Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için 81 ilden gelen 800’ü aşkın kişiye Beştepe’de bir resepsiyon verdi.
Erdoğan “Bugün burada memnuniyetle ifade etmek isterim ki artık cumhuriyet ülkenin ve halkın adeta iliğini sömüren vesayet odaklarının değil bizatihi cumhurun, milletin uhdesindedir" dedi.
“Yepyeni anlayış”
Tek parti dönemindeki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarından anekdotlar anlatan Erdoğan “Yarınki Cumhuriyet Bayramı törenlerimizde, milletimizin bin yıllık değerlerini, kazanımlarını sembolize eden gösterilerle yepyeni bir anlayış ortaya konacaktır” dedi.
“Yarınki törende aynı orkestra, kendi kültürümün bir yorumu olan Ulvi Cemal Erkin'in Köçekçe'sini, ünlü besteci Mozart'ın bizim kültürümüzden ilham alarak bestelediği Türk Marşı'nı icra edecektir.”
"Özellikle 1940'lı yıllara ilişkin hatıralara baktığınızda hepsinde de Cumhuriyet Bayramı kutlamaları ile milletin haletiruhiyesi ve hayatı arasındaki derin çelişkiyi görürsünüz. Bir yanda fraklı, valsli, şampanyalı Cumhuriyet Bayramı kutlamaları yapılırken, kapının hemen dışında ayağına giyecek ayakkabı, sırtına ceket bulamayan, yarı aç yarı tok hayatını sürdürmeye çalışan bir millet şaşkınlıkla bu manzarayı seyretmektedir.
"Cumhuriyetin bir tarafta, cumhurun öteki tarafta olduğu bu manzarayı da uzun bir mücadelenin ardından ortadan kaldırdık. Çünkü cumhur hep birlikte olur. Cumhurda ayrım olmaz. 'Sen şurada, ben burada' denmez. Bugün olduğu gibi, hepimiz bir aradayız. Çünkü burası cumhurun evi, milletin evi. Burası benim şahsımın çalışma yaptığı yer, ama sizlerle beraber.”
“Osmanlı dar yerde yaşamayı sevmezdi”
Erdoğan, konuşmasında Beştepe'yi de anlatırken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanlığı Sarayının klozetlerinin altın kaplama olduğunu söylemesiyle gündeme gelen tartışmaya da gülerek değindi:
"İçinde bulunduğumuz Cumhurbaşkanlığı Külliyesi de devletle milletin buluşmasının, cumhuriyetin sahibinin 'şu kurum veya bu kesim' değil bizzat cumhuriyet olduğunu sembolüdür. Tarihimizden ve kültürümüzden ilham alınarak... Öyle tasarladık, bizzat kendim de bununla ilgilendim.
"Dedim ki 'Biz Selçuklu'dan geliyoruz. Öyleyse Selçuklu'yu burada görmemiz lazım.' Dışarıdan bakarsanız Selçuklu mimarisini görürsünüz. İçeriye girildiğinde Osmanlı'yı görürsünüz çünkü Osmanlı dar yerde yaşamayı sevmezdi. Taban, tavan yüksekliği rahat olacak, huzurlu olacak. Elhamdülillah burada o da var. İşte görüyorsunuz.
"Dedik ki burası aynı zamanda akıllı bina olacak, çevreci bina olacak. Hep görüyorsunuz altınlarla kaplı burası. Şu gördüğünüz sarımsı renkler var ya onları altın zannediyorlar. Bizim kullandığımız klozetler de hep altın kaplama.”
Katılımcılar
Cumhurbaşkanlığı sitesinde davetlilerin “Herhangi bir unvanı ya da resmi bir görevi olmayan kişiler” olduğu belirtildi.
Burada yer alan listeye göre aralarında "Kuşadası Körfezi açıklarında 30 kişinin bindiği alabora olan balıkçı teknesinden bir buçuk yaşındaki bebeği kurtaran balıkçı Recep Evran; Eskişehir’de bir apartmanın 7.katından düşen 4 yaşındaki Ecrin Esen’i havada yakalayarak hayatını kurtaran temizlik işçisi Şükrü Deniz; Beytüşşebap’ta PKK saldırısında yaralanan askerleri almak üzere yola çıkan ambulansta görev yapan sağlık çalışanı Emine Sönmez, Yozgat’ta bulduğu yaralı köpeği kucağına alarak tedavisi için Devlet Hastanesi’nin acil servisine getiren ilkokul 2.sınıf öğrencisi Ömer Faruk, Trabzon’da poz verip yanlarından geçen gençten fotoğraflarını çekmesini isteyen ve görüntüleri sosyal medyada şöhret bulan yaşlı çift Ayşe ve Kazım Taşkıran çifti" de bulunuyordu. (BK)
* Fotoğraf: Cumhurbaşkanlığı / Murat Çetinmühürdar