Bir grup gazeteci, yazar ve akademisyen, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutukluluğu için “hak ihlali” diyen Anayasa Mahkemesi kararına “kararı tanımıyorum, saygı da duymuyorum” sözleri, Gülen Cemaati’ne yakın şirket ve medya organlarına kayyum atamaları, Kürt sorunun şiddet yoluyla çözülmeye çalışılması ve medyaya yönelik baskıları kınadı.
Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi tarafından kaleme alınan "Zulmün artsın ki tez zeval bulasın" başlıklı kampanyada, “Sönmekte olan ateş bol duman salarmış. Erdoğan Rejimi bütün cephanesini cepheye sürüyor. Artık, Anadolu’nun binlerce yıllık deyimi hareket halindedir: Zulmün Artsın Ki Tez Zeval Bulasın” ifadelerine yer verildi.
Aralarında Aydın Engin, Semra Somersan, Ragıp Zarakolu, Hasan Cemal, Perihan Mağden, Fikret Başkaya ve Gençay Gürsoy’un da bulunduğu 60 kişinin imzaladığı metinde şu ifadelere yer verildi:
“Kürtlere tank top, şirketlere kayyum”
“Erdoğan rejiminin zıvanadan çıkarak topyekun hücuma geçmesi, binlerce yıllık Anadolu deyimini gündeme getiriyor: Zulmün Artsın Ki Tez Zeval Bulasın!
“Rejim, bir yandan, Kürt meselesini halletmek yerine direnen Kürtleri tankla topla yok etmeye çalışıyor.
“Diğer yandan, ‘Paraleller’ diye lakap taktığı Hizmet Hareketi/Cemaat’e yakın özel teşebbüs ve medya organları başta olmak üzere, ne kadar demokratik muhalefet odağı varsa tamamen hukuk dışı yollarla yok etmeye çalışıyor.
“Bunda, kötü yönetilen kurumları düzeltmek amacıyla hukukun devreye soktuğu kayyum müessesesini kullanıyor.
“Daha önce çok kârlı olan Bank Asya, Koza İpek Holding ve medya kuruluşları, şirketlerin bütçesinden on bin TL maaş verilen kayyumların yönetimine geçtikten sonra batırılma noktasına geldi. Satılmaları ve tasfiyeleri gündemde.
“Kayyumluk son olarak, Kayseri’nin en başarılı şirketler topluluğu Boydak Holding ve Türkiye’nin en fazla satan gazetesi Zaman’ı batırmak için görevlendirildi. Artık sırada Cumhuriyet gazetesi var.
“Erdoğan rejiminin hukuk dışı saldırganlığı...”
“Erdoğan rejiminin hukuk dışı saldırganlığı burada durmuyor. CNN Türk’te büyük ilgiyle izlenen ‘Her Şey’ ve daha iki program, kanal ürkütülerek kaldırtıldı.
“Bu Suça Ortak Olmayacağız bildirisini yayınlayan akademisyenlere, fazla kötü şöhretli olmak nedeniyle artık uygulanamaz olduğu düşünülen 301’den dava açılıyor.
“Haber yazmak yüzünden casuslukla suçlanan Can Dündar ve Erdem Gül’ün hak ihlaline uğradığı kararını veren Anayasa Mahkemesi, Erdoğan’ın ‘Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum’ demesinin ardından akıl almaz bir biçimde Anayasa’yı ihlalle suçlanıyor.
“Muhbirlik, artık köklü bir müessese haline getirilmekte. 622 fezlekeli milletvekiline sahip TBMM’de HDP’nin beş vekilinin fezlekesi gündeme alınmakta.
“Erdoğan rejimi bu ve benzeri hukuksuzlukları birkaç güne sığdırdı. Topyekun hücumda. Bu basın açıklaması yayınlana kadar bu rezaletlere yenilerinin eklenmesi çok muhtemeldir.
“Sönmekte olan ateş bol duman salarmış. Erdoğan rejimi bütün cephanesini cepheye sürüyor. Artık, Anadolu’nun binlerce yıllık deyimi hareket halindedir: Zulmün Artsın Ki Tez Zeval Bulasın.”
İmzacılarAbdülhamit Bilici, Ahmet Hulusi Kırım, Ahmet İsvan, Akın Birdal, Ali Gökkaya, Aydın Engin, Ayten Bakır, Baskın Oran, Bülent Keneş, Bülent Tekin, Cafer Solgun, Cengiz Aktar, Derya Yetişgen, Doğan Bermek, Doğan Özgüden, Emre Kocaoğlu, Erdal Yıldırım, Ergün Babahan, Erhan Başyurt, Erkam Tufan Aytav, Fatma Dikmen, Fikret Başkaya, Gençay Gürsoy, Gün Zileli, Güngör Şenkal, Halil Savda, Hanna Beth-Sawoce, Hasan Cemal, Hasan Kaya, Hasan Lekesiz, Hasan Zeydan, Herkül Milas, Hüseyin Habip Taşkın, İbrahim Anlı, İbrahim Seven, İnci Tuğsavul, İştar Gözaydın, Kadir Cangızbay, Kamil Aksoylu, Kemal Akkurt, Mahmut Cantekin, Mahmut Konuk, Mehmet Demirok, Mehmet Ördekçi, Mehmet Yılmaz, Mustafa Yetişgen, Oktay Etiman, Perihan Mağden, Raço Donef, Ragıp Zarakolu, Recep Maraşlı, Rıdvan Bilek, Sait Çetinoğlu, Semra Somersan, Sevgi Akarçeşme, Sidar Demir, Şahin Alpay, Temel İskit, Yasin Yetişgen, Zübeyde Bilget |
(EKN)