Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaşanan son ekonomik ve siyasi olayların ardından The New York Times gazetesi için "Türkiye, ABD ile Krizi Nasıl Görüyor?" başlıklı bir makale kaleme aldı.
Erdoğan makalede, iki ülke arasında son dönemde yaşanan gerginliğe değindi.
Türkiye ve ABD'nin son 60 yıldır stratejik ortak ve NATO müttefiki olduğuna, iki ülkenin Soğuk Savaş döneminde ve sonrasında karşılaştıkları ortak zorluklara karşı omuz omuza durduğuna işaret eden Erdoğan kaleme aldığı makalede şu ifadeleri kulandı.
"Türkiye, yıllar boyunca ne zaman gerekli olsa ABD'nin yardımına koştu. Kore'de askerlerimiz birlikte çarpıştı. Küba füze krizinin en yüksek olduğu dönemde, Türkiye topraklarında Jüpiter füzelerinin konuşlanmasına izin vererek ABD'nin durumu yatıştırma çabalarına katkı sağladı.
New York Times'tan düzeltme
Oysa, yazıda geçen Jupiter füzeleri İzmir bölgesine çok daha önce yerleştirilmişti. Tam tersine, füze krizi çıkınca, Başkan John Kennedy yönetimi Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği'nin (SSCB) Küba'daki füzelerini çekmesi karşılığında Jupiter füzelerini Türkiye'den geri çekmişti. Böylece ABD ile SSCB arasındaki füze krizi de sona ermişti.
New York Times, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yazısının altına düzeltme notu koydu:
"Makalenin önceki versiyonunda Türkiye'deki Jupiter füzeleriyle ilgili hatalı detaylar yer aldı. 1962'de Kennedy Yönetimi , İtalya ve Türkiye'de konuşlandırılan Jupiter füzelerini çekerek, Küba'daki Sovyet füzelerinin kaldırılmasını müzakere etmişlerdir. Küba Füze Krizi sırasında Türkiye'nin böyle bir hamle yaptığı gerçeği yansıtmıyor."
"Askerlerimizi Afganistana gönderdik"
"11 Eylül terör saldırılarının ardından Washington bu kötülüğü yapanlara karşılık vermek için dostlarını ve müttefiklerini beklediğinde, askeri birliklerimizi buradaki NATO misyonunu başarıya kavuşturmak için Afganistan'a gönderdik."
ABD'nin, Türk halkının endişelerini anlayamadığını ve saygı duyamadığını söyleyen Erdoğan, son yıllarda iki ülkenin ortaklığının ABD tarafından anlaşmazlıklarla sınandığını belirtti.
"Ne yazık ki bu tehlikeli trendi tersine çevirme çabalarımız boşa çıktı. ABD, Türkiye'nin egemenliğine saygı duymaya başlayıp, milletimizin karşı karşıya olduğu tehlikeleri anladığını ispatlayamazsa ortaklığımız riske girebilir."
Erdoğan darbe girişimini hatırlattı
Erdoğan, Türkiye'nin, Pensilvanya'da yaşayan Fetullah Gülen'in elebaşı olduğu Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mensupları tarafından 15 Temmuz 2016'da saldırıya uğradığını hatırlattı.
ABD'nin, bu darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili tutumuna da değinen Erdoğan, konuyla ilgili yazısında şu satırlara yer verdi:
"FETÖ'cüler hükümetime karşı kanlı bir darbe yapmaya çalıştı. O gece milyonlarca vatandaş, şüphesiz ki ABD'lilerin Pearl Harbour ve 11 Eylül saldırılarından sonra deneyimlediği vatana bağlılık hissiyatıyla sokaklara döküldü.
"Uzun zamandır benim seçim kampanyalarımı yöneten sevgili arkadaşım Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da aralarında olduğu 251 masum insan ülkemizin özgürlüğü için en ağır bedeli ödedi.
Ailemin ve benim ardımdan gelen ölüm mangası başarılı olsaydı ben de onlardan biri olacaktım. Türk halkı, ABD'den bu saldırıyı kesin bir dille kınamasını ve Türkiye'nin seçilmiş hükümetiyle dayanışmasını dile getirmesini istedi.
"ABD'nin olaya tepkisi tatmin edicilikten uzaktı"
"ABD bunu yapmadı. ABD'nin olaya tepkisi tatmin edicilikten uzaktı. Türk demokrasisinin yanında olmak yerine ABD yetkilileri ihtiyatlı bir şekilde 'Türkiye'de istikrar, barış ve devamlılık' çağrısında bulundu.
"Bu da yetmezmiş gibi Türkiye'nin iki taraflı bir anlaşma ile Fetullah Gülen'in iadesi için yaptığı talepte hiçbir ilerleme kaydedilmedi."
Erdoğan, ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği desteğe de değindi
Erdoğan, Türkiye-ABD ilişkilerinde başka bir hayal kırıklığının ise ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği destek olduğunu söyledi.
"Türk makamlarının tahminlerine göre, Washington son yıllarda PYD/YPG'ye silah vermek için 5 bin kamyon ve 2 bin kargo uçağı kullandı.
"Hükümetim, ABD'li yetkililerin PKK'nın Suriye'deki müttefiklerine eğitim ve teçhizat verme kararlarından duyduğumuz endişeyi tekrar tekrar paylaştı.
"Ne yazık ki sözlerimize kulak tıkandı ve ABD silahları en nihayetinde sivil halkımızı ve Suriye, Irak ve Türkiye'deki güvenlik güçlerimizi hedef almak için kullanıldı."
"ABD tansiyonu arttıracak birçok adım attı"
Son günlerde ABD'nin, hakkında bir terör örgütüne yardım ettiği suçlaması bulunan Amerikan vatandaşı Andrew Brunson'ın Türk polisi tarafından tutuklanmasını gerekçe göstererek Türkiye ile tansiyonu artıracak birçok adım attığını belirten Erdoğan, yazısının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Donald Trump'ı birçok toplantımız ve konuşmamızda uyardığım gibi hukuki sürece saygı duymak yerine, ABD dost bir millete karşı haddini aşan tehditler yayımladı ve Bakanlar Kurulumuzun birçok üyesine yaptırım uyguladı.
"Bu karar kabul edilemez, mantıksız ve en nihayetinde uzun süreli dostluğumuza zarar verici nitelikteydi. Türkiye'nin tehditlere cevap vermediğini göstermek için birkaç ABD'li yetkiliye yaptırım kararı aldık.
"Biz hep aynı prensibe bağlı kalacağız"
"Biz hep aynı prensibe bağlı kalacağız: Hükümetimi hukuki sürece müdahale etmeye zorlamaya çalışmak anayasamıza ya da ortak demokratik değerlerimize uygun değildir."
"Türkiye zaman belirledi ve ABD dinlemezse bir kez daha kendi göbeğini kendi kesecek. 1970'lerde Türkiye, Washington'ın itirazlarına rağmen Kıbrıs Rumları tarafından Türk kökenlilere karşı uygulanan soykırımı engellemek için Kıbrıs'a girdi."
"Son zamanlarda Washington'ın Suriye'nin kuzeyinden gelen milli güvenlik tehditleriyle ilgili bizim endişelerimizin ciddiyetini anlayamaması, DEAŞ'ın NATO sınırlarına erişimini kesen ve YPG'yi Afrin kentinden çıkaran iki askeri operasyonla sonuçlandı. Bu durumlarda olduğu gibi milli çıkarlarımızı korumak için gerekli adımları atacağız."
Erdoğan yazısına şu ifadelerle son verdi:
"Kötülüğün dünyanın her yerinde pusuya yattığı bir dönemde, uzun zamandır müttefikimiz olan ABD'nin Türkiye'ye karşı attığı tek taraflı adımlar sadece ABD'nin çıkarlarına ve güvenliğine zarar verir.
"Çok geç olmadan, Washington ilişkilerimizin asimetrik olabileceği yanlış düşüncesini bir kenara bırakmalı ve Türkiye'nin alternatiflere sahip olduğunu kabul etmelidir.
"Bu tek taraflılık ve saygısızlık trendini tersine çeviremezlerse yeni dost ve müttefikler aramaya başlayacağız."
Erdoğan, NY Times'a "paçavra" demişti
2014’te NY Times, "ISIS Draws a Steady Stream of Recruits From Turkey" (Türkiye'den IŞİD'e Sabit Bir Şekilde Militan Akıyor) başlıklı bir haber yayınlamış, bunun ardından Erdoğan “Türkiye'yi teröre destek veren, göz yuman bir ülke gibi göstermek edepsizliktir, alçaklıktır, densizliktir” demişti.
Mayıs 2015’te gazetenin “Türkiye üzerindeki kara bulutlar” başlıklı bir yazı yayınlamasının ardından, Erdoğan NY Times’a “Sen kimsin, haddini bil” demiş gazeteyi “paçavra” olarak nitelendirmişti. Ayrıca gazete hakkında “Yahu her yerin gazete olsa her yerinden kin aksa ne yazar. Biz kefenimizi giymişiz bu yola böyle çıkmışız” demişti. (HA)