise 'Biz İstanbul Sözleşmesi kabul edildikten sonra kurulduk' diyerek, İstanbul Sözleşmesi'ne yönelik tavrını değiştirdiğini gösterdi. Ayrıca 'İstanbul Sözleşmesi Bizim' yazan maskelerle duruşmaya giren EŞİK gönüllü avukatlarına yönelik olarak, maske ile propaganda yapıldığı ve çıkarılması gerektiğine ilişkin beyanda bulundu. KADEM avukatının dava konusunu bırakıp, İstanbul Sözleşmesi maskelerine dair zapta geçen böyle bir beyanda bulunması dikkat çekti."
Mahkeme, Dilipak'ın ifadesini aldıktan sonra, EŞİK'in bağımsız kadın dernekleri adına yaptığı müdahillik talebinin değerlendirilmesine karar vererek duruşmayı 9 Mart 2022 tarihine bıraktı.
Şiddetsiz ve eşit bir yaşam için mücadele etmeye devam edeceklerini ifade eden EŞİK, tüm kadınları 9 Mart'taki duruşmaya katılmaya çağırdı.
Dilipak ne demişti?
Dilipak dava konusu olan 27 Temmuz tarihli yazısında özetle şöyle demişti:
"Türkiye'nin en kolay şekilde çekileceği sözleşme bu Lanzarote sözleşmesi. Kronolojik sırayla gidersek, sonra İstanbul Sözleşmesi ve daha sonra CEDAW. Sonra da CEDAW ve İstanbul Sözleşmesine dayalı yasa ve yönetmeliklerin, genelgelerin değiştirilmesi gerek.
"AK Parti içindeki AKP'liler, FETÖ'nün zihniyet ikizi gibi davranıyorlar. Hem uluslararası fonlarla destekleniyorlar hem de kamu fonlarını kullanıyorlar. Malum 'Yeşil Sermaye' de bunlara sponsor olabiliyor. Koç kadar, Sabancı kadar, Eczacıbaşı kadar bizim 'Yeşil sermaye' davasına sadakat gösterip, bu fahişelere ve onların türevlerine karşı seslerini yükseltebilecekler mi? Konfeksiyoncu, gıda zinciri, finans kuruluşu, ses ver Türkiye! Ne bekliyorsunuz!"
Lanzarote Sözleşmesi, çocukların cinsel suiistimal ve cinsel istismara karşı korunmasına ilişkin Avrupa Konseyi sözleşmesidir. Türkiye hem CEDAW hem Lanzarote Sözleşmesi'ne taraf. (KÖ)