*Fotoğraf: Anadolu Ajansı, Twitter, Últimas Noticias
Eski Başbakan ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, dün, suç örgütü liderliğiyle suçlanan Sedat Peker'in "Yeni bir güzergâh kurmak için Venezuela'ya Erkam Yıldırım gitti" sözlerine yanıt verdi.
Binali Yıldırım, oğlu Erkam Yıldırım'a ilişkin bu iddia hakkında "Bu kesinlikle iftiradır, yalandır, şiddetle reddediyorum. Bizimle uyuşturucuyu yan yana getirmek, bize yapılabilecek en büyük hakarettir, en büyük yanlıştır. Tümüyle reddediyorum" dedi.
"Oğlum test kiti ve maske götürdü"
"Bugünkü yayınladığı videoda bizi de oğlum Erkam Yıldrım'ı da zikretti. Bu olsa olsa 'çamur at izi kalsın' türünden bir suçlamadır ama unutmayalım ki çamur atanın önce kendi elleri kirlenir" diyen Binali Yıldırım, şöyle devam etti:
"Oğlum Venezuela'ya gitmiştir. Orada bahsedildiği gibi ocakta, şubatta değil, geçen sene aralık ayında gitmiştir. Beraberinde de COVID-19 mücadele amacıyla orada ihtiyaç sahiplerine test kiti ve maske gibi malzemeler götürüp dağıtmıştır.
"Ziyaret amacı da bundan ibarettir. O esnada Venezuela'da seçim olduğu için Türkiye Dostluk Grubu da oradaydı, bu münasebetle de onlarla birlikte oldu. Bazı sosyal medya paylaşımlarında resmi heyetle gittiği ifade ediliyor. Bu da gerçek dışıdır, yanlıştır. Kendi imkanlarıyla kendi biletini alarak, masraflarını karşılayarak o ziyareti gerçekleştirmiştir."
Peker'in açıklamalarıSedat Peker, dün (23 Mayıs) yaptığı açıklamalarda Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım ile ilgili şöyle demişti: "Yeni bir güzergâh kurmak için Venezuela'ya kim gitti? Evet kim gitti? Eski başbakanımız sayın Binali Yıldırım'ın oğlu Erkan Yıldırım bey. Bu senenin başında ocak ayında gitti dört gün kaldı, şubat ayında gitti dört gün kaldı. "Karakas Limanı var oradan kuru yük gemileri direk Türkiye'ye gelebiliyor ama konteyner gemileri Dominik üzerinde durup o şekilde devam edebiliyor. Yani esas gelen kokainler Dominik üzerinde de yakalanmaya başlayacak. Yeni güzergâh burası. TIKLAYIN - "616 kiloluk kokainin" sorulduğu Soylu: Esrar ele geçirdik "Ben Binali Bey'in böyle bir organizasyon içinde olduğunu düşünmüyorum ancak ilk zamanlar Erkam Yıldırım'la ilgili çektikleri kasetleri, kumar kasetleri değil, rüşvet şeydir, bu işe yönlendirdiler ve bu işin aparatı haline getirdiler. "Kokainin Türkiye'ye gelişi, gidişi tüm organizasyonun ağları bu şekilde. Neden kokain yakalanamıyor, neden kokainlerin Erkam Yıldırım'ın direkt gemisiyle ilgili de değil. Başka gemiler organize ediyor. "Peki Mehmet Ağar bunun neresinde? Mehmet Ağar da bu senkronizenin tamamen ortasında. Erkan Yıldırım ile Süleyman Soylu dostluğuna bakın." | |
Venezuela'da vaka sayısı 300"
Binali Yıldırım'ın "Oğlum test kiti ve maske götürüyordu" açıklamasına sosyal medyadan ve muhalefetten tepki geldi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu Üyesi Alpay Antmen, Twitter'da yaptığı paylaşımda "1 Aralık'ta Türkiye'deki vaka sayısı günlük 30 binden fazlayken Venezuela'da ise sadece 300" dedi ve şu görselleri paylaştı:
108 paket kokain
Peker, "uyuşturucunun yeni adresinin" Venezuela olduğunu iddia etmesinin ardından Türkiye'nin Venezuela'dan "peynir ithal edeceği" haberleri de yeniden gündeme geldi. Ekim 2020'de Venezuela basınında yer alan "beyaz peynirin içine yerleştirilmiş 108 paket kokainin ortaya çıktığı' yönündeki haber de yeniden paylaşıldı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Hüda Kaya da konuyla ilgili paylaşımında "Tesadüf bu ya! Tam Venezula'dan tonlarca peynir ithali kararnameyle henüz yayımlanmışken içimize kurt düşmesin mi? Peynir içinde uyuşturucu yakalanmış. Derin hesaplara akıl sır ermiyor. 'Kötülük diz boyu' derdik eskiden. Ne masum sözmüş!" ifadelerini kullandı.
Belki dönerken de ihtiyaç sahipleri için gemiyle biraz peynir getirmiştir. https://t.co/1B7qMgugR6
— Barış Atay (@barisatay) May 23, 2021
Venezuela'ya test kiti ve maske götürmüş. Soralım o halde:
— Fikri Sağlar (@dfikrisaglar) May 24, 2021
Erkam Yıldırım kaç adet test kiti ve maske götürdü?
Bunları kendi parasıyla mı aldı?
Faturası nerede?
Nasıl götürdü?
Gümrükten nasıl geçirdi?
Kime teslim etti?
Böyle ulvi bir yardımın neden tek kare fotoğrafı yok?
(DŞ)