* Fotoğraf: Halil Fidan / AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATV ve AHaber ortak yayınında Mehmet Barlas'a yaptığı açıklamalarda, başkanlık sistemi, Halkların Demokratik Partisi (HDP), çözüm süreci, seçim barajı ve medya konusunda konuştu.
Erdoğan, başkanlık sistemiyle ilgili değerlendirmesinde ABD ile Rusya ve Medvedev-Putin örneğini verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Başkanlık sistemi
“Rusya’da Medvedev cumhurbaşkanıydı ama güç yine Putin’deydi. Putin Cumhurbaşkanı oldu Medvedev ortada bile yoktu. Türkiye’de aynı durum yok. Amerika’ya baktığımız zaman başkan partili biri bu yüzden güçlü şekilde geliyor. Fransa’ya bakıyoruz aynı durum gözüküyor.”
“Partili cumhurbaşkanlığı muhalefetin işine gelmedi. Son seçimlerde aldığımız oy yüzde 50’ye yaklaşmıştık Cumhurbaşkanlığı seçimde ise yüzde 52 ile farklı açılardan oy alabildik. Buradaki en önemli unsur Türkiye’nin seri kararlar alabilmesi gereken bir idari yapıya sahip olması. Bunun yolu da başkanlık sistemidir.”
“Halk birçok şeyi birbirinden ayırma noktasına gelmiş. Anadolu’da bir sükunet bir rehavet var. Bu sessizlik ne netice doğuracak bilemiyoruz. Son ana kadar sürprizlerle dolu bir seçim olacak.”
Çözüm süreci
“(İmralı) Tabulaştırıldığı içindir ki oradan gelebilecek mesajların zaman zaman dağı etkilediği söyleniyor, zaman zaman siyasi hareketi, zaman zaman Avrupa’yı. Ona göre bir hareket içerisine giriyorlar.”
“Burada biz bir hukuk devleti olduğumuza göre atacağımız adımları da tabii hukuk çerçevesi içerisinde atmaya mecburuz. Yaptığımız bütün işleri de buna göre yapıyoruz. Bu çiğnendiği anda ister istemez tabi ki devlet kendine göre B planını, C planını da uygulamaya koyacaktır.”
Seçim barajı
“Seçim biter, barajı aşamadığı taktirde, bundan sonra görüşülmesi gerekirse Hükümet bununla ilgili kararını verir, görüşür. Görüşülmesi gerekmiyorsa o zaman da görüşmez. ‘İlla görüşeceksin’ diye bir şart da yok. Bunu o günün şartları belirleyecek.”
Batı’dan HDP’ye destek
“Buradaki amaç AK Parti’nin oy oranını nasıl düşürürüz, Türkiye’yi nasıl böleriz çabası içindeler. Ben onlara artık ‘aydın’ değil karanlık diyorum. Bizim 12 yılımızda iki sihirli kavram var. Birisi istikrar, diğeri güvendir. Türkiye’de muhalefet bunu çözememiştir. Hesaplarını hep koalisyon üzerine yapıyorlar. Ekonomik verilerin güzel olması beyefendilere rahatsızlık verdi. Gururlanacakları yere rahatsız oluyorlar.”
Doğan Grubu |
“Belediye başkanlığım dahil, bu süreç içinde bunları çok iyi tanıma fırsatını buldum. Sürekli olarak emir sigasıyla, devamlı idare edenlere saldırdıklarını gördüm. Belediye başkanlığımda da buna benzer bazı şeyler talepleri hep olurdu. Hakkı olmayanı vermemiz mümkün değil.” Hilton'un satışı“Başbakanlığım döneminde şu anda anlattığınız zatlardan biri ki isim vereceğim artık açık açık. Kadir Bey’in aynı zamanla başkanlığı dönemi. Mesela Hilton’u o dönemde satın aldı. Alan kim? Doğan.” “Şişli Belediye Başkanı o zaman malum zat. O da işin içinde. Tabii sonra Kadir Bey benimle bu konuyu görüştü. Dedim, ‘Sakın. Burayı özelleştirmeden aldılar ve buranın şu andaki durumu neyse ancak bu muhafaza edilebilir. Oradaki yeşil alandan katiyyen bunlara taviz veremeyiz.” Sultanbeyli'de villalar“Belediye başkanlığım dönemi. Benimle yakından uzaktan alakası olmadığı halde, Sultanbeyli’de benim villalarımın olduğunu iddia ettiler. Adaylık sürecinde başladı, ondan sonra da devam etti. Sürecin içinde de o zamanlar Show TV bununla ilgili devreye girdi. Şu anda Doğan’ın çok samimi idari ekininin içinde olan, isim vermeme gerek yok ama karı-koca ikisi de medya dünyasının içindedirler. Buradan zaten siz bunu da çıkarırsınız. Hakaretleri bunların zaten çok ileri seviyededir." "Bu tür adımlarla benimle yakından uzaktan alakası olmadığı halde, adaylık sürecinde bana bunu yaptılar. Bunu yapınca çok sert bir çıkışım oldu. Bununla ilgili attığım o adımdan sonra bunlar geri çekildiler. O seçimde de malum İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını aldım. Böyle bir şeyi de ispat edemediler.” Siirt konuşması“İkinci adımlarıysa, özelikle belediye başkanlığımın ardından başbakanlık sürecine doğru giderken, ‘Bu sürecin önünü nasıl keseriz’ buna doğru geldiler. Ama belediye başkanlığımın 4,5 sene olmuştu ki, malum mahkeme Siirt konuşmam, onun arkasından attıkları başlık, ‘Siyasi hayatı bitti’ başlığı, o da tabi çok çok enteresandı.” Köşe yazarları“Onunla da kalmadı. Bunlar başbakanlık süresince bir taraftan, araya şu anda kendi bazı köşe yazarları var onların. Gerekirse zamanı geldiğinde ismen açıklayacağım. Bunlar iş takibini yapıyorlar. Hatta hatta, randevuları onlar alıyor. Geliyorlar, oturuyoruz, konuşuyoruz. Ama bakıyorsunuz, bunlar yine aynı şekilde yollarına devam ediyorlar.” "Maaşlı şarlatanlar"“Bunlar asla dürüst olmadılar. Şimdi de başyazıyla bana gönderme yapıyorlar. Sen ne yaparsan yap etrafında kimi toplarsan topla, senin maaşlı şarlatanların ne yazarsa yazsınlar. Ben inandığım doğruları savunacağım.” Cumhurbaşkanı mitingleri“Benim meydandaki dilimi halkım benimsedi, meydan satın aldı. Yeri gelir nükteyi yaparım. Bizim siyasilerin şu anda koydukları üslup bende yok, şahsıma hakaretler var. Ben bunları avukatlarıma havale ettim. CHP, MHP, HDP YSK’ya gittiler. Cumhurbaşkanı’na meydanlarda yasaklayamazsınız.” |