2006’da Ankara’da trans kadınlara saldıran çeteden dört kişinin yargılandığı davanın onuncu duruşması bugün (25 Mayıs) görüldü. On yıldan uzun süredir Yargıtay ve mahkemeler arasında mekik dokuyan dava; saldırganların aldığı cezayı Yargıtay’ın bozması üzerine yeniden görülüyor.
Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, dosya mütalaa aşamasına gelmişken Savcının değiştiği ortaya çıktı.
Duruşmayı Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi, Pembe Hayat Derneği, 17 Mayıs Derneği, ÜniKuir Derneği, Sağlıkta Genç Yaklaşımlar Derneği avukatları ve LGBTİ+ aktivistleri takip etti.
Pembe Hayat Derneği’nin yayınladığı haberde verdiği bilgiye göre, “14:00'de başlayacak davayı 1 saat bekledikten sonra savcının değiştiği bilgisi geldi. Yıllardır süren davada, karara bu kadar yaklaşmışken ve savcı mütalaasını bekliyorken savcının değişmesi sürüncemede bırakılan hayatları bir kez daha tek başına bıraktı.”
Duruşmada trans kadınların Avukatı Senem Doğanoğlu, dosyanın karar aşamasına geldiğini hatırlatsa da yeni Savcı’nın talebi üzerine dava bir kez daha ertelendi.
TIKLAYIN - 16 yıldır sonuçlanamayan dava: Eryaman-Esat davası
Sonraki duruşma 5 Temmuz 2023 saat 14:00’de görülecek.
Davada ne olmuştu?
2006 yılının Nisan ayında Ankara Eryaman’da bir çete trans kadınlara saldırdı. Birçok trans kadın yaşadıkları Eryaman’ı terk etmek zorunda kaldı. Bir kısmı şehir değiştirdi, bir kısmı Esat’a taşındı. Saldırılar Esat’ta da devam etti.
Pembe Hayat Derneği’nin kuruluşu da tam bu saldırılara karşı örgütlenmeyle oldu. Saldırıya uğrayan trans kadınlar suç duyurusunda bulundu, dava açıldı. Avukatlar Senem Doğanoğlu ve Hakan Yıldırım’ın takip ettiği dava 2008’de sonuçlandı. Sanıklardan Şammas Taşdemir, trans kadınların gittikleri kuaföre yönelik baskında silahla yaralamadan 45 ay; diğer sanıklar Harun Çardak ve Ahmet Günay 40’ar ay, Kurtuluş bölgesindeki trans kadınlara yönelik silahla yaralama eylemlerinden dolayı Ahmet Günay'ın 34 ay cezalandırılmalarına karar verildi.
Mahkeme, saldırganların çete olduğuna hükmetti ancak hükmü alt sınırdan kurdu. Yağma iddiasından ceza vermedi. Karar temyiz edildi.
2008’den günümüzde kadar ise yargı süreci adeta yılan hikayesine döndü. Yargıtay, 2011 yılında kararı bozdu. O sırada davaya bakan mahkemeler değişti. Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki değişiklikler ile dava bir mahkemeden diğerine gitti, geldi. Nihayetinde 2018 yılında dava yeniden Yargıtay’a gitti. Yargıtay, 21 Eylül 2020’de aldığı kararla yerel mahkemenin saldırganlara verdiği cezayı bozdu.
Yargıtay bozma kararında saldırganların “çete olduğuna ilişkin” araştırma yapılması gerektiğini söyleyerek o dönemki telefon kayıtlarının incelenmesini talep etti. 30. Ağır Ceza Mahkemesi de Yargıtay’ın bu kararına uyarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’ndan saldırganların birbiriyle haberleşip haberleşmediğine dair bilgi istedi.
(EMK)