Fotoğraf: Mimarlar Odası Ankara Şubesine açılan JIN TV davasından
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan ve Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan’dan sonra bir yönetim kurulu üyesi daha devlet memuriyetinden ihraç edildi.
Muteber Osmanpaşaoğlu 43 yıllık meslek yaşantısından sonra emekliliğine 35 gün kala işten atıldı. Mimarlar Odası düzenlediği basın toplantısıyla durumu kamuoyuna duyurdu ve tepki gösterdi.
Toplantıda konuşan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan şunları ifade etti:
"Mimarlar Odası Ankara Şubesine ve şube yöneticilerine ilişkin ciddi bir baskı süreci için iktidar düğmeye bastı. Önce İller Bankası’nda çalışan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan’ı devlet memurluğundan ihraç etti. Hemen arkasından ben devlet memurluğundan ihraç edildim.
"Şimdi de Milli Eğitim Bakanlığı’nda mimar kadrosunda çalışan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu, emekliliğine 35 gün kala devlet memurluğundan, savunması dahi alınmadan hukuksuzca ihraç edildi. Gazetecilere her yıl verdiğimiz basın ödülü nedeniyle ihraç oldu. Savunma hakkı elinden alındı. Raporluyken ihraç edildi.
"Haksız, hukuksuz olan ve masumiyet karinesinin ihlal edildiği, bu ihraç kararını kabul etmiyoruz. Bir örgütün üç yöneticisi hukuksuz bir şekilde devlet memurluğundan ihraç ediliyor. Basın ödülü verdiği için kamu haklarından mahrum edilmek isteniyor. Bu gelmekte olanın göstergesi.
"Bizler anayasanın ve yönetmeliklerimizin bize verdiği yetkiyle ve kanunla mücadeleye devam etmeye kararlıyız. Toplumsal muhalefeti anayasal haklarını kullanmaya davet ediyoruz. Dayanışmayla çoğalacağız ve baskıcı iktidarların karşısında boyun eğmeyeceğiz. Hukuksal mücadelemize devam edeceğiz.”
"Yetkililer suç işledi"
Daha sonra Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve Muteber Osmanpaşaoğlu’nun avukatı Turgut Kazan telefonla bağlanarak süreç hakkında hukuki bilgi verdi. Kazan şunları söyledi:
“Türkiye’nin bir hukuk devletinin çoktan çıktığını bilirken, bu uygulamayla görüyoruz ki artık Türkiye’de doğrudan iktidar tarafından yapılan yasalara da uyulmuyor. Tam orman kanunları ortamında yaşıyoruz. Çünkü 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 129. Maddesi’ne göre savunması alınmalıdır. Bu kapsamda 23 Ağustos’ta başvuru da bulunduk, hem sözlü açıklama imkanı ve avukat aracılığıyla savunma yapılması gerektiğini yasal dayanağını göstererek başvurduk. Hiç umursamadılar ve ihraç kararı verdiler. Yetkililer suç işledi. Apaçık kanunsuzluk yapılmasını seyretmeyeceğiz. Biz yine de yasal yolları izlemeye devam edeceğiz. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok.”
"Annemle gurur duyuyorum"
Toplantıya katılan Muteber Osmanpaşaoğlu’nun kızı Duygu Aslan ise “Annem kendimi bildim bileli devlette çalışan toplumcu bir mimardır. 43 yıldır devlet memurluğu yapıyor. 6 yıldır da Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sayman Üyesi. Annem 65 yaşındaki emekliliğine 35 gün kala ihraç ediyorlar. Bence bu bir itibarsızlaştırma politikası, tek adamın sunduğu bir diktadır. Ben bu kararı tanımıyorum. Annemle hep gurur duydum, şimdi daha çok gurur duyuyorum” dedi.
(HA)