Ana hedefleri Türkiye tiyatrosunun ilk ve tek belleğini barındıracak olan Türkiye Tiyatro Müzesini İstanbul'a kazandırmak olan Türkiye Tiyatro Vakfı bir buçuk yılını geride bıraktı.
Ekibinde ağırlıklı olarak tiyatrocu, oyuncu ve akademisyenlerin bulunduğu Vakıf kuruluş gerekçesini şöyle anlatıyor;
"Başta İstanbul gibi köklü bir tiyatro geçmişi olan bir kentte ve genel olarak ülkemizde tiyatro belleğinin hızla yok olması, çeşitli kültür ve eğitim kuruluşları da içinde olmak üzere, toplumun büyük bir kesiminin tiyatro kültür mirasımıza uzak duruşu, dolayısıyla ona sahip çıkılmaması ve kalıcılığın sağlanamaması nedeniyle yaşanılan değer yitimi."
Çoğu tiyatro mezunu gönüllüler
Vakfın kurucusu, dramaturg ve yazar Esen Çamurdan, "2021-2022 mevsimine daha da büyük bir inanç, coşku ve kararlılıkla giriyoruz" diyerek geçen sezonun kısa bir değerlendirmesini yaptı.
Yeni sezon için şimdiden hazırlıklara başladıklarını aktaran Çamurdan yapacak çok şey olduğunu söylüyor.
Esen Çamurdan, ilk kış mevsimini, küresel salgının neden olduğu maddî ve manevî tüm güçlüklere karşın dolu dolu yaşadıklarını anlatarak şu değerlendirmede bulunuyor:
"Sayıları giderek artan ancak salgın nedeniyle kısıtlı sayıda kabul edebildiğimiz ve çoğu tiyatro okulu mezunu olan gönüllülerimizle birlikte, yaptığına inancın ve umudun verdiği güç ve enerjiyle oldukça yoğun çalıştık. Bir yandan teknolojinin sunduğu olanaklardan yararlanarak çevrimiçi etkinlikler düzenlerken öte yandan altyapı çalışmalarımızı aralıksız sürdürdük. Özellikle görünür olmayan ancak geleceğe yatırım olarak değerlendirdiğimiz altyapı çalışmalarının kapsamının -içinde yaşadığımız dönemde- aldığımız malzeme bağışlarını arşivleme ile tiyatro yayın envanteri çıkarmadan oluştuğunu söylemeliyiz."
Vakıf, geçen sekiz ay boyunca, her biri kendi konusunda uzman kişilerin yönettiği ya da katıldığı toplam beş çevrimiçi etkinlik dizisi düzenledi.
Çevrimiçi etkinlikler
Çamurdan bu etkinliklerle ilgili şunları söylüyor:
"Gerek Türkiye'nin tiyatro tarihini nostaljiden kaçınarak, eleştirel bir bakış açısıyla yeniden okumayı öneren Tiyatromuzda Tarih Konuşmaları olsun gerekse metinlerden çıkarsanan Toplumsal Cinsiyet durumları ele alınsın veya bugünün ustalaşmış sanatçılarının usta bildikleri kişileri dile getirdikleri Ustalar Ustalarını Anlatıyor olsun, hedefimiz her zaman yeni sorular ve tartışma alanları yaratmak oldu. Toplam katılımcı sayısına bakılacak olursa başardık da galiba."
"Kendi Masalımı Yazıyorum" etkinliği
Çocuklar kendi masallarını yazdı
"Bir başka ilginç çalışma alanı yaratan seminer/atölyeler, yetişkin ve çocuk olmak üzere iki ayrı gruba yönelikti ve kısıtlı sayıda katılımcıyla ücretli olarak düzenlendi. Yetişkinler; dünden bugüne Türkiye tiyatrosunun izlediği çizgiyi çeşitli açılardan inceleme ve tartışma fırsatını yakalarken çocuklar altı haftada büyülü bir dünya turu yaptılar ya da dinledikleri masalları incelediler, ardından kendi masallarını yazdılar."
"2020-2021 mevsimine; 15 Aralık 2020'de, Hrant Dink Vakfı öncülüğünde Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık işbirliğiyle hazırladığımız ve bize çok şey katan "Kulis: Bir Tiyatro Belleği, Hagop Ayvaz" sergisiyle girmiştik."
Esen Çamurdan mevsim sonunu ise Haziran 2021'de, "Kendi Masalımı Yazıyorum" adlı çocuk atölyesini yöneten Roza Erdem'e bir anneden gelen mektupla noktaladıklarını anlatıyor.
Anne mektubunda şöyle diyor:
"....Atölyeleri beklerkenki heyecanını görmeliydin. Şimdi yazmaya olan merakının yanı sıra, sorular sorması, her çizdiği resmin yanına yazdıklarıyla nasıl rahatladığını, mutluluğunu görmek çok sevindiriyor beni, sanırım minik bir masal anlatıcısı yola koyuldu, teşekkür ederiz, pek çok."
(AÖ)