Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) grup toplantısında tarihi referans göstererek, "Bize kimse diz çöktüremez" dedi.
Erdoğan, ntvmsnbc'nin haberine göre, silahların susmasını ve hangi taraftan olursa olsun anaların ağlamamasını umduklarını dile getirdi; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün'ü "pervasızca teröristin evine taziyeye gitmek"le suçlarken Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ile Milliyetçi Hareket Partisi'ni (MHP) de eleştirdi.
"Sadece Diyarbakır Cezaevi'nde acı çekilmedi"
Erdoğan Diyarbakır Cezaevi'nde yaşanan işkence ve zulümlere de değinirken, şunları söyledi.
"İnsanlar düşüncelerinden, inançlarından dolayı sadece Diyarbakır zindanlarında zulüm görmedi. Mamak'ta Metris'te de yaşandı. Daha ilk gençlik yıllarımızdan itibaren o duvara çarptık. Şiddet çıkmaz sokaktır, meşruiyeti olamaz. Tek gayemiz var, annelerin gözyaşını dindirmek.
"Namaz kılıyoruz diye bizimle alay ettiler. İmam hatipliyiz diye aşağıladılar. Kitaplarımız yasaklandı. Siyasetin yolları tıkandı. Benim arkadaşlarım kalleşçe şehit edildi. Çocuklarının gözü önünde intihara teşebbüs eden kadınlar oldu.
"Birçoğunun hayat hakkı elinden alındı. Birileri Diyarbakır Cezaevi'nde acı çekerken, bizler de 'Büyük Türkiye Hapsi'nde öz vatanında garip muamelesi gördük. Hiçbir zaman elimize silah almayı düşünmedik. Onlar vurdu, biz büyüdük. Yenilgi yenilgi büyüyen zafer olduğunu hiç aklımızdan çıkarmadık. Sabrettik, mücadele ettik ve bugünlere ulaştık."
"Umutluyuz"
Erdoğan, "yaratılanı yaradandan ötürü" sevdiklerini tekrarlarken, kurşunun hangi adrese giderse gitsin, ağlayanın hep analar olduğunu belirtti ve gözyaşlarını dindirme çabasında olduklarını söyledi.
"Şiddetin, terörün hiçbir meşruiyeti olamaz. Şiddet ve terör bu ülkeye acı, kan ve gözyaşından başka bir şey getirmedi. Biz bu gözyaşını mutlaka ama ve mutlaka dindirmek istiyoruz.
"Yalnız da kalsak bu yoldan geri adım atmayacağız. Bugün de yeni süreçten umutluyuz. Acıdan, terörden ve kandan beslenenlere rağmen biz umutluyuz. Umudumuzu yitirmedik, umudumuzu kaybetmiyoruz. Temkinliyiz, dikkatliyiz ama umutluyuz."
Partilere eleştiri
Erdoğan süreçle ilgili Meclis'te grubu bulunan partilere de seslendi.
"MHP ve arkadaşlarına içine düştükleri çamur deryasında iyi oyalanmalar diliyorum. Bu süreç BDP için de çok önemli, çok değerlidir. BDP bu süreçte sorumluluk alarak geçmişteki hataları tekrarlamamalıdır.
"Geçmişte olan faili meçhul cinayetlerin izini sürdük, yargısız infazların her zaman karşısında durduk."
Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu da partiye oy verenlere şikayet ettiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Paris'e bir takım sorular yönelttik, cevap Çin yolunda CHP Genel Başkanı'ndan geldi. Fransa'nın avukatı mısın, Paris'in sözcüsü müsün? Cevap vermek sana mı düştü. CHP ne olduğuna karar vermelidir. Çark o o kadar hızlı dönüyor ki bilye dağılmaya başladı. Adeta bir yalan makinesidir."
Adres ayrımı yapmadan anaların gözyaşını dindireceğiz diyen Erdoğan, CHP milletvekili Hüseyin Aygün'e de yüklendi:
"CHP'nin daha aktif ve etkin bir rol almasını istedik. CHP her zaman olduğu gibi büyük bir zihin karmaşıklığı yaşamaya devam ediyor. CHP'li milletvekili pervasızca teröristin evine gidiyor."
"Provokasyon olabilir"
Bu dönemde sabotaj ve tahrik olabileceğini ama kendilerinin ülkenin değerlerini zedelemeden süreci sürdüreceklerini ifade eden Erdoğan, silahı aradan çekerek kardeşçe kucaklaşacaklarını söyledi.
Erdoğan, Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in cenazelerinin yarın Diyarbakır'a götürüleceğini hatırlatarak provokasyon uyarısında bulundu:
"Cenazelerde birçok provokasyonlar hazırlanabilir. Terörist gruplar istismar edebilir. Vatandaşlarımız bu oyuna gelmeyecektir. Hep birlikte bu oyun bozulacaktır. Süreci dinamitlenmek istiyorlar, buna izin vermeyin. Kendi iç hesaplarının faturasını bu millet ödememelidir." (EKN)